İsrail'in resmi itirafı
Mektupta, İsrail Savaş Bakanı Israel Katz'ın 23 Aralık
2024'te yaptığı açıklamalara dikkat çekildi.
Katz, İsrail Savaş Bakanlığı çalışanlarının katıldığı bir
etkinlikte, İsmail Heniyye'nin 31 Temmuz 2024'te Tahran'da gerçekleşen
suikastından İsrail'in sorumlu olduğunu açıkça itiraf etti.
İrevani, bu itirafın, İsrail’in ilk kez bir liderin başka
bir ülkenin topraklarında öldürülmesindeki sorumluluğunu açıkça kabul etmesi
anlamına geldiğini vurguladı.
İran'dan güvenlik konseyine çağrı
İran temsilcisi, İsrail'in bu eyleminin uluslararası hukukun
açık bir ihlali olduğunu belirterek, BM Güvenlik Konseyi'ni harekete geçmeye
çağırdı. İrevani, mektubunda şu ifadeleri kullandı: “İsrail’in bu suikastı, BM
üyesi bir ülkenin egemenliğine yönelik açık bir saldırıdır. İsrail rejiminin bu
uluslararası suçu, bölgesel ve uluslararası barış ve güvenlik için ciddi bir
tehdit oluşturmaktadır.”
“Sessizlik İsrail'i Cesaretlendiriyor”
İran, BM Güvenlik Konseyi'ni İsrail’in uluslararası hukuku
ihlal eden ve bölgeyi istikrarsızlaştıran eylemleri karşısında sessiz kalmakla
eleştirdi. Mektupta, “Konseyin sessizliği, İsrail rejimini daha fazla suç
işlemeye teşvik edecek ve BM'nin temel ilkelerini zayıflatacaktır,” ifadelerine
yer verildi.
İran'ın misilleme hakkı
İran ayrıca, 1 Ekim 2024’te İsrail’in eylemlerine karşı gerçekleştirdiği “meşru müdafaa” operasyonunun, bu suçun uluslararası boyutunu ortaya koyduğunu bir kez daha hatırlattı. İran, İsrail'i, “bölgedeki en büyük tehdit” olarak nitelendirerek, uluslararası toplumu bu rejimin sorumsuzca eylemlerine karşı durmaya davet etti.