İsrail'in I24 kanalına göre Tuğamiral Eli Marum, "Zaman
daralıyor ve bunu daha sonra değil, gelecek yıldan önce yapmamız
gerekiyor." dedi.
Siyonist komutanın iddiasına göre İran nükleer silah elde
etmenin eşiğinde ve İsrail önümüzdeki yıl İran'ın nükleer tesislerine
saldırmalı ve İran'ın programını etkisiz hale getirmelidir.
Daha önce İsrail'in yeni ulusal güvenlik danışmanı Zakhi
Hangbi, Tel Aviv, İran'a saldırı planını uygulamak istiyorsa bunun Benyamin
Netanyahu döneminde olacağını inanıyorum." dedi.
Bu iddialar, Siyonistlerin, Washington ile Tel Aviv arasında
Akdeniz açıklarında geniş kapsamlı ortak askeri tatbikat yapılacağını
duyururken ileri sürülüyor.
Siyonist Rejim güçlerinden yapılan yazılı açıklamada, ABD
Merkez Komutanlığı ile “Juniper Oak (Ardıç Meşe) Ortak Tatbikatı’nın
başlatıldığı belirtildi.
Açıklamada, “İsrail ve ABD hava kuvvetlerinin, çok sayıda
savaş uçağı, nakliye uçakları, insansız hava aracı, keşif uçakları, ABD’nin
ağır bombardıman uçaklarının katılımıyla farklı senaryolar tatbik edeceği”
aktarıldı.
Tatbikata hem savaş uçakları hem bombardıman uçaklarına
yakıt ikmali yapan İsrail’in Re’em (Boeing 707) ve ABD’nin Boeing KC-46A tanker
uçakları da yer aldı.
Askeri tatbikatta ABD’nin roket sistemi HIMARS’tan ve
Siyonist İsrail’in sistemlerinden uzun menzilli roketler fırlatıldı.
Rejim medyası Yediot Ahronot’a göre, tatbikata 450’si
karada, diğerleri USS George HW Bush uçak gemisinde olmak üzere 6 bin 400 ABD
askeri katıldı.
The Times of Israel, bu tatbikatın genellikle "İran
İslam Cumhuriyeti'ne bir mesaj" olarak yapıldığını iddia ederken Amerikalı
yetkililer, bu tatbikatın belirli bir ülkeyi hedef almadığını savundu.
Önemli konu şu ki, yukarıda bahsi geçen Siyonistlerin
iddiaları ve yalan haberler İsrail rejiminin İran'la karşılaşmaya hazır
olduğunu abartıyor ve onlar iç krizlerden kaçmak için hayali bir savaşa
sığınmaya çalışıyor. Bu, Batılı ülkelerin sıklıkla kullandığı yöntemdir.
İşgal altındaki Filistin topraklarında yaşanan gelişmelere
bakıldığında, rejim liderlerinin her zaman İran'ın nükleer tesislerine karşı
askeri seçeneği hayata geçirmek istediklerini dile getirdiğini görüyoruz.
Ayrıca Siyonistler, Batılılarla bağımsız olarak veya ortaklaşa yaptıkları her
tatbikatı genellikle İran'a karşı hazırlık olarak yorumluyorlar.
İlginçtir ki, Siyonist yetkililerin Washington’a ve ABD’li
makamların işgal altındaki bölgelere yaptığı ziyaretlerin bir birçoğunun da
İran’a karşı hazırlık amacıyla yapıldığı iddia edildi. Halbuki Biden'ın işgal
altındaki topraklara yaptığı gezinin yeni enerji kaynakları arayışı için
yapıldığını herkes biliyordu.
Pratik açıdan bakıldığında, kuşatma altında olduğu için en
az imkana sahip Gazze ile baş edemeyen Siyonist İsrail, 3 gün içinde direnişin
ortaya koyduğu şartlarla ateşkese boyun eğmek zorunda kalıyor.
Ya da Hizbullah Hareketi’nin uyarılarıyla Lübnan deniz
sınırındaki petrol sahası konusunda geri adım atmak zorunda kalan Siyonist
düşman dünya düzeninde aktif rol oynayan İran'la nasıl baş etmek istiyor!
Netanyahu kabinesinin radikal davranışları yeni çatışmalara
ve Siyonistlerin daha fazla ölümüne neden oldu. Yeni iktidara geldiği için
gücünü göstermeye çalışan aşırı sağcı Netanyahu kabinesinin Cenin’e yönelik
saldırıları başarısız oldu, zira rejimin askeri saldırılarla kadın ve çocukları
katletmesi Siyonistlerin de ölümüne yol açtı. Cenin katliamından bir gün sonra
Filistinlilerin karşılık olarak çok sayıda siyonisti öldürüp yaralaması,
rejimin işgal altındaki toprakların derinliklerinde bile güvenliğini sağlamada
yeterli güce sahip olmadığını gösteriyor.
Belki de İran’la ilgili kara kampanyalar, ekonomik ve siyasi
krizle boğuşan İsrail güçlerinin bütçe talebini haklı çıkarmak içindir. Örneğin
2020'de rejim güçleri Tenufa planının (İşgal ordusunun İran'la mücadele için 5
yıllık planı) uygulanması için büyük bir bütçe kaparak planı kendi çıkarları
için kullanmaya başlamıştı.
Bu durumda İran'a karşı askeri seçenek iddialarının hayaller
ve kuruntulara dayandığını söylenebilir. Bu seçeneği ortaya atanlar bile bunun
hayata geçirilmesine şüpheyle bakıyor ve iç krizlerden kaçmak için böyle bir
seçeneğe başvuruyorlar.
Kaldı ki Siyonistlerin herhangi bir savaşta onlara ihtiyaç
duyduğu müttefikleri ABD ve Avrupa şimdiki durumda Ukrayna’yı bile kollayacak
durumda değil. Onlar Siyonistlerin İran'a karşı çılgın maceralarına katılmak
istemiyor, zira böyle bir savaş onlara telafisi mümkün olmayan büyük bedeller
ödeteceğini iyi biliyorlar./tesnim