Siyonist İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Beyaz Saraya gerçekleştirdiği ziyarette ABD Başkanı Trump’la yaptığı görüşmenin merkezinde İran, Suriye ve Türkiye vardı.

ABD ve İsrail, Ortadoğu’da asıl hedefleri olan İran’ı etkisiz kılabilmek için çeşitli senaryolar yazıp çeşitli operasyonlar yapsalar da şimdiye kadar tam anlamıyla başarılı olamadılar. Fakat Türkiye’yi de içine kattıkları Suriye’de Esad yönetimini devirip kendi kurdukları terörist yapıyı başa getirme planlarında başarılı oldular. Kendilerinin de terör olarak adlandırdıkları liderlerinin başına ödül koydukları HTŞ’yi Türkiye’nin desteğiyle Suriye’de başa getirdiler.

Türkiye yönetimi Rusya ve İran ile yaptığı Astana görüşmelerine ters bir şekilde ABD ve İsrail rejiminin isteği ve hedefleri ile tam uyumlu bir şekilde ve Esad’dan sonra tüm kontrolün kendilerinde olacağını hesap ederek HTŞ’yi destekleyip Suriye’de Esad’ı devirdiler.

Esad’ın devrilmesi ile Türkiye’de kutlamalar yapıp, Emevi camiinin halıları değiştirilip Emevi camiinde namazlar kılınırken İşgalci İsrail rejimi Suriye’nin Golan tepelerindeki işgalini genişletip Şam’ın kapısına dayandı. Tabi ki Türkiye ve HTŞ kendilerini Suriye’de başa getiren asıl efendileri olan İsrail ve ABD’ye bir ses çıkarmadı.

Aynı şekilde Türkiye için kırmızı çizgi denilen SDG-YPG ile HTŞ anlaştırılıp Suriye’de federal bir yapının oluşmasının önü açılarak Türkiye’nin Suriye hedeflerinin karşısında bir adım daha atılmış oldu. Bununla birlikte İsrail rejimi Türkiye’yi Suriye’de yabancı tehdit unsuru olarak adlandırıp Türkiye’nin buradaki varlığının sonlandırılmasını açık bir şekilde dile getirmeye başladı.

Yaşananlar Türkiye’nin ABD ve İsrail eliyle Suriye tuzağına düştüğünü açık ve net bir şekilde göstermekteydi. Türkiyeli ve İsrailli yetkililerin Suriye’de karşı karşıya gelmek istemiyoruz yönündeki açıklamaları sonrası Siyonist rejim Başbakanı Beyaz Saray’da Türkiye’nin Suriye için sorun oluşturmaması gerektiğini söyleyip sonrasında basın mensuplarına gerekirse askeri güç kullanırız şeklinde tehditlerde bulunması da Türkiye’nin Suriye’de nasıl bir tuzağa düştüğünü göstermektedir.

ABD ve İsrail Suriye’de tuzağa düşürdükleri Türkiye’yi bu girdaptan kurtarmak için başka bir girdaba sürükleme hesapları da yapıyorlar ki bu girdap Türkiye’yi daha büyük bir felakete sürükleyecek bir girdaptır. Suriye’yi Türkiye eliyle sömüren, işgal eden ve muhtemelen yakın gelecekte parçalara bölecek olan ADB ve İsrail ikilisi Türkiye’yi İran tuzağına çekmeyi hesaplamakta. Türkiye ve ABD yetkilileri İran’ın bir daha Suriye’ye girememesi ve Direniş Cephesi kuvvetleri ile bağlantı kurmaması yönündeki açıklamaları Türkiye’nin bu tuzağa düşme hevesinde olduğunu göstermekte.

Ayrıca ABD’nin yeni Türkiye Büyükelçisi Thomas Barack, 1 Nisan'da Amerikan Senatosu'nda görev onayı ile ilgili toplantıda yaptığı açıklamada; Türkiye'nin, Başkan Trump'ın İran'ın Orta Doğu'daki nüfuzuna karşı yürüttüğü azami baskı kampanyasının önemli bir ortağı olduğunu söyledi. Buradan da anlaşılacağı üzere ABD, Türkiye’ye özel bir rol biçmiş/tesnim