Bu arada tatbikatın amacının birliklerin muharebe
hazırlıklarını yükseltmek, savunma yeteneklerini geliştirmek ve sınır
güvenliğini korumak olduğunu belirten üst düzey İranlı siyasi ve askeri
yetkililer, tatbikatın bir egemenlik hakkı olduğu için komşu ülkelerin karşı
çıkmaması gerektiğini vurguladı.
Dolayısıyla Türk medyasının Azerbaycan Cumhuriyeti'ni İran’a
karşı kışkırtma çabalarının hiçbir mantıkla bağdaşmadığını ve bölge
düşmanlarının değirmenine su taşıdığını söylemek yanlış değildir.
Anadolu Haber Ajansı’nın Kışkırtıcı Sorusu
İlk profesyonel olmayan meslek ilkelerine uymayan eylem ise
Türkiye'nin Anadolu Haber Ajansı tarafından yapıldı. Bu medya kasıtlı olarak
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile medyayı İran İslam Cumhuriyeti’ne
karşı kışkırtmaya çalıştı.
AA muhabiri planlı olarak İlham Aliyev’e şu soruyu yöneltti:
"Cumhurbaşkanı Erdoğan'la sizin sürekli dillendirdiğiniz 6'lı iş birliği
platformunun oluşmasından bahsettiniz. Bu platform içerisinde İran'ın da adı
geçiyor. Ancak geçtiğimiz günlerde İran'dan gelen tırların, Hankendi'ne
gittiğine ilişkin görüntüler ortaya çıktı ve siz de şikayetinizi dile
getirdiniz bu konularda. Hemen peşi sıra, İran sınırında İran askerlerinin
tatbikat görüntüleri paylaşıldı. Bu konuda bir değerlendirmenizi almak isterim.
Anlık bir şey miydi yoksa planlı, belli bir mesaj içeren hareketler
miydi?"
Aliyev soruya: “Bu çok şaşırtıcı bir olaydır. Çünkü 30
yıllık bağımsızlık döneminde böyle olaylar olmamıştı. İlk olarak söylemeliyim
ki her ülke kendi topraklarında istediği askeri tatbikatı yapabilir. Bu onun
egemen hakkı. Buna kimse söz söyleyemez. Fakat bunu bir zaman kesitinde analiz
ettiğimizde bunun hiçbir zaman olmadığını görüyoruz. Neden şimdi ve neden bizim
sınırımızda? Bu soruları ben değil Azerbaycan toplumu soruyor. Bu soruyu
dünyadaki Azerbaycanlılar soruyor.” cevabını verdi.
İlham Aliyev sözlerinin devamında, İran tırları hakkında
ayrıntılı bilgi vererek anlaşmazlığın sona erdiğini itiraf etti. Fakat ilginç
olan konu şu ki, AA ve AKP yanlısı medya, Azerbaycan Cumhurbaşkanı'nın
anlaşmazlığın sona erdiğini duyurmasına rağmen tatbikat konusunu öne çıkarıyor.
Bu, yaptıkları provokasyonun açık bir örneğidir.
Yeni Akit’ten İran İçin Çirkin Manşet
AKP'ye yakın gazetelerden biri olan, halifeliğin geri
getirilmesini savunan ve Osmanlı İmparatorluğu'nu öven Yeni Akit, hem gazetede
hem de internet sitesinde Türkiye’nin en güçlü komşusu İran’a düşmanlığını
yansıtan haberler yayınladı.
Yeni Akit, İran aleyhine yaptığı haberde Azerbaycan'ın
güçlenmesinin İran'ı korkutan bir konu olduğunu iddia ediyor!
Bu gazeteye şu sorulmalı: “Son 40 yılda masum insanları
savunmak ve Müslüman ülkelerin gücünü pekiştirmek için sürekli para harcayan
bir ülke, komşusunun güçlenmesinden niçin korksun ki?”
Yeni Akit, internet sitesinde yer alan bir başka haberde,
Hayber Fatihleri tatbikatının aslında Türkiye'yi hedef alan tehditkar bir
askeri sinyal olduğunu ileri sürüyor!
Yeni Akit'in askeri tatbikat ile ilgili yorumunun ne olduğu
belli değil, ancak net olan şu ki, bu gazeteyi üç Müslüman ülke arasındaki
gerginlikten başka hiçbir şey sevindirmiyor.
Bazı Türk medya kuruluşlarının yanı sıra Twitter'da da fake
ve troll hesaplar tarafından İran'a karşı kışkırtıcı paylaşımlar yapıldı.
Bunlardan biri, yıllardır İran’la ilgili sahte haberler
paylaşan ve tweetleri Türk medyası tarafından da kullanılan aşırılık yanlısı
bir fake hesabıdır.
Bu sahte hesap, attığı bir tweetle İran Genelkurmay Başkanı
Tümgeneral Muhammed Bakıri’nin Bakü'yü 4 bin füze ile yok etmekle tehdit
ettiğini iddia etti.
Normalde güvenilir bir kaynaktan alınan haberi yayınlayan
medya kuruluşları, bu yalan haberi kaynak göstermeden yayınladı ve Hayber
Fatihleri tatbikatının yapıldığı gecede sosyal medyada büyük yankı buldu.
AKP yanlısı medyanın tüm provokasyonlarına rağmen, İran
İslam Cumhuriyeti sadece şu iki konuyu vurgulamıştır:
1. Sınırlarımızda Siyonist Rejim’in varlığını asla kabul
etmeyiz.
2. Bölgede jeopolitik değişimlere ve sınırlardaki farklı
davranışlara rıza göstermeyiz.
İran İslam Cumhuriyeti, bölgesel ve küresel gelişmelerde her
zaman hoşgörü ve itidal ile sorunlarla yüzleştiğini ve aynı zamanda onuruna,
ulusal saygınlığına, egemenliğine ve uluslararası haklarına yapılan en ufak bir
saygısızlığı kabul etmediğini göstermiştir.
Halihazırda her türlü saldırıya karşı direnebilecek ve zafer
kazanabilecek kadar yüksek bir siyasi ve askeri güce sahip olan İran’ın
herhangi bir politikacının düşüncesiz ifadelerine veya fitne ateşini
körüklemeye çalışan bazı medyalar kuruluşlarının düşmanca tutumuna sabır
göstermesi onun meselelere ani heyecan ve kinin yerine siyasi bilinç ve
farkındalıkla baktığını yansıtıyor. Çünkü kendisini bölgede istikrar, güvenlik
ve barışın sağlanmasında önemli sorumlulukları olan bir ülke olarak görmekte ve
diğerlerini de sorumluluk kabul etmeye ve birbirlerinin haklarına saygı
göstermeye çağırmaktadır.
tasnim