İran islam Cumhuriyeti Meclis Başkanvekili, 71 milletvekilinin Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi’ne yazdığı bir mektuptan bahsederek, bu mektupta ülkenin nükleer strateji ve yol haritasında değişiklik talep edildiğini söyledi. Nikzad, Meclis’in pazar günü bu konuyu ciddi şekilde ele alacağını açıkladı.
İran İslami Şura Meclisi Başkanvekili Ali Nikzad, ulusal haber ajanslarına verdiği öportajda, İran meclisinin yakın zamanda aldığı ve 12 günlük savaş döneminde Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’yla iş birliğinin askıya alınmasına ilişkin kararı “devrimci bir adım” olarak nitelendirdi. Nikzad, bu kararın Anayasayı Koruyucular Konseyi’nin onayıyla yasaya dönüştüğünü belirtti.
Nikzed, İran’ın nükleer programının barışçıl niteliğine vurgu yaparak şunları söyledi: ‘İran İslam Cumhuriyeti doktrininde asla nükleer bomba üretimi konusu gündeme gelmemiştir. Biz nükleer enerjiyi, su transferi, elektrik temini, tarım ve tıp gibi alanlardaki faydaları için takip ediyoruz.’
Ali Nikzad, Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Anlaşması (NPT) üyesi ülkelerin tutumunu eleştirerek şunları söyledi: ‘İran’ın NPT üyeliğine rağmen, küresel nükleer gruplar tarafından gerekli dayanışma sağlanmamıştır. Kendi ellerinde binlerce nükleer bomba bulunan ülkeler, başkalarının bu teknolojiyi edinmemesi gerektiğini iddia ediyor.’
Nikzad, İran’ın nükleer enerjiyle ilgili tarihine de değinerek şunları hatırlatmalarda bulundu: ‘Devrimden önce bizzat Amerika, İran’ın nükleer enerjiye sahip olması için ısrar ediyordu. Ancak halkın oyuyla siyasi sistem değiştikten sonra, aynı İran’ın bu teknolojiye sahip olmaması gerektiğini iddia etti ve gerekçeleri de İran’ın petrole sahip olmasıydı.’
Nikzad ayrıca, 71 milletvekilinin Yüksek Ulusal Güvenlik Konseyi’ne yazdığı mektuba değinerek şu ifadelerde bulundu: ‘Bu mektupta ülkenin nükleer strateji ve yol haritasında değişiklik talep edilmiştir. Meclis, seçim bölgelerindeki iki haftalık çalışmasının ardından pazar günü bu konuyu ciddi şekilde inceleyecektir.
Meclis, diplomasi araçlarından faydalanarak, İran milletinin nükleer alandaki meşru hakkını elde etme yolunda ilerleyecek ve milletin onuruna yakışan bir karar alacaktır.’
