Filistin İslami Direniş Hareketi Hamas hareketinin
Lübnan'daki temsilcisi Ahmed Abdulhadi, Kahire'de yürütülen ve Siyonist rejimin
sabotajları ve saldırılarının devam etmesi nedeniyle çıkmaza giren Gazze
ateşkes görüşmelerine ilişkin yaptığı konuşmada şu ifadelerde bulundu: ‘İşgalci
rejimin Başbakanı Binyamin Netanyahu, ateşkes anlaşmasının onun siyasi
geleceğinin sonu anlamına geldiğini bildiği için müzakerelerde sunulan tüm
önerileri reddediyor.’
Ahmed Abdulhadi, Siyonist rejimin Refah'taki saldırılarına değinerek
şunları vurguladı: ‘İşgalcilerin Refah'ı işgali, Hamas hareketinin
arabulucuların teklif ettiği ateşkes anlaşmasını onaylamasının ardından
gerçekleştirildi. Bize, Amerika'nın da bu öneriye katıldığı, İsrail'e bu
öneriyi kabul etmesi için baskı yapacağı bildirildi. Ama buna rağmen Refah'a
saldırı başladı ve Netanyahu, Refah saldırı kartını kullanarak koşullarını
iyileştirip direnişe baskı yapmayı planlıyor.
Refah'a saldırı operasyonu, Siyonist rejimin Gazze'deki
Filistin halkını yerinden etme planının bir parçasıdır. İşgalciler, Gazze'ye
yönelik soykırım savaşıyla hedeflerine ulaşamayınca ve Filistin direnişini
kırmayı başaramayınca, Refah'a saldırarak Filistin halkını yerinden etme komplo
planını hayata geçirmek istiyor.
Siyonistler, Refah işgalinde aynı zamanda zafer imajı
yaratmaya çalışıyor ve Refah sınır kapısını işgal ederek ve yardımların
Gazze'ye girişini engelleyerek halka ve Filistin direnişine baskı yapmak
istiyor.’
Hamas'ın Lübnan'daki temsilcisi, Siyonist rejimin Refah
saldırısına ilişkin ABD hükümetinin tutumuna ilişkin şunları söyledi: ‘ABD bu
konuda, özellikle de yardımların Gazze'ye girmesine izin vermek için inşa
ettiğini iddia ettiği Gazze Şeridi'ndeki geçici liman konusunda son derece ihtiyatlı
davranıyor.
Ancak Hamas, hangi kisve altında olursa olsun Gazze'ye giren
her güce işgalci muamelesi yapacağını defalarca vurguladı ve biz, Gazze'de
Filistin direnişiyle koordinasyon halinde olmayan herhangi bir limanın
varlığını reddediyoruz.
Gazze'nin yönetimi meselesi tamamen Filistin meselesidir ve
yabancılarla hiçbir ilgisi yoktur. Pekin ve Moskova'da el Fetih hareketiyle
yaptığımız görüşmelerde, özellikle savaş sonrası süreç ve Filistinlilerin
birliği, işgalcilerle mücadelede işbirliği yapmanın, yapıcı görüşmeler
başlatmanın ve yasama konseyi ve başkanlık seçimlerine hazırlanmanın ve
Filistin Kurtuluş Örgütü hakkında ulusal bir program oluşturmanın gerektiği
konusunda mutabakata vardık.
14 Haziran'da Çin'de yapılacak genel sekreterler
toplantısında daha önce üzerinde mutabakata vardığımız konuların hayata geçirilmesini
umut ediyoruz.
Hamas hareketi, Oslo Anlaşması'na ve hükümlerine tamamen
karşıdır ve farklı dönemlerde de muhalefetini göstermiştir ve direniş
savaşçıları bütün Filistin toprakları işgalcilerden kurtarılmadıkça ve Filistin
ordusu kurulmadıkça asla silahlarını bırakmayacaktır.’
Hamas hareketinin üst düzey liderlerinden Sami Ebu Zahari de
müzakerelere ilişkin yaptığı açıklamada şunları söyledi: ‘İsrail Gazze
Şeridi'nde tam ateşkes sağlamadığı sürece herhangi bir anlaşmaya varmanın bir anlamı
yok. İşgalci rejim, en önemlisi Gazze'ye yönelik saldırıların durdurulması ve
bu bölgedeki Filistin halkının yaşam koşullarının iyileştirilmesi için gerekli
koşulların sağlanması olmak üzere direnişin şartlarını kabul etmediği sürece
Siyonist esirler direnişin yanında kalacak ve gün yüzü görmeyecektir.
Filistinli mahkûmların serbest bırakılması da direnişin
şartları arasında yer alıyor ve bu tutukluların direnişin belirlediği
standartlara göre serbest bırakılması gerekiyor. İşgalci rejim anlaşmayı
engelledi ve tüm dünya, direnişin arabulucuların ateşkes planını nasıl kabul
ettiğini ama Siyonistlerin bunu kabul etmediğini ve Gazze Şeridi'nin
güneyindeki Refah kentine saldırarak durumu patlattığını gördü.’