Lübnan Hizbullah Hareketi'nden
sonra Direniş Ekseni'nin ikinci cephesi olan Yemen, Aksa Tufanı savaşının
başlamasından kısa bir süre sonra Gazze'ye destek amacıyla bu savaşa katıldı.
Siyonist rejime yönelik uyguladığı ağır deniz ablukası işgal altındaki
stratejik liman Eilat kapatıldı. Yemen'in rejime yönelik füze ve insansız hava
aracı saldırıları aralıksız devam ediyor. Son iki haftadır neredeyse her gece
yarısı, işgal altındaki Filistin'in orta kesimlerinde, özellikle de Tel Aviv'de
Siyonistler, siren sesleriyle uyuyamıyor.
İsrail medyasına göre Yemen
füzeleri Siyonistler için bitmek bilmeyen bir kabusa dönüştü ve gözlerinden
uykuyu çaldı.
Yemen silahlı kuvvetlerinin işgal
altındaki Filistin'e ateşlediği balistik füzeler ve insansız hava araçları
(İHA), 2040 kilometre yol kat ederek 11,5 dakika içinde işgal altındaki topraklarının
kalbine ulaşıyor. Bu bağlamda Cumartesi sabahı Siyonist ordunun sözcüsü,
Yemen'den atılan roketin ardından işgal altındaki Filistin'in Tel Aviv'in de
aralarında bulunduğu farklı bölgelerinde sirenlerin çaldığını duyurdu, Siyonist
medya da bazı kişilerin sığınaklara
kaçarken yaralandığını bildirdi.
Yemen, işgalci Arap-Amerikan
koalisyonuyla 9 yıl boyunca savaştı. Birçok Arap ve Batılı ülkenin yer aldığı
savaş büyük yıkımlar yaşatmış olsa da Yemenliler düşmanları engellemeyi
başarmıştır. Yemen düşmanların hedeflerini boşa çıkararak, özellikle Siyonist
işgalcilere karşı mücadelede bölgenin en etkili ülkelerinden biri haline geldi.
Yemen Neden Gazze'ye Desteği
Bırakmıyor?
Yemen, çok kısa sürede uzun mesafe
kat edebilen, ağır patlayıcı savaş başlıklarına sahip balistik füzeler ve
insansız hava araçlarına sahip olan ilk Arap ülkesidir. Ancak bu füzeler,
düşmana verdiği zararın yanı sıra, Gazze savaşında büyük yankı uyandıran birçok
siyasi ve askeri mesaj da taşıyor.
Bu konuda bazılarının aklına şu
soru gelebilir; yaklaşık 10 yıldır işgal altında olan ve ekonomik durumu iyi
olmayan Yemen, neden şimdi Gazze'nin yanında duruyor ve
Amerikan-İngiliz-Siyonist ittifakının saldırı tehditlerini hiçe sayıyor?
Bu soruya verilebilecek ilk cevap
şu: Yemen'in Gazze'yi neden desteklediği gayet nettir. Gazze’deki soykırıma
sessiz kalan Arap rejimlerinin Filistin halkının Siyonistler tarafından
katledilmesini izlediği bir durumda Direniş Ekseni’nin ilkeleri olan ahlak ve
değerlere bağlı kalan Yemen, Hizbullah gibi Gazze'yi desteklemek için sahaya
çıkmış ve Amerikalı-Siyonist cephesinin karşısında durmuştur.
Yemen de Hizbullah gibi dünyadaki
tüm özgürlüksever insanların hafızasına kazınacak. Yemenliler tehditlerden
korkmadıklarını, bedeli ne olursa olsun ödeyeceklerini ancak Gazze'deki
savunmasız Filistin halkına destek vermekten vazgeçmeyeceklerini gösterdiler.
Yemen'in Operasyonlarının
Siyasi ve Askeri Mesajları
Burada Yemen'in Siyonist rejime
yönelik düzenlediği füzeli operasyonlarının birçok siyasi ve askeri mesajını
belirtmek gerekiyor:
İlk mesaj: İşgalci rejimin
başbakanı Binyamin Netanyahu, Suriye hükümetinin düşmesi ve son dönemde bölgede
yaşanan gelişmelerin gölgesinde coşkuya kapılmıştı ve kendi fikirlerine göre
Suriye üzerinden Ortadoğu'yu değiştirebileceğine inanıyordu. Ancak Yemen
füzeleri onu hayal kırıklığına uğratmak için sahaya çıktı.
İkinci mesaj: Yemen,
silahlı kuvvetleri aracılığıyla işgal altındaki Filistin'in herhangi bir yerine
hipersonik füzelerle yoğun saldırılar gerçekleştirebileceğini kanıtladı.
Netanyahu, Lübnan'la ateşkesin ardından İsrail'de (İşgal Altındaki Filistin)
sirenlerin artık çalmayacağı ve İsraillilerin normal hayatlarına
dönebilecekleri için gurur duyurken Yemen gündeme geldi. Yemen, Siyonistlere
Gazze savaşı bitmeden kendileri için normal bir hayatın kalmayacağını anlatmak
için füzelerle sahaya girdi.
Üçüncü mesaj: Yemen
füzeleri, Siyonist rejimin çok katmanlı hava savunma sisteminin, hatta ABD hava
savunma sistemlerinin başarısızlığını bir kez daha kanıtladı ve bu rejimin,
dünyadaki en güncel savunma teknolojilerine sahip olmasına rağmen direnç
füzeleriyle baş edemediğini gösterdi.
Dördüncü mesaj: Yemen,
geçtiğimiz haftalarda ABD, İngiltere ve Siyonist rejimin defalarca vahşi
saldırılarına maruz kalmasına ve çok sayıda Yemenli sivilin şehit edilmesine
rağmen, Gazze'yi bir dağ gibi destekleme yönündeki kararlı tutumuna hâlâ sadık
kaldığını kanıtladı. Yemen halkı ve hükümeti Siyonistlere karşı birlik olup
Filistin'i savunmaktadır.
Beşinci mesaj: Yemen'deki
bu operasyonların Amerika'ya da net bir mesajı var; o da mevcut durumun
"göze göz dişe diş" ve “ateş dili” denklemi olduğudur. Yemen artık
Amerikan-Siyonist hedeflerinde kırmızı çizgi tanımayacak.
Altıncı mesaj: Son haftada
işgal altındaki Filistin'e balistik füzelerin fırlatılması ve Yemenli
yetkililerin kararlı açıklamaları, önümüzdeki dönemde bu tür füze
saldırılarının artabileceğine işaret ediyor. İsrail'in hayati öneme sahip
noktaları hedef alınabilir. Bu da bir sonraki aşamada yeni gelişmeleri
beklememiz gerektiği anlamına geliyor.
Yemen Silahlı Kuvvetleri Sözcüsü
Yahya Seri de bu konuyu doğrulayarak İsrail'in tüm hassas tesislerini her
düzeyde hedef alınacağını, bu rejimin saldırganlığına karşı ve savaşta kırmızı
çizgi tanımadıklarını açıkça söyledi.
Öte yandan Siyonistlerin verdiği
tepkiler, Yemen'in balistik füze saldırılarının başarıya ulaştığını ve Siyonist
ordusunun acizliğini gösteriyor.
Yemen Füzelerinin Ortaya
Koyduğu Bazı Gerçekler
Yemen füzeleri İsrail rejimini
siyasi, ekonomik ve hatta askeri açıdan etkilemiştir ve Siyonist çevreler de
bunu kabul ediyor. Geçtiğimiz günlerde işgalci ordunun eski generallerinden
biri, Yemen hakkında, "Yemenliler yaptıkları ișe inanıyor, bu yüzden
İsrail'e çok fazla zarar verebilirler, İsrail'in ise bunlarla baş edecek gücü
yok." dedi.
Siyonist general, "Yemenliler
sadece İsrail'e karşı değil, Suudi Arabistan'a karşı da kazandı, dolayısıyla
onları yenemeyiz." değerlendirmesinde bulundu.
İşte Yemen füzelerinin ortaya
koyduğu bazı gerçekler; Birinci gerçek, sıkı bir askeri sansür altında olan
İsrail rejimi ve medyası, Yemen füzelerinin verdiği zararı açıklamıyor ve Yemen'in saldırılarının etkisiz olduğunu
göstermeye çalışıyor. Ancak aynı medya, Yemen'in saldırılarının artmasından
duyduğu endişeyi gizleyemiyor ve son dönemde Yemen'den işgal altındaki
Filistin'in derinliklerine atılan füzelerin, önceki füzelerden farklı olduğunu
kabul etmek zorunda kalıyor.
İkinci gerçek, Siyonist ordunun
eski sözcüsünün itirafına göre Yemen füzeleri, İsrail'deki hedeflerini vursa da
vurmasa da İsrail'i gerçekten felç ediyor; Çünkü her gece milyonlarca İsrailli
sığınaklara gitmek zorunda kalıyor ve İsrail'in Yemen'e yönelik
gerçekleştirdiği hava saldırıları, onların füze saldırılarını sürdürmesine
engel olamadı.
Üçüncü gerçek, Yemen füzelerinin
tüm Amerikan ve İsrail hava savunma sistemlerini bypass edebilmesiydi. Bu da
Amerikan savunma sanayi ve Siyonist rejim için açık bir başarısızlıktı ve ABD
tüm dünya nezdinde güvenilirliğini kaybetti.
Genel olarak şunu söylemeliyiz ki
Siyonist rejimin Yemen'le savaşı hiçbir savaşa benzemiyor. İsrail artık
Yemen'le çok derin bir bataklığa ve yıpratma savaşına girmiş durumda ve bu
ülkenin karmaşık coğrafyası Siyonistleri buna karşı çaresiz bırakıyor. Öte
yandan İsrail, Yemenlileri doğru anlayamıyor ve askeri operasyonlarını doğru
değerlendiremiyor.
Daha doğrusu, artık Yemen'le
savaşta işgalci rejimin bir felaket uğradığı söylenebilir; Çünkü Yemen'in iç
toplumunun dokusu Siyonistlerin nüfuz edemeyeceği şekildedir ve bu ülkede iç
fitne çıkarma ihtimalleri de yoktur.
Dolayısıyla ne olursa olsun
Yemenliler Gazze'yi destekleme konusundaki kararlı tutumlarından
vazgeçmeyecekler ve bu da İsrail'in Gazze'deki savaşı bitirmediği durumunda
Siyonist yerleşimcilerin de korku içinde yaşamak zorunda kalacağı anlamına
geliyor. Özellikle Gazze savaşının başlangıcından bu yana İsrail'in
caydırıcılığına dair tüm teoriler de İran, Hizbullah, Irak direniş grubu ve
Yemen'in gerçekleştirdiği benzeri görülmemiş operasyonlarla yerle bir oldu/yemen