Prof. Dr. Şener Üşümezsoy O Bölgeyi Uyardı

GİRİŞ: 11.08.2025 09:52      GÜNCELLEME: 11.08.2025 09:52
Rasthaber -  Balıkesir depremi sonrası canlı yayına bağlanan Deprem Bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, bölgedeki fay hatları, geçmişte yaşanan depremler ve olası riskler hakkında önemli değerlendirmelerde bulundu.

Deprem Bilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy, Manisa ve çevresinin jeolojik yapısına dikkat çekerek, bölgedeki fayların çalışma sistemini ve bundan sonraki süreçte ne tür sarsıntıların yaşanabileceğini anlattı.

SİMAV DAĞI YÜKSELİYOR, OVASI ÇÖKÜYOR

Şener Üşümezsoy, Simav Dağı’nın yükselmesi ve önündeki ovanın çökmesi nedeniyle bölgede düzenli olarak depremler yaşandığını vurguladı. Geçmişte 1971 Şaphane, 1964 Demirci ve 2009 Simav depremlerinin aynı mekanizma ile gerçekleştiğini belirten bilim insanı, son yaşanan 6.2 büyüklüğündeki depremin de bu sistemin bir sonucu olduğunu söyledi.

Menderes Masifi’nin kuzeyini doğu-batı yönünde kesen Simav Fayının düşey çalıştığını belirten Üşümezsoy, “Bu faylar 6.4 veya 6.5 büyüklüğünden daha büyük deprem üretmez. Yaklaşık 20-25 kilometrelik bir kırılma yaşandı” dedi.

PAYLAR PİYANO TUŞU GİBİ ÇALIŞIYOR

Üşümezsoy, Ege Bölgesi’ndeki fay sistemini “piyano tuşları” benzetmesiyle anlatarak, “Önce Gediz, ardından Simav, sonra Demirci yükseldi. Şimdi de Sındırgı çöküyor. Bu düzen, Ege graben sisteminin doğal bir parçası” ifadelerini kullandı.

Bölgedeki gerilmelerin güneye doğru arttığını vurgulayan Üşümezsoy, 1964 Alaşehir depremi ve 1964 Manyas çökme olayı gibi örneklerle sistemin çalışma mantığını açıkladı.

BURSA VE MARMARA İÇİN AYRI DEĞERLENDİRME

Son dönemde kamuoyunda Bursa ovasının Kuzey Anadolu Fayı’nın güney kolu tarafından kırılacağı yönündeki iddialara da değinen Üşümezsoy, “Bursa’da 1855’te kırılan fay, enerjisini iki kırılmayla boşalttı. 1999 gibi bir senaryo bu bölge için geçerli değil” dedi. Gemlik ve İznik Gölü çevresinde de benzer şekilde büyük bir deprem riskinin bulunmadığını ifade etti.

Üşümezsoy, Simav ve çevresinde küçük depremlerin süreceğini, ancak büyük depremlerin fayın yapısı gereği sınırlı büyüklükte olacağını söyledi. Bölgenin, normal fay tipi depremler üreten bir sisteme sahip olduğunu ve bu nedenle yıkıcı mega depremler beklenmemesi gerektiğini belirtti.

 

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM