Yemen Kızıldeniz’de Güç Dengesini Nasıl Kendi Lehine Çevirdi?

GİRİŞ: 02.07.2025 10:59      GÜNCELLEME: 02.07.2025 10:59
Lübnan merkezli El-Ahbar gazetesi, Yemen’in Kızıldeniz’de caydırıcılık dengesini değiştirerek, ABD ve İsrail için ciddi bir tehdit hâline geldiğini yazdı.

İran ile İsrail arasında yaşanan son çatışmalar sırasında Batılı, özellikle Amerikan çevrelerinin dikkatleri yeniden Yemen’e çevrildi. Tartışmaların odağında Yemen’in İran’la birlikte savaşa katılıp katılmayacağı ya da tarafsız kalıp kalmayacağı sorusu yer aldı. Bu süreçte, Yemen ile ABD arasında daha önce Kızıldeniz konusunda varılan uzlaşma da ciddi bir sınavdan geçti. Aynı zamanda, ABD ve İngiltere’nin Yemen’in bölgede operasyonlara yeniden başlamasından duyduğu gerçek kaygılar ortaya çıktı.

Tel Aviv’den Sana’ya Tehdit Mesajı

El-Ahbar’ın haberine göre, İran’a yönelik saldırılar sonrası Siyonist rejim bölgedeki üstünlüğü ve zafer iddiasını kamuoyuna sunmaya çalıştı. Ancak ateşkesin ilan edilmesinden sadece birkaç saat sonra, İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz aracılığıyla Sana’ya tehdit içerikli bir mesaj gönderildi. Mesajda, “Ensarullah’a da İran’a yaptığımız gibi davranacağız” denildi.

Gazeteye göre, İran ile İsrail arasında hesaplaşma henüz tamamlanmamışken, taraflar kendilerini bir sonraki karşılaşmaya hazırlıyor. Ancak İsrail şu an için İran’la ikinci bir savaşa girme kapasitesinden yoksun. Buna karşın Yemen, İsrail’in doğu sınırlarındaki stratejik bir tehdit olarak görülüyor ve Tel Aviv, bu tehdidi askeri güç ya da tehdit yoluyla bastırma arayışında.

Yemen’in Dirençli Gücü ve Derin Savunması

Siyonist analistler, Ensarullah Hareketi’nin savaş koşullarında uzun süre dayanabilecek yegâne bölgesel güç olduğunu belirtiyor. İsrail istihbarat teşkilatlarının Yemen’in askeri kapasitesi hakkında yeterli bilgiye sahip olmadıkları, Yemen’in silahlarını yer altında ve radarlarla tespit edilemeyen sağlam tesislerde sakladığı kaydediliyor. Amerikan B-2 hayalet bombardıman uçaklarının dahi bu yerlere nüfuz edemediği ifade ediliyor.

Buna rağmen Yemen, giderek artan şekilde ABD ve İsrail için bir güvenlik krizine dönüşmüş durumda. Washington ve Tel Aviv bu tehdidi etkisiz hâle getirmek için çeşitli yollar denese de, Ensarullah lideri Seyyid Abdülmelik el-Husi bu girişimlere karşı çıkarak Yemen’in yalnızca İran’a yönelik saldırıları kınamakla kalmadığını, bu duruşta İran’la tam bir ortaklık sergilediğini söyledi.

ABD Gemileri Hâlâ Kızıldeniz'den Uzak Duruyor

Habere göre, Umman’ın arabuluculuğuyla Mart ayı başında Sana ile Washington arasında ilan edilen ateşkese rağmen, Amerikan savaş gemileri hâlâ Kızıldeniz’den geçmeye cesaret edemiyor. Bu durum, ateşkesin esas amacının Donald Trump yönetiminin bölgeden minimum zararla çekilmesi olduğunu ortaya koyuyor. Zira ABD'nin Yemen’e yönelik yaklaşık 1000 hava saldırısı hiçbir somut askeri hedefe ulaşamadı.

ABD Savunma Bakanlığı’nın 2026 bütçe taslağında yer alan veriler, Kızıldeniz’de yaşanan bu yıpratma savaşının ABD’ye ağır maliyetler yüklediğini açıkça ortaya koyuyor. Bu operasyonlar için harcanan cephane miktarı olağanüstü boyutlara ulaşmış durumda.

ABD Donanması Yorgun, Bütçede Revizyon

Bütçe raporuna göre, CENTCOM’un yürüttüğü bu acil operasyonlar yüksek finansman ve mühimmat ihtiyacı doğurmuş; ayrıca ABD Donanması’nın bölgedeki yoğun yıpranması sonucu gemi personeli üzerindeki baskılar iki katına çıkmış durumda. Donanmanın uzun vadeli operasyonel kapasitesini geri kazanmak için kapsamlı onarımlara ihtiyaç duyuluyor.

2026 bütçesi kapsamında, savaşta etkinliği düşük olduğu tespit edilen bazı sistemlerden de vazgeçildi. Özellikle gözlem, saldırı ve suikast operasyonlarının belkemiğini oluşturan MQ-9 insansız hava araçları envanterden çıkarılırken, bunların yerini MQ-25 tipi yeni nesil İHA’lar alacak.

 

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM