Hamas ve Netanyahu'nun açıklamaları, Filistinli grupların
geçen hafta Gazze'de tutulan iki zayıf İsrailli tutsağı gösteren videoları
yayınlamasının ardından geldi. Gazze'de yaklaşık 2 milyon Filistinli, İsrail
kaynaklı açlık kriziyle mücadele ediyor.
Netanyahu derhal müdahil olmasını istedi
Netanyahu dün yaptığı açıklamada, ICRC'nin İsrail heyetinin
başkanı Julian Larson ile görüşerek, grubun Gazze'de hâlâ tutulan tutsaklara
yiyecek ve tıbbi tedavi sağlama konusunda "derhal müdahil olmasını"
talep ettiğini söyledi.
Netanyahu, X adlı internet sitesinde yayınladığı bir
gönderide, Larson'a Hamas'ın bölgede "açlık yalanı" yaydığını, ancak
gerçekte "rehinelere karşı sistematik bir açlık politikası
uygulandığını" iddiasını aktardığını İbranice olarak yazdı.
Hamas: Biz ve halk ne yiyorsak rehineler de onu yiyor
Hamas'ın silahlı kanadı Kassam Tugayları sözcüsü ise dün
yaptığı açıklamada, Gazze'de tutulan İsrailli tutsakların "savaşçılar ve
tüm halk ne yiyorsa onu yediğini" vurguladı.
Ebu Ubeyde olarak bilinen sözcü, rehineler için "Açlık
ve kuşatma suçu altında onlara özel bir ayrıcalık tanınmayacak" dedi.
Sözcü, bir yandan Hamas'ın "olumlu davranmaya ve
Kızılhaç'ın düşman tutsaklara yiyecek ve ilaç ulaştırması yönündeki her türlü
talebine yanıt vermeye hazır" olduğunu da sözlerine ekledi.
Ebu Ubeyde, tutsaklara yardım taleplerinin kabul
edilebilmesi için "Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerindeki tüm halka yiyecek
ve ilaç ulaştırılması için normal ve kalıcı bir şekilde insani yardım
koridorlarının açılması gerektiğini" ifade etti.
Kassam Tugayları sözcüsü, İsrail'in "tutuklulara
gönderilen paketlerin teslimi sırasında her türlü saldırının durdurulması
gerektiğini" de sözlerine ekledi.
Kızılhaç'ın çağrısı
ICRC, dün yaptığı açıklamada, Gazze'de tutulan tutsakların
"korkunç videolarından dehşete düştüğünü" belirterek,
"rehinelere erişim izni verilmesi" çağrısını yinelemişti.
Örgüt, X'te paylaştığı açıklamada, "Bu videolar,
rehinelerin tutulduğu hayati tehlike arz eden koşulların açık bir
kanıtıdır" dedi.
ICRC, "Bu videoları izleyen ailelerin, sevdiklerinin
tutulduğu koşullardan dehşete kapıldığını ve yüreklerinin kırıldığını
biliyoruz" diye ekledi.
ICRC web sitesinde, "erişimin sağlanması, ilgili tüm
tarafların iş birliğini gerektirir" ifadeleri yer alıyor. Kızılhaç ayrıca,
"7 Ekim 2023'ten bu yana İsrail gözaltı merkezlerinde tutulan hiçbir
Filistinli tutukluyu ziyaret edemediğini" de belirtiyor.
Örgüt, dün yaptığı ayrı bir açıklamada, Güney Gazze'deki Han
Yunus'ta "açıkça işaretlenmiş Filistin Kızılayı (PRCS) binasında" bir
Filistin Kızılayı çalışanının öldürülmesinden "dehşete düştüğünü"
belirtti.
PRCS daha önce saldırının İsrail güçleri tarafından
gerçekleştirildiğini açıklamıştı.
Bir milyon kadın ve kız çocuğu açlıktan ölüyor
Bu arada, Gazze'de tutulan İsrailli tutsakların aileleri
dün, Netanyahu'nun "askeri çözümün" tek çözüm olduğu konusundaki
ısrarının, "tünel cehenneminde yaşayan ve açlık ve ani ölümle tehdit
edilen oğullarının hayatları için doğrudan bir tehlike" olduğunu
vurguladı.
Aileler yaptıkları açıklamada, "22 aydır kamuoyuna
askeri baskının rehineleri geri getireceği yanılsaması aşılandı ve bugün,
kapsamlı bir taslak anlaşmaya varılmadan önce bile, bir anlaşmanın boşuna
olduğu söyleniyor" dedi.
Gazze'de hâlâ yaklaşık 50 İsrailli esir bulunuyor.
Yarısından azının hâlâ hayatta olduğu düşünülüyor.
Son gelişmeler, Gazze Hükümeti Medya Ofisi'nin, İsrail
yetkililerinin önceki gün Gazze Şeridi'ne sadece 36 yardım kamyonunun girmesine
izin verdiğini, 22 bin yardım kamyonunun ise Gazze Şeridi dışında
Filistinlilere çok ihtiyaç duyulan yiyecekleri götürmek için beklediğini
açıklamasıyla geldi.
Cenevre'deki Birleşmiş Milletler ofisi de dün Gazze'de 1
milyon kadın ve kız çocuğunun açlık çektiği konusunda uyardı.
BM, X'te yaptığı bir paylaşımda şunları söyledi: "Bir
milyon. Gazze'de açlık çeken kadın ve kız çocuğu sayısı bu kadar. Bu korkunç
durum kabul edilemez ve sona ermeli.
Tüm kadın ve kız çocuklarına hayat kurtarıcı yardım
ulaştırılmasını, derhal ateşkes ilan edilmesini ve tüm rehinelerin serbest
bırakılmasını talep etmeye devam ediyoruz."
Bölgenin Sağlık Bakanlığı'na göre, 93'ü çocuk olmak üzere en
az 175 kişi açlıktan hayatını kaybetti. Bunlar arasında, önceki gün hayatını
kaybetmeden önce ağırlığı 25 kiloya kadar düşen 17 yaşındaki Atif Ebu Hatir de
bulunuyor.