Suriyeli kaynak, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt
Çavuşoğlu'nun terörle mücadelede Suriye ile işbirliği olasılığına ilişkin
ifadelerini reddetmişti.
Ray el Yevm E-Gazetesi yazı işleri müdürü ve analisti
Abdulbari Atvan’ın konuya ilişkin kaleme aldığı yazıda şu ifadelere yer
verildi:
“Suriye Dışişleri Bakanlığı, nihayet sessizliğini bozdu ve
Türkiye ile herhangi bir görüşme veya işbirliğinin söz konusu olmadığını
açıkladı. Şam hükümeti aynı zamanda Türk yetkililerin iddialarını reddetti.
Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada terörle mücadele alanında terörü
destekleyen, teröristleri eğiten ve bölge ile dünyada terörizmi yayan bir rejim
ile işbirliği yapmanın imkansız olduğunu vurguladı. Dışişleri Bakanlığının
açıklamasında, yalan ve sahtecilik belasının sırf Türkiye Cumhurbaşkanı Recep
Tayyip Erdoğan ile sınırlı olmadığı ve rejimin diğer yetkililerine de sıçradığı
kaydedildi.”
Atvan, Suriye’nin resmi haber ajansı (SANA) tarafından
aktarılan açıklamalara atıfta bulunarak, bakanlık açıklamasını Türkiye
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun terörle mücadelede Suriye ile işbirliği
olasılığına ilişkin ifadelerine sert bir tepki olarak yorumladı.
Ray el Yavm yazarı Atvan, Suriye yönetiminin Türkiye ile
işbirliğini reddederken Türkiye'nin kuzey Irak'taki askeri harekatın Irak
hükümetinin bilgisi ve desteğiyle gerçekleştirildiğini ileri süren Erdoğan’ın
iddiaları da Irak hükümeti tarafından yalanlandığına dikkati çekti.
Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın halihazırda ekonomik ve
güvenlik krizlerinin yoğunlaşmasıyla karşı karşıya olduğunu anlatan Atvan,
yazısına şöyle devam etti:
“PKK yanlısı Kürt silahlı gruplar, Türkiye'nin turizm şehri
Bursa başta olmak üzere İstanbul ve diğer bazı kentlerde saldırılarına yeniden
başladı.
Erdoğan, Türkiye'de cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler
yaklaştığı dönemde, Türk halkının krizin büyük bir bölümünün Adalet ve Kalkınma
Partisi'nin politikalarından kaynaklandığı sonucuna varmasını istemiyor.
Erdoğan'ın Irak hükümetinin ülkenin kuzeyindeki son
saldırıları desteklediği iddiası ve aynı zamanda Suriye'nin Türkiye ile
işbirliğine istekli olduğu ve Ankara'nın Haseke bölgesine yönelik saldırılarını
kabul ettiği yönündeki iddialar, saldırganlığı meşrulaştırmak amacıyla
yapılmıştır; TSK’nın askeri saldırıları, Irak ve Suriye'nin ulusal egemenliğini
çiğnediğini gösteriyor. Zira Türkiye'nin bu saldırıları ülke kamuoyunun büyük
tepkisini çekti; Özellikle Türk kuvvetlerinin saflarındaki zayiat sayısı da
artmış durumda.”
Atvan’a göre, Irak’ta Lübnan topraklarının tamamına yakın
veya daha fazla bir alanı işgal eden Erdoğan hükümeti ve Türk güçleri tıpkı
Suriye'nin kuzey ve kuzeybatısında yaptığı gibi Irak topraklarında çeşitli
askeri üsler kurup binlerce Türk askeri ve ağır askeri teçhizatı konuşlandırdı.
Dolayısıyla, Türk askeri operasyonlarının iki komşu ülke olan Suriye ve Irak'ı
Ankara yönetimine karşı bir cephede birleştirdiği söylenebilir.
Erdoğan'ın Suriye ve Irak hükümetiyle ilgili yaklaşımını
eleştiren Abdulbari Atvan, “Bu, Türkiye'nin iç güvenliği için birçok olumsuz
sonuç doğuracaktır. Özellikle Türkiye'deki istikrarsızlık, hazineye 50 milyar
dolara yakın kâr getiren turizm sektörüne büyük darbe vuruyor; Ayrıca
Türkiye'de AK Parti’den memnun olmayan azınlıklar var. Hem içeride hem de
Suriye başta olmak üzere komşu ülkelerde Erdoğan'ın politikalarına katlanmayanlar
var.” değerlendirmesinde bulundu.
Arap yorumcu Atvan, şunları kaydetti: “Türkiye Dışişleri
Bakanı Çavuşoğlu’nun Suriye’nin ülkenin kuzey ve batısındaki Kürtlere karşı
savaşta Ankara ile işbirliği yapmak istediği yönündeki açıklamaları Şam
hükümetini kızdırdı. Şam hükümeti, tüm Türk güçlerinin Suriye topraklarından
çekilmeden önce Ankara ile herhangi bir siyasi diyaloğu reddetme konusunda
ısrar ediyor. Erdoğan, Ukrayna krizi başta olmak üzere her alanda siyaset
yapmanın Türkiye için olumsuz sonuçlar doğurduğunu ve ülke güvenliğini hedef
aldığını anladıktan sonra, şimdi büyük bir iç ve dış açmaza girmiştir.”
“Rusya'nın Türkiye'nin Ukrayna'ya yüzlerce Rus askerinin
ölümüne yol açan Bayraktar insansız hava araçlarını sattığını unutması mümkün
değil” diyen” diyen Orta Doğu uzmanı Atvan, şöyle devam etti:
“Erdoğan'ın Ukrayna-Rusya savaşı konusunda sözde tarafsız
duruşu ve arabuluculuk rolü oynamaya çalışma politikası da kendisine yardımcı
olmayacaktır. Öte yandan, başta Mısır ve Suudi Arabistan olmak üzere Erdoğan'ın
sorunlarını çözmeye çalıştığı söylenen ülkeler, Türkiye’deki siyasi
dalgalanmalar nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’a güvenmiyor.
Recep Tayyip Erdoğan'ın en büyük sorunu, kişisel çıkarlarını
Türkiye'nin çıkarlarına, güvenliğine ve istikrarına tercih etmesidir. Bu
nedenle İsrail, Suudi Arabistan, BAE, Kıbrıs, Yunanistan ve Rusya gibi
taraflara hayali tavizler verme konusunda istekli olmuştur. Ancak iş Suriye'ye
geldiğinde Erdoğan yenilgiyi kabul etmeli, zira Suriye Devlet Başkanı Beşar
Esad iktidarda kaldığı sürece Erdoğan rahat etmeyecek.”/tesnim