"c) İlköğretim okulu/ortaokul veya imam-hatip ortaokulu
mezunu olup herhangi bir örgün ortaöğretim kurumunda kaydı olmayanlar ile
çeşitli nedenlerle dokuzuncu sınıfta özürsüz devamsızlık hakkını dolduranlar;
e) Diyanet İşleri Başkanlığınca açılan Kur'an kurslarında
hafızlık ve bu alanı destekleyici Arapça eğitimi alanlar ile Hayat Boyu Öğrenme
Genel Müdürlüğünün hafızlık modüllerine kayıtlı olanlar"
şeklindeki genelge hükümleri ile birlikte buna dayanak olan,
08/09/2023 tarih ve 32303 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Milli Eğitim
Bakanlığı Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair
Yönetmeliğin 22. maddesi ile değiştirilen "Açık Öğretim Liseleri İle Örgün
Ortaöğretim Kurumları Arasında Nakil ve Geçişler" başlıklı 41. maddesinin
2. fıkrasının a) bendinde yer alan “Bakanlıkça mazereti uygun görülenler”
ibaresinin iptali ve yürütmesinin durdurulması için dava açtığımızı ilan
etmiştik.
Genelge’de öğrencilerin, “hafızlık eğitimi”, “Arapça eğitim”
ve de “9. sınıftaki devamsızlıkları” nedeniyle açık liseye geçişlerine olanak
sağlanmaktaydı.
Bilindiği üzere eğitim hakkının temeli ile bilimsel ve
çağdaş eğitimin niteliği gereği örgün öğretimin esas olması, Anayasa ve Milli
Eğitim Temel Kanunu’nda da güvence altına alınmıştır. Ancak bu Genelge ile
öğrencilerin örgün eğitimden açık liseye geçişlerinin önü açılmış ve adeta
Bakanlığın tüm açıklamalarının aksine açık liseye geçiş teşvik edilir duruma
gelmiştir.
Dahası bu düzenleme, öğrencilerin bir yandan açık liseye
kaydettirip diğer yandan okul görünümlü tarikat ve cemaatlere ait yerlere
götürülmelerine yol açmaktaydı.
Açtığımız dava neticesinde Danıştay İdari Dava Daireleri
Kurulu hem Genelge’nin belirtilen düzenlemelerini hem de Ortaöğretim Kurumları
Yönetmeliğinin 41. maddesinin 2. fıkrasının a) bendinde yer alan “Bakanlıkça
mazereti uygun görülenler” ibaresinin yürütmesinin durdurulmasına karar
vermiştir.
Eğitim-İş, laik ve bilimsel eğitim ilkesinden asla taviz
vermeyecek bu tür uygulamaların da peşini bırakmayacaktır.