Yedioth Ahronoth: Ne Başardık, Nerede Başarısız Olduk?

GİRİŞ: 26.06.2025 01:22      GÜNCELLEME: 26.06.2025 01:22
Rasthaber -  İbranice yayın yapan Yedioth Ahronoth gazetesi, bugünkü (Çarşamba) sayısında “Ne Başardık, Nerede Başarısız Olduk? Sorular Hâlâ Cevapsız” başlıklı bir makale yayımladı.

Gazetenin tanınmış yorumcusu Ronin Bergman, yazının girişinde şu tespiti yaptı:

“İran’ın balistik füze tehdidinin bu savaşın ardından ortadan kalktığı net değildir; hatta ne İran’da ne de İsrail’de bu soruya açık bir yanıt verebilecek biri olduğunu düşünmüyorum.”

Bergman, yazının “Konuşmak Kolay” başlıklı bölümünde şunları yazdı:

“İsrail, İran’a yönelik ani bir saldırı gerçekleştirdi. Bu saldırı çerçevesinde onlarca hedef vuruldu, askerî üsler bombalandı, araştırma merkezleri hedef alındı ve hava savunma sistemleri etkisiz hâle getirildi. Akıllı bombalarla İranlı bilim insanları suikastla ortadan kaldırıldı. Tüm bu adımlar çok kısa sürede atıldı.”

Yazıda şu değerlendirmeler yer aldı:

“Bu operasyonun hemen ardından ittifak üyelerinde büyük bir coşku hâkimdi. Günlerce sürdü bu sarhoşluk. Sözcüler ve sosyal medya kullanıcıları yüksek sesle hedeflerden söz etti; rejim değişikliğinden, askerî ve uluslararası ‘başarı fantezilerinden’ bahsediliyordu.”

Gazete, yazının devamında şu tespitlere yer verdi:

“İlk bakışta vurulan hedeflerin listesi kalabalık görünse de bu durumu, özellikle Savaş Bakanı ve Başbakan’ın açıklamalarıyla kıyasladığımızda farklı bir tablo ortaya çıkıyor. Onlara göre İsrail, doğrudan ve varoluşsal bir tehdidi ortadan kaldırmıştı. Oysa savaşın sonunda görüldü ki bu operasyon hedeflerine ulaşamamıştır. Zira bu hedeflerin gerçekleşebilirliği zaten başından beri şüpheliydi; özellikle de siyasetçilerin beklentileri bu kadar yüksek tutulmuşken.”

Yazar devamında şöyle yazıyor:

“Ben, Trump’ın ateşkesi açıklamasından bir gün önce, İran’ın İsrail’e son füzesini fırlatmasına izin verecek şekilde koordine edilmiş bir ateşkes önerilmesini gündeme getirdim. Ancak bu önerim yoğun şekilde eleştirildi. Karşı çıkanlar, hükümetin ve ordunun asla böyle bir şeye onay vermeyeceğini söylediler. Ama Netanyahu, Trump’ın önerisi açıklanır açıklanmaz bunu kabul ettiğinde, eleştiriciler de çaresiz kaldı. Bu da gösterdi ki tüm süreç baştan beri koordine edilmişti; çünkü İsrail ve bölge, uzun süreli bir yıpratma savaşına girmemeliydi.”

Makalede ayrıca şu dikkat çekici bölüm yer aldı:

“Bu savaşın istihbarat servisleri açısından en karmaşık konularından biri de Fordo nükleer tesisine yapılan saldırının sonuçlarıydı. Çünkü hem ABD hem İsrail, Fordo’dan bazı nesnelerin taşındığını gözlemledi, fakat kimse bu nesnelerin ne olduğunu, nereye götürüldüğünü veya zenginleştirilmiş uranyum içerip içermediğini bilmiyor.”

“Daha kötüsü, Fordo tesislerinin en azından kısmen çalışıp çalışmadığına dair de kimse net bir bilgiye sahip değil. İsrail ordusu elindeki bilgileri basınla paylaşmıyor, ABD’de dün gece yayımlanan raporlar ise daha da umut kırıcı.”

Son olarak Bergman şunları ekledi:

“İsrail ordusuna, sahip olduğu istihbarat verileri ışığında şu soruları sorduk: İran’ın nükleer tehdidi gerçekten ortadan kalktı mı? Bu operasyonun gerekçesini oluşturan tüm temel unsurlar bertaraf edildi mi?
Tahmin edileceği üzere, bu sorularımıza herhangi bir yanıt alamadık.”

 

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM