Güney Afrika'da apartheide karşı
iç direnişin lideri ve büyük bir Afrikalı savaşçı olan ve bu ülkenin demokratik
genel seçimlerle seçilen ilk cumhurbaşkanı Nelson Mandela'nın torunu olan Mandela
Mandela, İslam Ümmeti'nin şehitleri, şehit Seyyid Hasan Nasrallah ve Seyyid
Haşim Safiuddin'in Beyrut'taki cenaze töreninde şu açıklamalarda bulundu: ‘Onu
(Seyyid Hasan Nasrallah'ı) şehit ettiler; Ama onun fikirleri tüm dünyadaki
özgürlük savaşçıları arasında yaşamaya devam edecek, Güney Afrika'da dediğimiz
gibi: O ölmedi, çoğaldı.
23 Şubat’ta Seyyid Hasan Nasrallah
ve Seyyid Haşim Safiyüddin'in cenaze törenine katılmak üzere dünyanın dört bir
yanından çok sayıda özgür insan Beyrut'a geldi. Şehit Seyyid Hasan Nasrallah sadece
Hizbullah'ın Genel Sekreteri değildi; O, bütün Arapların, Farsların,
beyazların, siyahların ve dünyadaki bütün mazlum halkların Genel Sekreteri ve
lideriydi. Emperyalizme ve küresel müstekbir güçlere karşı mücadelede tarihi
bir liderdi ve bu dünyadaki her savaşçı için bir sembol ve rol modeli haline
geldi.
Mehr Haber Ajansı muhabiri Varda
Saad, Mandela ile yaptığı görüşmeyi aktarırken ilk olarak Hz. Muhammed'in
(s.a.a.) şu meşhur hadisine değindi; Peygamber (s.a.a) şöyle buyurmuştur: “Arabın
Arap olmayana bir üstünlüğü olmadığı gibi, beyazın siyaha, siyahın da beyaza
bir üstünlüğü yoktur. Üstünlük ancak takvadadır.”
Şehit Nasrallah, Dünyadaki Tüm
Savaşçılar Ve Özgürlük Arayanlar İçin Bir Rol Model Olmaya Devam Ediyor
Mandela, röportajının başında,
ümmetin şehitleri Seyyid Hasan Nasrallah ve Seyyid Haşim Safiyüddin'in cenaze
törenine Güney Afrika'dan katılmasının ne anlama geldiğini şöyle anlattı: “Az
önce büyük önderimiz Şehit Seyyid Hasan Nasrallah'ın şehadetinin gerçekleştiği
yeri ziyaret ettik. Onu Siyonistler şehit ettiler, ama onun fikirleri ve
düşünceleri, dünyanın dört bir yanında özgürlük için mücadele eden her
savaşçının kalbinde ve zihninde yaşayacaktır. Güney Afrika'da dediğimiz gibi, o
ölmedi, çoğaldı. Bu kahramanın anısını ve cesaretini saygıyla anıyoruz ve
Hizbullah liderlerine ve mensuplarına Mescid-i Aksa'yı, Gazze halkını ve tüm
Filistin direnişini cesurca savundukları için teşekkür ediyoruz.’
Güney Afrika'nın bu önemli ismi, “Ahdimize
sadığız” sloganının emperyalizme ve küresel istikbara karşı mücadelede ve
Filistin'e destek konusunda önemli olduğunu belirterek şu ifadelerde bulundu: ‘Bu
sloganla, işgal altındaki Filistin'in kurtuluşu için çabalayan herkese, başta Hamas
ve İslami Cihad Hareketi olmak üzere Filistin direniş gruplarına, Lübnan'daki
Hizbullah’a, Yemen'deki Ensarullah’a, İran İslam Cumhuriyetine ve bölgede
Filistin mücadelesini destekleyen herkese mutlak desteğimizi ilan
ediyoruz."
Güney'deki herkesi Filistin
direnişine destek olmak için cesur bir duruş sergilemeye çağırıyoruz. Hepsinin
örnek alması gereken şey, bu yolda hiçbir korku duymadan kararlılıkla yürüyen,
Batı emperyalizmine karşı zafere inanan ve bunu kesin gören şehit Seyyid Hasan
Nasrallah'ın cesaretidir.’
Mandela Mandela, İslam ümmetinin
şehit liderlerinin cenazesine dünyanın farklı kıtalarından gelen insanların
büyük katılımını ve şehit Seyyid Hasan Nasrallah mektebinin tüm gönülleri ve
kıtaları fethetmeyi nasıl başardığını şöyle anlattı: ‘Siyonist rejime karşı
gece gündüz mitinglere, protesto gösterilerine, boykot kampanyalarına ve
Filistin halkına destek yürüyüşlerine katılan dünyanın dört bir yanındaki
milyonlarca özgürlük sevdalısına teşekkür ediyor, onlara seslerinin Gazze'de,
Batı Şeria'da ve Beyrut'ta duyulduğunu ve zaferin yakın olduğunu söylüyoruz,
inşaallah.
Nelson Mandela'nın torunu
konuşmasının sonunda, savaşın gölgesinde zor bir durumda olmalarına ve düşmanın
kendilerine uyguladığı ablukaya rağmen anti-emperyalist eylemler
gerçekleştirmeye devam eden Yemen ulusunun ve liderlerinin cesur duruşunu saygıyla
selamlayarak takdir etti ve onlara şükranlarını sundu.