Hamas'tan yapılan yazılı açıklamada, Gazze'de yaşananların,
İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana işlediği cinayet, kasten aç ve susuz bırakma,
etnik temizlik ve soykırım suçu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği
vurgulandı.
Açıklamada, "İşgal (İsrail) hükümeti, savaş suçlusu
Başbakan Binyamin Netanyahu liderliğinde, bu insani trajediyi kasıtlı ve
bilinçli olarak derinleştiriyor. Uluslararası toplum, bu soykırımı durdurmak
için acilen harekete geçmeli." ifadelerine yer verildi.
Refah Sınır Kapısı'nda bekletilen binlerce ton insani
yardıma işaret edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Dünya ve vicdan sahibi herhangi biri, Gazze'de
insanlar açlık ve hastalıktan ölürken, Refah Sınır Kapısı'nın arkasında
binlerce ton yardımın bekletilmesini nasıl kabul edebilir?"
Açıklamada, Gazze Şeridi'ndeki nüfusun büyük çoğunluğunun,
140 gündür süren sıkı kuşatma ve İsrail'in ilan ettiği açlık politikası
nedeniyle kitlesel bir ölüm riskiyle karşı karşıya olduğu vurgulanarak,
"Yetersiz beslenme nedeniyle 70'ten fazla çocuğun hayatını kaybetmesine
uluslararası toplum nasıl sessiz kalabiliyor?" ifadeleri kullanıldı.
Gazze Şeridi'ndeki Filistin hükümeti, bugün yaptığı
açıklamada, İsrail'in 2,4 milyonluk nüfusa karşı yürüttüğü kasıtlı aç bırakma politikası
ve 140 günü aşkın süredir tüm sınır kapılarını kapalı tutması nedeniyle
"Gazze'nin toplu ölümlerin eşiğinde" olduğu uyarısında bulunmuştu.
İsrail, 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de katliam, aç
bırakma, yıkım ve zorla yerinden etmeye dayalı bir savaş yürütüyor. Tel Aviv
yönetimi, Uluslararası Adalet Divanı'nın bu saldırıları durdurmaya yönelik
karar ve çağrılarını ise görmezden gelmeye devam ediyor.