Dün gece Lübnan'ın başkenti Beyrut'un güney banliyölerini
bombalayan İsrail, ülkenin güneyini de vurdu.
Lübnan'ın resmi Ulusal Haber Ajansı (NNA), dün İsrail'in
Beyrut'un güney banliyösü Dahiye'ye düzenlediği saldırılarda, bir cami ve bir
hastanenin yakınındaki Haret Hreik semtindeki bir konut binasını vurduğunu
bildirdi.
İsrail ordusu, saldırının "Hizbullah'ın istihbarat
karargahının komuta merkezini" ve Beyrut'taki bir yeraltı silah tesisini
vurduğunu ve diğer saldırılarda üç Hizbullah savaşçısını öldürdüğünü iddia
etti.
İsrail ayrıca dün, Hizbullah'ın "finans kolu"
olduğu belirtilen El Kard El Hasan bankasını hedef almayı planladığı konusunda
uyardı.
İsrail ordusu, Beyrut başta olmak üzere ülke çapında
şubeleri bulunan bir banka olan El Kard El Hasan'a ait yerlerin yakınında
yaşayan insanlara tahliye olmalarını söyledi.
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, dün askerlere yaptığı
konuşmada, ordunun Hizbullah'a yönelik saldırılarını artırdığını ifade etmişti.
Gallant, "Düşmanı yenmekle kalmıyoruz, aynı zamanda
Hizbullah'ın İsrail'e yönelik saldırılar için fırlatma rampası olarak
kullanmayı planladığı yerlerde, sınır boyunca tüm köylerde onları yok
ediyoruz" iddiasında bulundu.
İsrail'in dün Beyrut'un güney banliyölerindeki Dahiye'ye
düzenlediği hava saldırısı sonucu bölgede alevler ve dumanlar yükseldi. (AP)
Güney Lübnan'a yoğun saldırılar
Güney Beyrut'taki son saldırılar, İsrail Başbakanı Binyamin
Netanyahu'nun Hizbullah'ı İsrail'in Kayserya kentindeki ikametgahını hedef
alarak kendisini suikast girişiminde bulunmakla suçlamasının ardından
gerçekleşti.
Savaşta olmayan Lübnan ordusu, dün ilerleyen saatlerde üç
askerinin Güney Lübnan'daki araçlarına düzenlenen İsrail saldırısında
öldürüldüğünü duyurdu.
Yerel güvenlik kaynakları, Alman DPA haber ajansına, İsrail
ordusunun Güney Lübnan'daki birkaç köyü neredeyse yok ettiğini, evleri ve
camileri de yerle bir ettiğini aktardı.
DPA'nın aktardığına göre, İsrail güçleri Güney Lübnan'da
bulunan Bint Jbeil bölgesindeki Ramyah kasabasını hedef aldı.
NNA ise, İsrail'in Güney Lübnan'daki Aadaysit, Merkaba ve
Rab El Thalathine kasabalarındaki binalara büyük ölçekli bombalamalar
gerçekleştirdiğini bildirdi.
Hiam adlı tek bir sınır köyüne 15 dakikada 14 İsrail
saldırısı yapıldığını kaydeden NNA, İsrail saldırılarının bu hafta üçüncü kez
Nebatiye şehri de dahil olmak üzere Güney Lübnan'daki onlarca yeri hedef
aldığını belirtti.
NNA, ayrıca İsrail saldırısının Güney Lübnan'daki Deyr Ez
Zahrani'de Hizbullah'a bağlı kurtarma görevlilerinin merkezini vurarak kısmen
yok ettiğini aktardı.
İsrail ordusuysa, Güney Lübnan'da "65'ten fazla
Hizbullah üyesini vurup ortadan kaldırdığını ve onlarca Hizbullah hedefini
vurduğunu" iddia etti.
İsrail, amacının Güney Lübnan'daki Hizbullah altyapısını yok
etmek olduğunu iddia ediyor, ancak ordu, bu saldırılar için güneydeki yüzlerce
köy için zorunlu tahliye emirleri yayınladı. Bu, bölge halkının yerinden
edilmesine neden oldu.
İsrail güçleri, ayrıca bu süreç boyunca ülkenin kuzeyindeki
kasabaları ve Hizbullah'ın kontrolündeki alanlardan uzak yerleri de bombaladı.
