Suriye Arap Haber Ajansı (SANA), Heyet Tahrir Şam (HTŞ)
liderliğindeki Geçiş Hükûmeti’nin “Zafer Konferansı” düzenlediğini duyurdu.
Konferansa HTŞ Lideri Ahmed eş-Şera, Suriye Geçiş Hükûmeti Bakanları ve
Suriye’deki 18 farklı askeri grubun temsilcileri katıldı. Konferansta Ahmed
eş-Şera, geçiş döneminin Suriye Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ilan edildi.
Şera, ilk yurtdışı ziyaretini Suudi Arabistan’a yapacağını bildirdi.
Konferansın bitiminde Askeri Operasyonlar İdaresi Sözcüsü
Albay Hasan Abdülgani, sonuç bildirisini okudu. Buna göre, 2012 Anayasası
yürürlükten kaldırıldı, Esad yönetimine bağlı ordu, güvenlik birimleri ve
parlamento feshedildi. Toplantıda yer alan bazı silahlı grupların kendilerini
feshederek yeni yönetimin meşruiyetini onayladıkları belirtildi. Şera, tüm
silahlı grupların tek çatı altında toplanacağını ve güvenliğin öncelikli konu
olacağını vurguladı. Bu kapsamda yeni bir ordu kurulacağı açıklandı. HTŞ Lideri
Şera’nın, Şam yönetimi devrildikten sonra ilk kez askeri üniforma ile kameralar
karşısına çıkması dikkat çekti.
Öte yandan, Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO)’na
bağlı “2. Kolordu Hamza Özel Kuvvetler Genel Komutanı” olan Ebubekir Seyf
Polat’ın da toplantıda konuşma yaptığı görüldü. SMO içinden başka temsilcilerin
de konferansta yer aldığı fakat protokol bölümünde oturtulmadığı iddia edildi.
SMO’dan isimler toplantıda olması “örgüt feshedildi mi?” sorusunu gündeme
getirse de bu yönde resmi bir açıklama yapılmadı.
Eş-Şera yaptığı konuşmada, ekonomik kalkınma için dış destek
arayacağını, devlet kurumlarını yeniden yapılandıracağını ve ülke genelinde
huzur ortamını sağlayacaklarını belirtti. Seçimlerin dört yıl içinde
yapılmasının planlandığını, yeni anayasa sürecinin ise üç yıl süreceğini
açıkladı. Geçiş Hükûmeti’nin Mart ayına kadar görevde kalacağı, yeni kabinenin
ise Başbakan Muhammed el-Beşir tarafından kurulacağı ifade edildi. Açıklamaya
göre ekonomik sorunlara öncelik verilecek, yeni bir vergi sistemi oluşturulacak
ve ulusal diyalog konferansı düzenlenecek. Ayrıca uluslararası yaptırımların
kaldırılması için çaba gösterileceği bildirildi.
Güvenlik Uzmanı Abdullah Ağar, Emekli Kurmay Albay Ünal
Atabay ve Gaziantep Üniversitesi Öğretim Üyesi Emekli Jandarma Binbaşı Doç. Dr.
Ali Fuat Gökçe Aydınlık’a değerlendirmelerde bulundu.
Abdullah Ağar, Suriye’nin halâ üniter bir yapı mı yoksa
parçalanmış bir Suriye mi olacağı konusunda belirsizlikler olduğuna dikkat
çekti. Ağar şöyle konuştu:
“Öncelikle şu soruyu sormamız gerekiyor, PKK/YPG, Suriye'nin
üniter yapısı çerçevesinde bir entegrasyon gerçekleştirecek mi? Görünen o ki
bütüncül yapısını koruyarak dağılmadan entegrasyon olmak istiyorlar.
Süveyda’daki Dürzîler de silah bırakmadı. Dera’daki ABD SÖO’su bölgedeki
arazilerini genişletti. Elbette üniter bir yapı kurulacaksa SMO’nun entegre
olması gerekiyor. Fakat yukarıda bahsettiğimiz grupların akıbeti henüz belli
değil. Öncelikler bunlar. HTŞ gerçekten bir devlet kurmak istiyorsa, bunun yolu
silahlı güçleri dağıtmaktan geçiyor. Henüz tam anlamıyla Suriye sahasında
silahlı gruplar dağıtılmış değil.”
Kurmay Albay Ünal Atabay da Suriye’deki tüm grupların
kucaklanmadığını belirterek, atılan adımın eksik olduğuna vurgu yaptı. Atabay
şunları söyledi:
“Zaten Hakan Fidan SMO için ‘kendilerini serbest bıraktık’
demişti. O yüzden bazı isimlerin bu konferansa katılmış olmaları normal. Fakat
şu an SMO’nun lağvedilmiş olması söz konusu değil. Esas sormamız gereken soru
şu, Ahmed eş-Şera’yı kim devlet başkanı olarak ilan etti, ilan eden konuşmayı
kim yaptı? Kendileri yaptı. SMO’nun bir üst kurumu vardı, Suriye Geçici
Hükûmeti, başında Abdurrahman Mustafa’nın olduğu. Soçi’de, Cenevre’de,
Astana’da masaya oturan Suriye muhalefeti vardı. Bu gruplar, isimler nerede?
