Son 12 günde küresel bankacılık sektöründe yaşanan kriz,
dört büyük bankanın iflasına yol açtı ve First Republic Bank'ın da sallantıda
kalmasına neden oldu. Silvergate, Silicon Valley Bank, Signature Bank ve Credit
Suisse bu dönemde batarken, özellikle ABD ve Avrupa ekonomileri üzerindeki
belirsizlik artıyor. Konuyu Hafta Sonu Halleri programının 18 Mart Cumartesi
günkü yayınında ele aldık. Detaylar haberimizde...
Kripto çöküşü ve müşteri kaçışı: Dört büyük banka
sarsıntıda
Kripto piyasalarındaki çöküş ve müşterilerin topluca
bankalardan kaçması, bu dev bankaların sarsılmasına yol açtı. İlk olarak
Silvergate, kripto endüstrisinde yaşanan değer kaybı nedeniyle çöktü ve Federal
Mevduat Sigorta Kurumu kapanmayı önlemek için devreye girmeye çalıştı. Silicon
Valley Bank, Silvergate'in iflasının ardından 2,25 milyar dolarlık hisse satma
planını açıkladı ve büyük kayıplar yaşadı. Bankanın hisseleri yüzde 60 değer
kaybederek FDIC kayyumuna devredildi.
Amerikan merkezli bankacılık krizi, dünya ekonomisi üzerinde
belirsizlik ve korku yaratırken, düzenleyicilerin ve bankaların nasıl hareket
edeceği merak konusu.
Signature Bank, müşteri para çekme işlemlerindeki artış
nedeniyle iflas etti. Bankanın mevduatları ve bazı kredileri, New York
Community Bancorp'a ait Flagstar Bank tarafından devralındı.
Credit Suisse tasfiye olurken, First Republic Bank'a destek
için 30 milyar dolarlık plan
Credit Suisse ise İsviçreli yetkililerin UBS Group AG ile 3
milyar franklık (3,2 milyar dolar) bir satın alma anlaşmasına aracılık etmesi
sonucu tasfiye oldu. Bankanın sonu, geçen yıl yaşanan skandallar ve milyarlarca
dolarlık zararlara karşı koymak için yeterli olmayan kurtarma girişimleri
nedeniyle geldi.
ABD'deki üç rakibini batıran müşteri kaçışının kurbanı olan
First Republic Bank, 89 milyar dolarlık potansiyel mevduat çıkışı ile karşı
karşıya kaldı. Bankayı desteklemek için ABD'li on bir kredi kuruluşu 30 milyar
dolarlık nakit akışı sağlamaya çalıştı. JPMorgan Chase & Co.'nun İcra
Kurulu Başkanı Jamie Dimon, bankaya yardım etmek amacıyla 11 bankanın 30 milyar
dolarlık mevduat enjeksiyonunu sermaye infüzyonuna dönüştürecek yeni bir plan
hazırladı.
ABD muhasebe kuralları değerlendirmeye alınıyor
Silicon Valley Bank'ın (SVB) yaşadığı zararlar, ABD muhasebe
düzenlemelerinde reform taleplerini güçlendiriyor. Finansal Muhasebe
Standartları Kurulu (FASB), bankaların finansal tablolardaki varlıklarını nasıl
değerlendireceği konusunu yeniden değerlendirmeye çağrılıyor. Adil değer
muhasebesi savunucuları, gerçekleşmemiş zararları kabul etmeye zorlayarak SVB
gibi bankaların daha şeffaf olmasını hedefliyor. Adil değer yaklaşımı, SVB'nin
tahvil portföyündeki zararları daha erken açıklamış olacak ve bankanın mali
durumunu sağlamlaştırmasını sağlayabilirdi.
Adil Değer Muhasebesi’ne geçiş çağrısı
FASB, 2010 yılında adil değer kullanımını genişletmeyi
önerdi, ancak teklif kabul görmedi. Yatırımcılar için bir profesyonel kuruluş
olan CFA Enstitüsü, 2010 yılında adil değer kuralları için yoğun bir şekilde
kampanya yürüttü ve geçen hafta FASB'ye “vadeye kadar saklama” muhasebesini
ortadan kaldırma çağrısı yapan yeni bir beyaz kağıt gönderdi. CFA Enstitüsü,
"Vadeye kadar tutulan sınıflandırma, yatırımcıların ve mevduat
sahiplerinin gerçekte neler olduğunu görmelerini zorlaştırıyor" dedi.
Bankaların davranışları ve muhasebe kuralları
Tartışma, sadece varlık değerinin “doğru” resmini çizecek
olan yaklaşımın akademik bir tartışması değil, çünkü muhasebe kuralları
bankaların davranışlarını etkiliyor. New York Üniversitesi'nden muhasebe
profesörü Stephen Ryan, SVB yöneticilerinin faiz oranı artışlarının tahvil
değerlerine zarar verebileceğini bilmeleri gerektiğini söyledi. Ryan,
“Mark-to-market zararlarını kabul etmek zorunda kalmış olsalardı, ilk etapta
uzun vadeli menkul kıymetleri elde etme ihtimali çok daha düşük olurdu ve
onları hedge etmezlerdi" dedi. Bu durum, muhasebe kurallarının
değiştirilmesi ve adil değer muhasebesine geçiş çağrısının önemini vurguluyor./sputnik