Zelyut, "Koskoca kurum fiyat gelişmelerini anlatıyor
ama çözüm için ne hükümete ne iş alemine tek satır bir tavsiye, uyarı yazmıyor.
Merkez sadece gelişmeleri izlemiş ve gördüklerini sektör sektör yazmış. Ancak
bunu yaparken dahi yanlışları olmuş. Enflasyonun en önemli kaynaklarından
birisi olan gıda fiyat artışını oldukça yanlış değerlendiriyorlar. Bu durum,
sorunun önümüzdeki dönemde 'yanlış teşhise' bağlı olarak sürmesine neden
olacak. Yani enflasyon düşmeyecek, Lira değer kaybedecek, vatandaş fakirleşmeye
devam edecek.
Türkiye'de salgın öncesi gıda fiyatları düşüyordu da bizim
mi haberimiz yoktu? TÜİK verilerine göre Türkiye'de çiftçi sayısı son 12 yılda
%48 geriledi. Tarım alanları da 18 yılda %12.3 azaldı. AKP'nin ithalatçı
ekonomi modeli ile Türk çiftçisi üvey evlat muamelesi gördü ve üretim düştü. Bu
devletin en tepesindeki şahıs, girdi maliyetlerinden yakınan çiftçiye zamanında
'Ananı da al git' demedi mi? Şimdi Merkez, gıda fiyatları artışını, sanki
ömürlerinde ilk defa salgın nedeni ile görüyormuş gibi yorum yaparsa, buna
kargalar bile güler. Siz içerdeki üretimden vazgeçmiş insanları tekrar toprağa
döndüremezseniz bu fiyatları düşüremezsiniz!" ifadelerini kullandı.
Merkez Bankası'nın TÜFE rakamlarının tutarsızlığına değinen Zelyut,
kurumların içinin boşaltılmasına da değindi. Zelyut, "Bu rakamlara
baktığımızda, örneğin alkollü içecekler ve tütün hariç TÜFE'de bir önceki yılın
aynı ayına göre %20,25'lik bir artış var. Çekirdek enflasyon, fiyatların
düşmeye niyetinin olmadığını gösteriyor. Daha ne desin?
Ama sıkı durun en bombası geliyor: Üretici fiyatları ile
ilgili olarak artışı ara mal ve elektrik/doğal gaza gelen zamlar kaynaklı
olarak görüyorlar. Ama yükselişin geçici olup olmayacağına ya da devam edip etmeyeceğine
dair bir yorum yok!
Valla tebrikler... Harikasınız! Bu açıklamayı okuyan KOBİ
sahibi çok rahat önünü görecek..."
Ama şaşırmıyorum. Yandaş zihniyet en ciddi kurumlarımızın
içini boşatıp, liyakata uygun olmayan bir kadrolaşma ile tahrip etti. Bu
zihniyetin bırakın bir kurum olarak tutarlı olmasını daha birbirlerinden
haberleri yok. Birisinin ak dediğine öbürü kara diyor. Ekonomi yönetimi
içindeki kurumların kendi aralarında koordinasyonları sıfır. İspatlamamı ister
misiniz?
Geçen gün OVP açıklanmadı mı? Orada Merkez Bankası'nın 2021
enflasyon hedefi %14,1 OVP hedefi ise %16,2 oldu. Bitmedi devam ediyor:
Merkez'in cari açık tahmini 11,6 milyar dolardı, Ocak-Haziran arası 13,6 milyar
dolar açık gerçekleşti ve yılın ikinci yarısına dair fazla veririz dediler.
OVP'nin açık tahmini ise 21,6 milyar dolar.
Kurumlar arasında böyle tutarsızlıklar olursa hedeflerin
gerçek olacağına kim inanır? Uluslararası yatırımcılar böyle ciddiyetsiz bir
ekonomi politikasına güvenir de Türkiye'ye gelir mi? Zaten siyasi olarak iç ve
dış kavgalar, öfke dili, demokrasiyi ve basın özgürlüğünü engelleme çabaları
Türkiye'den kaçışı başlatmışken, bu yanlışlar işin tuzu biberi olmaz mı?
Hazır OVP demişken aklımdaki şu başlıkları da yazalım:
* Programda %16,2 enflasyon hedefiniz var ama gıda
enflasyonu %29, ÜFE %45, FAO Gıda Endeksi %32,9 artmış, çekirdek enflasyon
20'yi geçmiş ve siz enflasyon 16 olacak diyorsunuz?
* Programda 2022-2024 arası yılda 1 milyondan fazla istihdam
yaratılacak deniliyor ama 2015-2015'de ekonomi %5,6 büyürken yılda en fazla 750
bin kişilik istihdam yaratıldı. Nasıl aşacaksınız 1 milyonu?
* Dolar/TL 2022'de 9,27 olacak diyorsunuz ama hiç Amerikan
Merkez Bankası'nın salgında bastığı 4,2 trilyon doları geri çektiğinde ne
olacağını düşünmemişsiniz. O kur, o para çekilince 9'da durur mu?