‘Ulu’l
elbab’ (akıl sahipleri) ifadesi Kur’an’da 16 defa zikredilmiş ve bu ifade bir
kemal ve üstünlükle birlikte kullanılmıştır. 1 – Hükümlerin sırrını anlarlar: “Ey
akıl sahipleri! Kısasta sizin için hayat vardır. Umulur ki korunursunuz.” 1
2
– İleri görüşlüdürler: “…İyilik olarak yaptığınızı Allah bilir. Azık edinin.
Hiç kuşkusuz azığın en güzeli takvadır. Ey akıl ve gönül sahipleri, benden
sakının!” 2
3
– Dünyayı gelip geçici bir yer olarak görürler: “Onlar ayaktayken, otururken
ve yanları üzerine yatarken Allah’ı anarlar. Göklerin ve yerin yaratılışı üzerinde
düşünürler. ‘Rabbimiz! Bunu boş yere yaratmadın, seni eksikliklerden uzak
tutarız. Bizi ateş azabından koru’ derler.” 3
4
– Tarihten ibret alıp ders çıkarırlar: “And olsun ki, onların kıssalarında akıl
sahipleri için ibret vardır...” 4
5
– En iyi ve en güzel mantığı kabul ederler: “Sözü dinleyip de onun en
güzeline uyanlar var ya, işte onlar Allah’ın hidayete erdirdiği kimselerdir. İşte
onlar akıl sahiplerinin ta kendileridir.” 5
6
– Teheccüd ve ibadet ehlidirler: “Yoksa gece vakitlerinde, secde hâlinde ve
ayakta, ahiretten korkarak ve Rabbinin rahmetini umarak itaat ve kulluk eden
mi? De ki: ‘Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu?’ Ancak akıl sahipleri öğüt
alırlar.” 6
--------------------------------------------
1
Bakara,
179
2
Bakara,
197
3
Al’i
İmran, 191
4
Yusuf,
111
5
Zümer,
18
6
Zümer,
9