Dugin devamında ise özetle şunları yazdı:
Bu durumda Afganistan'da tek bir stratejileri var. Amerikan
casus dizisi "Homeland"ın son (8.) sezonunda oldukça gerçekçi bir
şekilde anlatılan. Orada, senaryoya göre, Taliban Kabil'e yaklaşıyor ve
Amerikan yanlısı kukla hükümet kaçıyor. Washington'daki paranoyak ve kibirli emperyalist
neoconlara karşı Uluslararası İlişkilerde realizmin temsilcisi (Henry
Kissinger'in dublörü) Saul Berenson, Taliban ile müzakere etmekte ve onları
yeniden Rusya'ya yönlendirmeye çalışmakta ısrar ediyor. Yani Washington için
geriye kalan tek şey Soğuk Savaş koşullarında test edilen eski stratejiye
dönmek. İslami köktenciliği yenmek mümkün değilse, onu hem yeni hem de eski
düşmanlarına yöneltmek gerekir. Ve hepsinden önemlisi Rusya'ya ve Avrasya
alanına karşı.
Joe Biden'in bugün Oval Ofis'te tartıştığı şey şu:
Taliban'ın egemenliği altındaki Afganistan'ın saldırganlığı kuzeye nasıl
yönlendirilir.
Önümüzdeki on yılda Afgan sorunu bu olacak.
RUSYA'YA AFGANİSTAN ÜZERİNDEN MEYDAN OKUMA
Rusya ne yapmalı? Jeopolitik bir bakış açısından, cevap
nettir: Asıl mesele, Amerikan (onlar için makul ve mantıklı olan
hegemonyalarını sürdürme girişimleri) planının gerçekleşmesine izin
vermemektir. Bunun için elbette kurulmak üzere olan o Afganistan ile ilişkiler
kurmak gerekiyor. Rusya Dışişleri Bakanlığı, Taliban ile müzakerelerin ilk
adımlarını şimdiden atmış durumda. Ve bu çok akıllıca bir hareket.
Ayrıca, egemenliklerini artırmak isteyen diğer güç
merkezlerine dayanarak Orta Asya'daki politikayı yoğunlaştırmak gerekiyor.
Her şeyden önce Çin, çok kutuplulukla ve özellikle de
"bir kuşak – bir yol" projesinin bir parçası olan Afgan alanıyla
ilgileniyor.
Ayrıca, mevzilerimizi her geçen gün daha da Amerikan karşıtı
hale gelen Pakistan ile yakınlaştırmamız çok önemli.
İran, Hazaralılar (ve sadece onlar değil) ile yakınlık ve
üzerlerindeki etki nedeniyle Afgan konusunda önemli bir rol oynayabilir.
Rusya, Tacikistan, Özbekistan ve Kırgızistan gibi
müttefiklerinin yanı sıra jeopolitik uyuşuklukta bulunan Türkmenistan'ı da
kesinlikle korumalı ve askeri stratejik planlarına daha da entegre etmelidir.
Eğer Taliban, NATO çerçevesinde görüp Türklere kapıyı
kapamazsa Ankara ile de istişareler yapılmalıdır.
Ve belki de en önemlisi, Körfez ülkelerini ve hepsinden önce
Suudi Arabistan ve Mısır'ı, gerileme eğiliminde olan ve çöken Amerikan
İmparatorluğu'nun elinde itaatkâr bir araç rolünü tekrar oynamayı reddetmeye
ikna etmek.
Moskova bugün tüm bu alanlarda yeterli araca sahip. Tabii
ki, şimdi Amerikan’ın talimatlarını farklı şekillerde yerine getirmeye
başlayacak olan Rusya'daki açık ve gizli yabancı ajanların anlamsal gürültüsünü
kesmek arzu edilir. Özü, Moskova'nın Afganistan'da etkili bir jeopolitik
strateji uygulamasını engellemek ve çok kutuplu bir dünyanın yaratılmasını
raydan çıkarmak (veya en azından bir süreliğine ertelemek).
Geleceğin imajını ve yeni dünya düzeninin temel
özelliklerini yakın gelecekte göreceğiz. Ve yine aynı yerde göreceğiz,
Afganistan'da.
aydınlık