Ulusal Koalisyon nerede? Bunların hiçbiri yok. Öyleyse yeni Suriye yönetiminin
kapsayıcılığı, kucaklayıcılığı ve üniter yapıyı benimseyen ilkeleri de uyumlu
değil şu anda. Sadece bu grup ve isimler de değil. Dürziler, Nusayriler bu
gruplar dahi yok. Hatta PKK’dan ayrı olarak söylüyorum, Suriye’de yaşayan Kürt
halkını temsil eden bir unsur var mı, o da yok. Ayrıca, yarın PKK/YPG’yi nasıl
entegre edecekler. Irak’taki gibi Haşdi Şabi, bir ordu içinde ayrı bir ordu mu
yapacaklar ya da Kuzey Irak’taki gibi bir yapı mı ortaya çıkacak. Bunlar da
soru işareti. Sonuç olarak, yeni Suriye yönetiminin şu anda kapsayıcı,
kucaklayıcı, tüm Suriye'yi, demografisini içeren bir yönetim konseyi yok şu
anda.”
Doç. Dr. Ali Fuat Gökçe de Suriye’deki bu konferansı “Geçici
Yasama Konseyi” olarak değerlendirdi. Gökçe şu ifadelerle anlattı:
“Öncelikle Suriye Milli Ordusu mevcut konumunu sürdürüyor.
Yeni bir hükûmetin kurulmuş olması Türkiye’nin terör örgütlerine yönelik
operasyonlarını kısıtlamaz. Burada önemli olan Süveyda’da Dürzîler, Suriye’nin
kuzeyinde PKK/YPG, bu gruplar silahlarını bırakmamakta ısrarcılar. Şu an bu
konferansta bir ‘Geçici Yasama Konseyi’ kuruldu aslında ve bu kurul Türkiye’yi
de rahatlatacak kararlar alabilir diye düşünüyorum. Şunu belirtmek lazım, bir
devlette tek silah kullanma yetkisi, sınırları belirlenmiş bir coğrafyada yetki
sadece devletindir. Fakat şu an Suriye’de böyle bir durum yok. Hala PKK/YPG’nin
ve başka grupların elinde silah var. O yüzden bu silah bırakma tam anlamıyla
olmadıkça, üniter bir yapıyı inşa etmek zor.”
Suriye'de silahlı grupların çatı yapılanmalarından biri olan
Genel Komutanlık Askeri Operasyonlar Dairesi, yayımladığı bildiride Esad
yönetimine karşı “zafer” ilan etti. Açıklamada, 8 Aralık'ın “Ulusal Gün” olarak
kabul edileceği duyurulurken, mevcut anayasanın iptal edilmesi ve eski rejime
bağlı güvenlik kurumlarının lağvedilmesi gibi maddeler sıralandı.
Açıklamaya göre alınan kararlar şu şekilde:
1- “Büyük Suriye Devri-mi”nin zaferi ilan edildi ve her yıl
8 Aralık'ın ulusal gün olarak kabul edilmesine karar verildi.
2- 2012 Anayasası iptal edildi ve tüm olağanüstü yasalar
askıya alındı.
3- Halk Meclisi ve bağlı komiteler feshedildi.
4- Eski rejime bağlı ordu dağıtıldı ve yeni Suriye ordusunun
ulusal temeller üzerine yeniden inşa edileceği açıklandı.
5-Eski rejimin tüm güvenlik birimleri ve milisleri
lağvedildi, yerine vatandaşların güvenliğini sağlamak için yeni bir güvenlik
kurumu kurulacağı belirtildi.
6-Arap Baas Sosyalist Partisi, Ulusal İlerici Cephe ve bağlı
tüm örgütler kapatıldı. Bu partilerin ve bağlı kurumların mal varlıkları
devlete devredilirken, başka bir isim altında yeniden örgütlenmeleri
yasaklandı.
7-Tüm askeri gruplar ile devrimci siyasi ve sivil yapılar
feshedildi ve devlet kurumlarına entegre edileceği duyuruldu.
8- Geçiş sürecinde ülkenin yönetimi Ahmed eş-Şera’ya
devredildi. Şera, Suriye Arap Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak görev yapacak ve
uluslararası platformlarda ülkeyi temsil edecek.
9- Geçiş sürecinde görev yapacak bir yasama konseyi
kurulacak ve kalıcı anayasa yürürlüğe girene kadar bu yapı ülkeyi yönetecek.
Açıklamada, bu kararların “devrim sürecini tamamlamak ve
yeni Suriye devletini inşa etmek” amacıyla alındığı kaydedildi.
Ahmet eş-Şera’nın cumhurbaşkanlığını ilan ettiği “Zafer
Konferansı”na ABD’nin Tanf Üssü’nde eğitip donattığı Suriye Özgür Ordusu
Komutanı Albay Salem Turki El Antri de katıldı. ABD destekli Antri, Beşar Esad
yönetimi düşürülürken Şam’a ilk giren birlikleri komuta ediyordu. Antri, ABD
desteğinin sıkı savunucularından. Geçen hafta Birleşik Arap Emirlikleri
merkezli National News’e konuşan Antri, ABD’nin Suriye’deki desteğini çekmesini
“kabûs senaryosu” olarak nitelendirdi. Antri demecinde “Açıkça söyleyelim,
DEAŞ’ı yok eden Suriyelilerin çabalarına ek olarak, koalisyonun sahip olduğu
teknolojik üstünlüktür. Eğer bir geri çekilme olursa, biz Suriyeliler olarak
hava üstünlüğünü, hava kontrolünü, gözetlemeyi ve herhangi bir DEAŞ topluluğuna
karşı isabetli ve yıkıcı saldırılar düzenleme yeteneğimizi kaybedeceğiz.” Dedi/aydınlık