Hizbullah'ın Kuzey İsrail'e saldırıları
Buna karşılık, Hizbullah, dün Kuzey İsrail'e yeni saldırılar
düzenlediğini bildirdi. Lübnan sınırına yakın en az yedi şehir ve kasabada
sirenler çalarken, Hizbullah ülkenin kuzeyine gelen füzeler konusunda uyardı.
İsrail ordusuna göre, Lübnan'dan İsrail'e yaklaşık 70 füze
atıldı. Bazıları füze savunma sistemi tarafından engellendi, diğerleri ise açık
alanlara isabet etti ve yangına yol açtı.
İsrail'in gruba yönelik saldırılarını artırdığını
söylemesinden birkaç saat sonra Hizbullah, Hayfa, Safed ve Tiberias
yakınlarındaki üç İsrail askeri üssünü hedef alarak İsrail'e çeşitli roket
saldırıları düzenlediğini açıkladı.
Hizbullah, ayrıca, iki sınır köyü olan Merkaba ve Aadaysit
civarındaki İsrail birliklerine roket attığını bildirdi. NNA, İsrail güçlerinin
buralara ve üçüncü bir köy olan Rab El Thalathine'deki binaları için patlayıcı
kullandığını iddia etti.
Sahada bulunan muhabirlere göre, geçtiğimiz birkaç hafta
içinde, özellikle Kuzey İsrail'de, Lübnan'dan Safed ve Hayfa gibi bölgelere
büyük roket saldırıları oldu.
Stratejik bir şehir olan Hayfa, İsrail'in ana deniz üssüne
ev sahipliği yapıyor. Petrol rafinerilerinin ve diğer askeri altyapıların da
bulunduğu kent yaklaşık 300 bin kişilik bir nüfusa sahip.
İsrail UNIFIL'in gözetleme kulesini yıktı
Bu arada, Birleşmiş Milletler'in Lübnan'daki barış gücü
UNIFIL, İsrail ordusunun Güney Lübnan'daki mevzilerinden birine "kasıtlı
olarak" zarar verdiğini bildirdi.
UNIFIL, İsrail ordusunun bir buldozerinin Güney Lübnan'daki
bir BM mevzisinin gözetleme kulesini ve çevre çitini kasıtlı olarak
yıktığını" belirterek, kuvvetlerinin "uygulanan baskıya rağmen"
tüm mevzilerde kaldığını ekledi.
Açıklamada, "İsrail güçlerine ve tüm aktörlere, BM
personelinin ve mülkünün güvenliğini ve emniyetini sağlama ve BM tesislerinin
dokunulmazlığına her zaman saygı gösterme yükümlülüklerini hatırlatıyoruz"
denildi. Açıklamada, İsrail, "uluslararası hukukun açık bir ihlali"
olarak kabul edilen BM mevzilerinin ihlalini bırakmaya çağırıldı.
İsrail UNIFIL'i hedef alıyor
İsrail yakın zamanda Hizbullah'ın Güney Lübnan'daki BM barış
gücü mevzilerine yakın mesafede bulunan mevzilerden İsrail'e saldırdığını iddia
etmişti. Ancak, önceki hafta UNIFIL'in bir karakolunun kapısını tanklarla kıran
İsrail'in asıl buraları kalkan olarak kullandığı ortaya çıkmıştı.
UNIFIL, geçtiğimiz çarşamba da bir İsrail tankının Güney
Lübnan'daki gözetleme kulelerinden birine ateş açtığını açıklamıştı.
İsrail, Güney Lübnan'a kara harekâtı başlattığından bu yana
ön cephedeki UNIFIL mevzilerine ateş açıyor. UNIFIL güçleri, önceki hafta
İsrail güçleri tarafından birkaç kez ateş altında kalmış ve en az dört asker
yaralanmıştı.
İsrail'in bu saldırıları, BM Genel Sekreteri Antonio
Guterres de dahil olmak üzere, birçok ülke ve kurum tarafından geniş çapta
kınanmıştı.
Geçtiğimiz hafta, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu,
Guterres'ten UNIFIL birliklerinin "savaş bölgelerinden" çekilmesini
talep ederek, bu güçlerin varlığının Hizbullah için "insan kalkanı"
sağladığını iddia ediyordu.
Ancak BM, 50 ülkeden üyeleri olan misyonun hiçbir yere
gitmeyeceğini vurguluyor.