Azerbaycan ile Ermenistan'ın Beyaz Saray'da parafladığı
"Barış ve Devletlerarası İlişkilerin Kurulmasına İlişkin Anlaşma"nın
metni kamuoyuyla paylaşıldı.
Anlaşma metni, ABD Başkanı Donald Trump'ın ev sahipliğinde
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol
Paşinyan'ın Washington'da gerçekleştirdiği üçlü zirvede iki ülkenin dışişleri
bakanları tarafından paraflanmıştı.
Azerbaycan ve Ermenistan dışişleri bakanlıklarınca eş
zamanlı olarak paylaşılan ve 17 maddeden oluşan anlaşma metnine göre taraflar
birbirlerinin egemenliğini, toprak bütünlüğünü, uluslararası sınırlarının
dokunulmazlığını ve siyasi bağımsızlığını tanıyor.
Metinde Azerbaycan ve Ermenistan’ın birbirlerine karşı
hiçbir toprak iddialarının olmadığı ve gelecekte de böyle bir iddiada
bulunmayacaklarını onaylanıyor.
Taraflar, karşılıklı ilişkilerinde, diğer tarafın toprak
bütünlüğüne veya siyasi bağımsızlığına karşı güç kullanmaktan veya güç kullanma
tehdidinde bulunmaktan ya da Birleşmiş Milletler Şartı'na aykırı herhangi bir
şekilde hareket etmekten kaçınacaklarını ilan ediyor.
Ayrıca taraflar, kendi topraklarının üçüncü bir tarafça
diğer tarafa karşı BM Şartı'na aykırı biçimde güç kullanımı amacıyla
kullanılmasına izin vermeyeceklerini duyuruyor.
Anlaşmaya göre taraflar ortak sınırları boyunca üçüncü bir
tarafın kuvvetlerini konuşlandırmayacak.
Metinde anlaşmanın tarafların ulusal mevzuatlarına uygun
olarak iç prosedürlerin tamamlandığını bildiren belgelerin teati edilmesinden
sonra yürürlüğe gireceği kaydediliyor.
17 maddelik anlaşmanın onaylanmasından sonra iki eski Sovyet
ülkesinin, resmi olarak karşılıklı büyükelçi ataması planlanıyor.
Beyaz Saray'da 8 Ağustos'ta düzenlenen üçlü zirvede
anlaşmanın paraflanması, anlaşmanın yürürlüğe girdiği anlamına gelmiyor.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenistan
Anayasası’nda Azerbaycan’a yönelik toprak iddiası bulunduğunu öne sürerek
anlaşmanın ancak Ermenistan Anayasası değiştirildikten sonra imzalanacağı
görüşünü dile getirdi.
Basına yaptığı açıklamada Aliyev şu ifadeleri kullandı:
"Ermenistan tarafı, anayasadan Azerbaycan'a yönelik
toprak iddialarının çıkarılacağını beyan ediyor. Aksi takdirde, bu her şeyden
önce ABD'ye saygısızlık olacaktır. Anayasalarını ne zaman değiştirecekleri
kendi iç işleridir. Buna karışamayız. Ancak ne kadar erken olursa o kadar iyi
olur. Çünkü bence zaman kaybetmeye gerek yok. Madem ki Azerbaycan ve Ermenistan
barış anlaşmasını parafladı, resmi şekilde imzalamaları da uzun sürmemeli.”
Uzun süredir Ermenistan Anayasası’nın değişmesini talep eden
Aliyev’e göre anayasada Dağlık Karabağ’a atıflar var. Ermenistan ise anayasada
değil, anayasanın atıfta bulunduğu Ermenistan Bağımsızlık Bildirgesi’nde Dağlık
Karabağ’ın geçtiğini, ancak zaten uluslararası anlaşmaların anayasanın üzerinde
olduğunu savundu. Paşinyan yine de farklı gerekçeler sunarak Ermenistan
Anayasası’nı değiştirmeye hazırlanıyor.
Trump, Aliyev, Paşinyan'ın bir araya geldiği zirvede üç
tarafın da imza attığı ve Azerbaycan anakarasını Nahçıvan’a bağlayacak olan,
Ermenistan toprakları üzerindeki Zengegur Koridoru’nun ABD’ye devredilmesini
içeren ortak bildiri yayımlanmıştı. Bu ulaşım yolu "Trump koridoru"
olarak niteleniyor.
Söz konusu bildiride Azerbaycan ile Ermenistan’ın
aralarındaki ihtilafı çözmek için 1992’de kurulan ve Fransa, ABD ve Rusya’nın
eş başkanlığını yürüttüğü Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Minsk
Grubu’nun feshi başvurusu yapacağı da duyurulmuştu. Azerbaycan bugün Minsk
Grubu'nun kapatılmasına ilişkin AGİT Bakanlar Konseyi Karar Taslağı'nın üye
devletlere dağıtıldığını duyurdu.
Öte yandan Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan bugün Rusya
Devlet Başkanı Vladimir Putin, AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yanı sıra
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan ile de ABD’deki zirve hakkında telefon
görüşmeleri yaptı.
İran Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre
Pezeşkiyan görüşmede, ulaşım koridoru projesinin uygulanması sürecinde herhangi
bir askeri veya güvenlik gücünün müdahil olmaması gerektiğini belirterek,
ABD'nin ekonomik yatırım ve barışı sağlama iddiaları altında, bölgede
emperyalist hedeflerin peşinde olabileceğine dikkati çekti.
Pezeşkiyan, "Bu güzergahın gerçekten barış ve kalkınma
yolu olacağından emin olunmalıdır. Yabancıların yayılmacı ve hakimiyet
arayışına hizmet eden bir araç haline gelmemelidir" ifadelerini
kullandı/sol