Gazze'de şehit sayısı 25 bini aştı. Ayrıca 7 binden fazla
Gazzeli hâlâ enkaz altında, bu da şehit sayısının kesinlikle 30 bini aşacağı
anlamına geliyor. Şehitlerin yarısı çocuk.
Bu, 21. yüzyılın en eşi benzeri görülmemiş soykırımıdır.
Felaket o kadar büyük ki İtalyan hükümeti, Siyonist rejimin savaş makinesine
destek verme etiketinden kurtulmak için 7 Ekim 2023'ten itibaren Tel Aviv'e
silah göndermeyi durdurduğunu açıkladı.
Ama başka bir şey yaşanıyor. İslam ülkelerini yöneten
rejimlerden oluşan bir blok, Gazze'deki Siyonist rejimin ölüm makinesini
destekliyor. Burada özellikle Türkiye, BAE, Ürdün ve Suudi Arabistan'ı
kastediyoruz.
Siyonist rejim gazetelerinden Yedioth Ahronoth, Suudi
Arabistan ve Ürdün'ün, Yemen silahlı kuvvetlerinin Kızıldeniz'de uyguladığı kuşatmayı
kırmak için İsrail'e yardım ettiğini ortaya çıkardı! Bu sayede İsrail nakliye
şirketleri, Afrika kıtasını dolaşıp mesafeyi, zamanı ve maliyeti artırmak
yerine, yüklerini Fars Körfezi'nin güneyindeki şeyhliklerin limanlarına
boşaltıyor. Oradan da Suudi Arabistan ve Ürdün üzerinden kamyonlarla işgalci
Siyonistlere ulaştırıyorlar.
Bu, daha önce İbrani haber sitesi Walla tarafından da açıklanan
bir konudur. Walla haberinde şu ifadelerde bulunmuştur: ‘BAE limanlarından
işgal altındaki Filistin'e giden kara yolu başarıyla test edildi. Bu rota Suudi
Arabistan'dan geçiyor. Bu kara köprüsü kargoyu Dubai'den Hayfa'ya ve tam tersi
şekilde aktarıyor. Bu rota Kızıldeniz ve Hürmüz Boğazı'nı aşmak için yapılıyor
ancak ne kadar etkili olduğu bilinmiyor.
Dubai - Hayfa rotası; Fars Körfezi Araplarının İhaneti
Ancak bu hikâyenin en şaşırtıcı konusu Erdoğan’dır. Gazze'deki
katliamın başlangıcından bu yana Erdoğan'ın açıklamalarına dikkat eden herkes, kesinlikle
Türk hükümetinin İsrail'e karşı çıkan ve Filistin davasını savunan ülkelerin en
ön saflarında yer aldığını tasavvur edecektir. Siyonist rejime karşı Recep Tayyip
Erdoğan kadar hararetle konuşan çok az dünya lideri var. Hatta Netanyahu'yu
Hitler'le bile kıyaslamıştır.
Ancak Erdoğan'ın söylemleriyle birlikte Türkiye-İsrail
arasındaki ticaret de Türkiye-İsrail ilişkileri tarihinin en iyi dönemini
yaşıyor. Türkiye'nin İsrail'e ihracatı, Gazze katliamının zirvesi olan Aralık
ayında yüzde 34,8 oranında artarak Kasım ayındaki 319,5 milyon dolardan Aralık
ayında 430,6 milyon dolara ulaştı. Hikâye de dikkat çeken nokta, Ekim ayında Gazze
soykırımının başlamasından önce Türkiye ile İsrail arasındaki ticari ilişkilerin
408,3 milyon doları bulmasıdır ve bu rakam şu anki rakamdan daha azdır!
Ayrıca Bakü rejimi de Tel Aviv rejiminin en büyük petrol
tedarikçilerinden biridir ve bu petrol Türkiye üzerinden İsrail'e ulaşıyor. Bu
bağlamda Türkiye tek başına İsrail tank ve savaş uçaklarının
konuşlandırılmasında büyük bir aksamaya neden olabilirdi.
Katliamla eş zamanlı olarak Siyonist rejim, Gazze halkının
suya, elektriğe ve iletişime erişimini 100 günü aşkın bir süre boyunca kesti.
Gazze'de 800 binden fazla Filistinli açlıkla karşı karşıyadır. Refah kapısı
Gazze'deki sivilleri kurtarmanın tek yoludur. Ancak Mısır ordusu yardım etmek
yerine Gazze kuşatmasının bir parçası haline gelmiştir.
Şu anda sadece Şii hükümetleri ve hareketlerinden bir eksen
Filistin ve Gazze'yi destekliyor. Hal böyle iken Sünni hükümetler Siyonist
rejimdeki büyükelçilerini bile geri çağırmadılar.