Rus Başkonsolos, Özkök’ün Sorularını Yanıtladı

GİRİŞ: 08.04.2022 09:20      GÜNCELLEME: 08.04.2022 09:20
Rasthaber -  Gazeteci Yazar Ertuğrul Özkök, Rusya’nın İstanbul Başkonsolosu Andrey Buravov ile yaptığı görüşmeyi okuyucularıyla paylaştı.

Önce savaşla ilgili konulardan başlayayım.

Tabii ilk soru şu oldu:

“Kiev’den çekildiniz mi, yoksa orada yenildiniz mi?”

Tabii ki o da Rusya’nın resmi cevabını verdi:

“İstanbul’da yapılan görüşmelerde doğan havaya yardımcı olmak üzere çekildik. Zaten Savunma bakanımız da çekilmeden önce bunu açıkladı.”

İkinci soru:

“Buça’da ne oldu? İngiliz Başbakanının dediği gibi bir soykırım mı?”

Ona da resmi cevabı şuydu:

“Bu bir Batı propagandası.”

Sonra Rusya’nın kendi argümanlarını şöyle anlattı:

BUÇA’DA KATLİAM VARSA BAŞKAN NİYE GÜLÜYORDU

Başkonsolos Buça iddialarına karşı ülkesini 4 argümanla savunuyor:

 (*) “Biz oradan 30 Mart günü çekildik. Aynı gün Buça’nın savaş sırasında dışarı kaçan belediye başkanı şehre döndü ve gülerek konuştu. Konuşmasında bu cesetler hakkında tek kelime söylemedi. Sonra 2 ve 3 Nisan günleri Kiev’den bazı yetkililer gelip orada konuştu. Onlar da bu cesetlerden hiç söz etmedi. Ne zaman ki 4 Nisan'da Batı medyasında bu yönde haberler çıkmaya başladı, bu olay ondan sonra patladı. Peki biz çekildikten sonra 3-4 gün boyunca kimse orada bu cesetleri görmedi mi…”

O UYDU O GÜN ORADAN GEÇMEMİŞ

(*) New York Times uydu fotoğraflarını yayınladı. Güya bu fotoğraflar 19 Mart günü çekilmişti.

Biz inceledik, adını verdikleri o uydu 19 Mart günü o yörüngeden geçmemiş.”

(*) “Ayrıca uydu görüntülerinde bir ceset birinde bir yerde yatıyor, ama bir başka görüntüde aynı ceset bir başka yerde görünüyor.”

CESETLERİN ÇÜRÜME DURUMU BU İDDİALARI DOĞRULAMIYOR

(*) “Olay 19 Mart’ta olmuş diyorlar ama cesetlerin çürüme durumlarına bakınca o tarihlerle uyuşmuyor…”

O böyle diyor, ama Batı’nın çok ciddi medya kuruluşları da orada insanlık dışı şeylerin olduğu konusunda ısrarlı.

Onların da karşı argümanları var ve okuyoruz.

Bence itibarlı bir uluslararası heyetin, objektif adli tıp uzmanları ile orada bir inceleme yapması yararlı olur.

Unutmayalım hiç ceset imzasız toprağın altına girmez.

Ölüler de konuşur.

ÇARPICI BİR RAKAM: YAPTIRIM SAYISI 7 BİN

Buradan Türkiye ile ilgili konulara geçtik.

Önce çok ilginç bir rakam.

Batı’nın bugüne kadar Rusya’ya uyguladığı yaptırım sayısı 7 binmiş.

Başkonsolos 3 hafta afta önce Aydınlık gazetesine verdiği bir mülakatta ilginç bir bilgi aktarmıştı.

Rusya’ya uygulanan yaptırımlara alternatif yollar bulmaya çalıştıklarını ve bu konuda Türkiye ile “Ön görüşmelerin başladığını” söylemişti.

Evet bu ön görüşmeler varmış ve anladığım kadarı ile bunun “Çok somut bir sonucu” da önümüzdeki günlerde açıklanacakmış.

Onun ne olduğuna geçmeden önce verdiği bazı ön bilgileri aktarayım:

BAZI RUS VATANDAŞLARI KREDİ KARTINI KULLANAMIYOR

Soru şuydu:

“Türkiye’deki Ruslar kredi kartlarını kullanabiliyor mu?”

Tabii ki Visa, Amex, Master Card gibi uluslararası kartlarını kullanamıyorlar.

Ancak Rusya’nın en yaygın kredi kartı olan “MİR” kartını kullanabildikleri söyleniyordu.

Durum tam öyle değilmiş.

“Bazı yerlerde geçiyor, bazı bankalar kabul etmiyor. Konsolosluğa bu yolda şikayetler geliyor” dedi.

KULAĞIMIZA FISILDANAN ÇOK ÖNEMLİ ANLAŞMA

Peki bu iş çözülebilecek mi?

O kendi ağzından bir şey söylemedi ama Konsolosluk çevresinden şöyle bir bilgi fısıldandı:

Ziraat Bankası, İşbank ile Syberbank ve Gazprom arasında görüşmeler son noktayla gelmiş.

MİR kartlarının kullanılması ve Ruble ile ödeme yapılabilmesi konusunda varılan bir anlaşma önümüzdeki günlerde açıklanacakmış.

Ancak ihtiyatlı olup, şunun altını çizeyim.

Bu bize başkonsolosun ağzından açıklanmış resmi bir bilgi değil.

BİZ ORADA SOHBET EDERKEN İNGİLTERE’DEN GELEN HABER

Ne var ki “Gazprom” adı burada da karşımıza çıktı.

Hatırlayın önceki gün Gazprom’un Avrupa Ofisinin Türkiye’ye taşınacağı konusunda bir bilgiyi aktarmıştım.

O bilgi şu ana kadar kimse tarafından yalanlanmadı.

Bir de şu var: Bu konuşmayı yaptığımız saatlerde İngiltere Syberbank’ın hesaplarını da dondurma kararı almıştı.

Dört kurum arasında yapıldığı söylenen anlaşma bundan etkilenir mi bilmemem…

ABRAMOVİÇ NEDEN O KAREDEYDİ

Ve son konu…

Abramoviç meselesi…

Dolmabahçe’deki barış görüşmesinde onun ne işi vardı:

“Biliyorsunuz, o bir Rus iş insanıdır ve Bay Putin’in iyi dostudur. Aynı zamanda Ukrayna ile ilişkileri de iyi. Her iki taraf ta istemiş olabilir” dedi.

Peki rolü neydi?

Tek kelime ile izah etti:

“Kolaylaştırıcı…”

Gelmiş ama resmi görüşmelere girmemiş.

Verdiği resmi bilgi buydu.

Ama aldığım his şuydu.

Hem Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, hem de onun fotoğraflarda görünmesi onlar için de biraz sürpriz olmuş sanki.

Ama yanılmıyor olabilirim.

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM