Bunun üzerine, ihalenin ilk kazananı olan BAYSER tarafından
Sağlık Müdürlüğü'ne itiraz dilekçesi verildi. İtiraz dilekçesi kabul edilmeyen
BAYSER, önce Kamu İhale Kurumu'na (KİK) başvurarak ihaleyi iptal ettirdi,
ardından da zarara uğramalarına sebep oldukları gerekçesiyle ilgililer hakkında
Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikayet dilekçesi verdi.
Yapılan incelemede 17 bin malzemenin tanesi 12.50 TL'den 212
bin 500 TL bedelle BAYSER Medikal Turizm İç ve Dış Limited Şirketi uhdesinde
bırakıldığı, ancak ihale komisyonu tarafından daha sonra şartnamede düzeltme
yapılarak tanesi 26.90 TL'den 457 bin 300 TL bedelle ASZ Kimya Tıbbi Sağlık
Ürünleri Sanayi Ticaret Limited Şirketi'ne verildiği, ilk ve ikinci ihale
bedelleri arasındaki 244 bin 800 TL farkla ASZ Kimya Tıbbi Sağlık Ürünleri
Sanayi Ticaret Limited Şirketi'ne menfaat sağlandığı kaydedildi.
Sadece maliyet açısından değerlendirilse bile yaklaşık 13
bin 94 TL kamu zararına yol açıldığı kaydedildi. KİK kararıyla söz konusu
ihalenin iptal edildiği, ancak daha sonra bu kalemdeki malzemelerin yeniden
alınıp alınmadığıyla ilgili sözleşme, fatura, ödeme belgelerinin dosyada
bulunmaması nedeniyle bu kalemle ilgili olarak kesin kamu zararının tespit
edilemediği görüşü de iddianamede yer aldı.
Gaziantep Cumhuriyet Savcısı Muhammet Hilal tarafından
hazırlanan iddianamede, 207. kalem ile yapılan 18 bin 800 adet hasta bakım seti
ihalesinde ise, adedi 14.03 TL olan bu temin için KAF Grup Sağlık Hizmetleri
tarafından adet başı olarak 12.10 TL teklif verildiği, ancak bu firmanın ÜTS
kaydının olmaması nedeniyle 2 nolu düzeltme kararı ile yapılarak, maliyet
bedelinin üzerinde bir fiyatla, yani 16.95 TL'den PRİZMA-MED Sağlık
Hizmetleri'nin verildiği, böylelikle de 91 bin 180 TL kamu zararına sebep
olunduğu kaydedildi. Bu ihaledeki kamu zararının da yaklaşık maliyet üzerinden
hesaplansa bile 54 bin 896 TL olduğu da iddianamede ifade edildi.
İddianamenin bilirkişi heyeti raporuna dayanan sonuç ve
kanaat kısmında,187. kalem flowermetre suyu adaptörü ile ilgili olarak ihale
komisyonunca değerlendirilen her iki numunenin de hastalar üzerinde denendiği
ve bir sorunla karşılaşılmadığı, ihale komisyonunun ilk değerlendirmede uygun
bulduğu ürünü, daha sonra herhangi bir farklılık oluşmamasına rağmen şartnameye
uygun bulmayıp, ihaleyi iptal yoluna gitmesinin ihalelerde idarece gözetilmesi
gereken ‘Güvenilirlik' ilkesinin tesis edemediğine vurgu yapıldı.
Bu nedenlerle de 187 ve 207 sıra nolu kalem malzeme
ihaleleri üzerinde bırakılan istekli firmalar lehine menfaat sağlandığı için,
sorumluluğunun bulunduğu, 187. kısım ihalesi iptal edildiği, bu ihalenin daha
sonraki süreciyle ilgili olarak dosyada bilgi, belge bulunmadığı için kamu
zararından bahsedilemeyeceği, 207. kalem ihalesinde 91 bin 80 TL kamu zararına
sebebiyet verildiği ifade edildi.
İddianamenin son bölümünde ise, ihaleye fesat karıştırma
suçunu işleyenlerin 5 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırıldığına
vurgu yapılırken, kamu zararının ortaya çıkması halinde cezanın yarı oranında
artırılacağı ifade edildi. İhaleyi kazanan firmanın da suçun kesinleşmesinin
ardından çeşitli müeyyidelere tabi tutulacağının kaydedildiği bu bölümde,
ihaleye fesat sonucunda kamu zararının oluşmasının nitelikli hal olduğu,
cezanın artırılması için zararın meydana gelmiş olmasının yeterli olduğuna vurgu
yapılıp, miktarın tam olarak bilinmesine gerek duyulmadığı belirtildi.
Açıklanan bu gerekçelerle, 14 Ekim 2021 tarihinde Gaziantep
12. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülecek davanın ilk duruşmasında, dönemin
Sağlık Müdürü Dr. Serdar Sarıfaki'nin yanı sıra, çoğunluğu sağlık çalışanı olan
Bilbaşar Yıldız, Abdo Başak, Bayram Türk, Bilal Bulut, Coşkun Ünsal, Ebubekir
Esen, Eyüp Şenköy, Fazlı Mutlu, Gökalp Güzel, İbrahim Aksoy, İnan Gezgin,
Mehmet Şaşoğlu, Murat Durucu, Mustafa Kemal Tanır, Mustan Barış Sivri, Müzeyyen
Günay Örkmez, Oğuzhan Oğuztürk, Onur Erdal, Oya Kayaalp, Rıza Çam, Selçuk
Dalakoğlu, Serhan Kanevitçi ve Şemsi Şenözler haklarında TCK'nın 235/1-2 (a) ve
her şüpheli için ayrı ayrı olmak üzere TCK'nın 53/1'inci maddeleri uyarınca
açılan davada hakim önüne çıkacak.
Zanlılar poliste verdikleri ifadelerinde suçlamaları kabul
etmezken, zanlılardan dönemin Sağlık Müdürü Dr. Serdar Sarıfakı, bilirkişi
raporuna itiraz ederek yeni bir rapor alınmasını talep etti. Ancak, bu isteği
daha önce benzer nitelikli itirazları doğrultusunda ikinci rapor alındığından
reddedildi. Sarıfakı polisteki ifadesinde, bilirkişi raporunda yer alan kişileri
tanımadığını, teknik şartnamedeki bazı maddelerin rekabete engel olmaması için
çıkarıldığını, 91 bin 180 TL kamu zararıyla ilgili raporun doğru olmadığını
ileri sürerek, iddiaların yeniden incelenmesini talep etti. Savcılık d bu
istemin yargı sürecinde değerlendirilmesi yolunda görüş bildirdi.