- Rusya'nın, Suriye'deki mevcut durumdaki rolünü nasıl
değerlendiriyorsunuz?
Kısacası, Rusya’nın Ukrayna savaşında yaşadığı sıkıntıları
hafifletmek için Suriye'yi bir pazarlık unsuru olarak kullandığını ve bu
süreçte İran’ın Orta Doğu’daki gücünü zayıflatmak için İsrail aracılığıyla
Amerika ile uzlaştığını düşünüyorum.
- Bu durum, İran ve Suriye ilişkilerine nasıl yansıdı?
İranlılar, Esad’a karşı oldukça öfkeliler. İran, Suriye’ye
yardım etmeye çalıştı ama Esad bu yardımlara yanıt vermedi. Özellikle El Aksa
Savaşı’ndan bu yana, Esad’ın politikaları İran’da büyük bir hayal kırıklığı
yarattı. İran, Esad’ı Gazze’ye destek için İsrail’e karşı bir savaşa katılmaya
zorladı ama Esad bunu reddetti. Bunun da Rusya’nın Suriye’yi böyle bir savaşa
sokmama baskısından kaynaklandığını düşünüyorum.
Filistinliler Suriye'ye 1948 Nekbe'si sırasında mülteci
olarak gelmişti. Birçok Filistinli mülteci Suriye'ye, Şam'ın güney
eteklerindeki Yarmuk Kampı'na yerleşti. 2012 yılında da HTŞ'nin öncülü olan
Nusra Cephesi, Şam'ı ele geçirmek için bir geçit olarak kullanmak amacıyla
Yarmuk'u işgal etmişti.
- İran'ın Esad yönetimine yönelik uyarıları olmuş muydu?
Evet, İranlı yetkililer bir aydan fazla bir süre önce Esad
rejimini işlerin zorlaşacağı konusunda uyardılar. İsrail ve Türkiye’nin Halep’e
yönelik büyük bir saldırı ve rejimi devirmeye yönelik planlarına dair bilgi
verdiler. Hatta bu planları önlemek için askeri çözümler önerdiler ve destek
teklif ettiler.
Ancak Esad, bu yardımları ve İran’ın sunduğu askeri planları
tamamen reddetti. İranlı yetkililer, Suriye ordusunun olası herhangi bir savaşa
hazır olduğunu ve İran’ın desteğine ihtiyaç duymadıklarını söyleyen Esad’ın bu
tutumunu defalarca dile getirdiler.
- İran'ın bu duruma tepkisi ne oldu?
İran, Esad’ın bu tutumunu “ihanet” olarak değerlendiriyor.
İranlılar, Esad’ın Rusya’nın zorlamasıyla kendilerini ve Hizbullah’ı terk
ettiğine inanıyor. Bu durum, İran Meclis Başkanı Galibaf ve İran Devrim
Muhafızları Komutanı tarafından da açıkça ifade edildi.
- Bölgedeki bu gelişmelerin arkasında İsrail’in rolünü nasıl
değerlendiriyorsunuz?
İsrail bu planın önemli bir oyuncusu ve uygulayıcısı.
İsrail’in hedefleri net: Hizbullah’a verilen desteği kesmek, İran’ı Suriye’den
çıkarmak ve Suriye ordusunun askeri kapasitesini zayıflatmak. İsrail, bu
hedeflere ulaşarak hem Lübnan’daki direnişi kuşatmayı hem de İran’ın bölgedeki
rolünü ve etkisini azaltmayı amaçlıyor.
HTŞ’nin Filistinli gruplara silah bırakma talimatı üzerine,
Mahmud Abbas başkanlığındaki Filistin Yönetimi’nin Batı Şeria'nın kuzeyinde yer
alan Cenin Kampı'ndaki direnişçilere karşı “operasyon başlatması dikkat çekti.
- Suriye’deki yeni rejim İsrail’e karşı nasıl bir tutum
sergiliyor?
Yeni rejim, İsrail’e karşı herhangi bir savaşa hazır
olmadığını açıkça ifade etti. Hatta Filistinli grupların Suriye topraklarını
kullanarak İsrail’e karşı herhangi bir askeri eylem gerçekleştirmesine izin
vermeyeceklerini de duyurdular. Bu, İsrail’in stratejik hedeflerinin bir
parçası olarak değerlendirilebilir.
- Şöyle bir bilgi var: “HTŞ Yarmuk kampında bir toplantı
düzenledi ve Filistinli gruplara (FHKC, FHKC, İslami Cihad, Mücadele Cephesi,
FHKC Genel Komutanlığı ve El-Saiqa) 'silah bırakma, askeri kampları kapatma ve
askeri kanatları feshetme' talimatı verdi. Hamas ve El Fetih toplantıda hazır
bulunmadı.” Bu konu hakkında bir bilginiz var mı?
Evet, Filistinli gruplara Suriye'de silah ve askeri kamp
bulunduramayacakları ve artık Suriye sınırından İsrail'e karşı herhangi bir
askeri eylem yapmalarının yasak olduğu söylendi/aydınlık