Söz konusu paylaşımlar şöyle:
"70’li yılların başında rahmetsizin (Erdoğan Demirören)
hiçbir gücü yokken, çocukluk arkadaşı olan Milangaz’ın sahibi Şevki
Kurtkaya’nın desteği ile Sirkeci Nöbethane Caddesi No: 8 de, 50 m2 dükkanda
makas, bağlantı yay çatalı satan bir dükkan açmıştı. Hatta rahmetsize kız
istemeye de yani pambıkörenin annesi Tülin Hanım'ı istemeye giden de Şevki
Kurtkaya ve eşi olmuştu. O günlere ait elimde bir sürü resim de var. Şevki
Kurtkaya, Milangaz’ın yüzde 60'ının sahibiydi. Geri kalan yüzde 40 da Şevki
Kurtkaya’nın kardeşlerinin üzerindeydi. Şevki Kurtkaya, yaşadığı bazı ticari
sorunlar yüzünden hisselerini emaneten rahmetsizin üzerine yaptı.
'Milangaz’a çöktü'
Sonra sorunlarını halledip hisseleri geri isteyince,
rahmetsiz Erdoğan Demirören bu süre zarfında tanıştığı yeraltı dünyasından olan
isimlerin desteği ile Milangaz’a çöktü. Kendisine kız istemeye giden ve
kendisine geçimini sağlasın diye ilk dükkanını açan Şevki Kurtkaya’ya bu
kahpeliği yaptı. Rahmetsiz ölmeden önce helalleşmek için Şevki Kurtkaya‘nın
torunlarını çağırıyor. Ancak hiçbir tanesi oraya gitmiyor. Size rahmetsizin
Yorgi Papadolos isimli Rum asıllı bir gayri müslimin tüm mallarına nasıl
çöktüğünü, adamı nasıl öldürdüklerini anlatacam. Kıymetli büyüğümüz Sadettin
Tantan abi Sedat Peker’in yaşı yetmez, bu cinayetin bilgileri devletten
verilmiştir demişti (daha önceki tarihlerde). Sadettin abi, 1971- 1974 yılları
arasında İstanbul Asayiş Şube Müdürü olan Cemil Gülmen’i tanırsınız. 1990
yılında kendisi vefat etmişti.
Rahmetlinin eşi olan Neriman Gülmen abla ile 2001 yılında
tanıştık. Neriman abla şu an hayatta. Söylediklerimin doğruluğunu gazeteciler
kendisinden öğrenebilirler. Rahmetli Cemil Gülmen’nin sakladığı 5 çuvalık gizli
arşivini bana getirmişti, 'Rahmetli bunlara çok değer verirdi, Sedat oğlum al
bunlar belki senin işine yarar' diyerek bana hediye etti. Rahmetli Cemil müdür,
üstleri ile gayrimüslimlere yapılan eziyetlere seyirci kalındığı için tartışıp,
İstabul Asayiş Şube Müdürlüğü’nden ayrılmıştı. Bizim paranoyaklar, bilgiler
şurdan gidiyor, burdan gidiyor diye (yabancı istihbarat teşkilatlarından)
senaryo yazıyorlar. Bilgiler para ile satın alınabilinir, dostlar sayesinde
elde edilebilinir, vatan fedaisi olan serdengeçtiler tarafından
ulaştırılabilinir. Bu yüzden önemli olan aklı kullanıp, sistemi kurabilmektir.
'Baban Ata Koleji’ni niye satın aldı?'
Rahmetsiz baban Ata Koleji’ni niye satın aldı? Sen
gerizekalı olduğun için sınıfı geçemezsin diye aldı. O tarihte de embesildin,
hala daha embesilsin. Rahmetsiz baban Recai Erkli’ye ait şirkete ve binalarına
nasıl çöktü (mafya dostlarının yardımıyla)? Rahmetsiz baban insanlara önce dost
olarak yanaşır sonra da gasp ederdi. Yorgi Papadolos’a ait Arşimidis şirketinin
hukuk müşavirliğini necdet çobanlı yaparken (bu da rahmetsiz), adam yurtdışına
çıktı diye beyanda bulunup, sahte vekaletnamelerle tüm servetini iki rahmetsiz
üzerlerine geçirdiler.
'Total’i Oyak’a nasıl sattığını konuşacağız'
Meğerse adam yurtdışına gitmemiş. Adamı önce kravatla boğup,
sonra da yakarak öldürmüşler. Mehmet Eymür abinin hazırladığı 1. MİT raporunda
detaylıca yazıyor. Bunun rahmetsiz babasının en büyük özelliği, mafyalarla,
siyasilerle ve bürokratlarla bir çark kurmuş olmasıydı. 1980’lerde bütün
Yahudileri haraca bağlamışlardı. rahmetsiz sözde onları mafyadan ve devletten
koruyordu. Topladığı paranın birazını mafyaya, birazını polislere, birazını da
siyasilere verip çoğunu kendine alıyordu. Daha kendine ait batık Total’i,
Oyak’a nasıl sattığını konuşacağız. Bu satışa itiraz eden Cihat Yaycı Paşa’yı
kimlere arattırdığını da konuşacağız.
'Kimseye çıkmayan ikramiyeleri de konuşacağız'
Daha bu ne ki? Azerbaycan’ı konuşacağız şans oyunlarında
devamlı devir eden kimseye çıkmayan ikramiyeleri de konuşacağız. Bu
pambıkörenin medya grubunu satın alırken Ziraat Bankası’ndan aldığı krediyi
ödemediğini söylediğimde, önce hiç biriniz inanmamıştınız. 5 milyon dolara
aldığı Kemer Country’deki arsa, imara açılacak, bankaya olan borcunu bu şekilde
ödeyecek dediğim de yine inanmadınız. Ancak hepsi doğru çıktı.
'Ziraat Bankası’nın parasını ödemedi'
Ziraat Bankası’nın parasını ödemediği gibi, devletin
ajansına olan 30 milyon TL’lik borcunu bile ödemedi. Lan pambıkören, devlete
olan borcunu ödemezsin, normal insanlara olan borcunu da ödemezsin. Sen eşime
yönelik saygısızca haberler yaptırdın. Bunun intikamını da 1-2 saat sonra
yapacağım paylaşımla alacam. Kimse kusura bakmasın, bu kahpenin bende aile
huzurunu kaçıracam."