Askeri Saldırı ve Boş Hedefler
Siyonist askeri güçlerin Gazze Şeridi'ne ilk girişi, Gazze
Şeridi'nin kuzeyinde savaşın başlamasından neredeyse 3 hafta sonra gerçekleşti.
Siyonistler, kara saldırının ilk hedefinin Gazze Şeridi'nin kuzeyinde yer alan
Hamas'ın ana komuta merkezlerini ele geçirmek olduğunu belirtti. "Hamas'ı
yok etmek" ve "tüm esirleri serbest bırakmak" iddiasıyla
Gazze’ye kara saldırı başlatan Siyonistler, sahada tüm barbarlığını ortaya
sergiledi. Ancak sonuç, kana doyamayan Siyonistlerin barbarlığı sonucu ortaya
çıkan büyük yıkımlardan başka bir şey değildi. Onlar kara saldırılarında hiçbir
esire ulaşamadı ve "Hamas'ı yok etmek" söylemi pratikte başarısız
oldu. Tüm bunlar, Siyonistlerin ilan ettikleri hedeflerin hayal ürünü olduğunu
gösterdi.
Siyonistler, kara harekatının ikinci aşamasında Gazze'nin
kuzeyini yok edip kuzey ile merkez arasında tampon hat oluşturarak Han Yunus'a
saldırı başlattı ve Gazze'deki nüfusun büyük bir kısmı başka yere göçe zorladı.
Bu kez Siyonistlerin bahanesi, Han Yunus'ta İslami Direniş Hareketi Hamas'ın
Gazze lideri Yahya Sinvar ve direniş liderlerinin bulunmasıydı.
Han Yunus'un işgali insanlık tarihinin en kanlı
savaşlarından biri olarak nitelendirilebilir. Geniş çaplı saldırılarda çoğunluğu
kadın ve çocuklardan oluşan binlerce sivil en korkunç şekilde katledildi. Ancak
İsrail rejimi bu sefer de hiçbir şey elde edemedi ve kana doymak bilmediğini
kanıtladı.
Refah’a Kara Saldırı
Siyonistlerin Gazze'ye yönelik geniş çaplı saldırılarının
üzerinden 7 ay geçti. Gazze Şeridi'nin kuzeyini ve orta kesimini yok eden
İsrail rejimi Refah’a saldırı hazırlığı yapıyor. Siyonistler, Hamas'ın ana
taburlarının (4. Tabur) bu bölgede bulunduğunu iddia ediyor ve Refah bölgesine
yapılan kara saldırısının amacının bu taburları yok etmek olduğunu ileri
sürüyor. Ancak bunun haklı bir gerekçe olmadığını herkes biliyor.
Bunun kanıtı ise esir aileleri ve yakınlarının katıldığı bir
toplantıda rejim başbakanı Netanyahu’nun Refah’a kara saldırı ile ilgili
konuşmasıdır. Netanyahu, “anlaşma olsun ya da olmasın” Refah’ı işgal edeceğini
söyledi.
İsrail Refah’taki tüm hedeflerine ulaşana kadar savaşın
devam edeceği konusunda ısrar eden Netanyahu, “Tüm hedeflerimize ulaşmadan
savaşı durduracağımız düşüncesi söz konusu bile olamaz.” dedi.
Netanyahu, “Refah’a gireceğiz ve anlaşma olsun ya da
olmasın, tam zafere ulaşmak için oradaki Hamas taburlarını ortadan
kaldıracağız.” ifadesini kullandı.
Netanyahu’nun açıklamaları onun Gazze halkını öldürmeye
ısrar ettiğini ve ateşkes müzakereleri denilen süreci tamamen göz ardı ettiğini
gösteriyor.
İsrail'in Refah saldırısına dünyadan tepki yağdı
İsrail'in Refah Sınır Kapısı'nın Filistin tarafını işgal
etmesinin ardından uluslararası toplumdan tepkiler yağdı.
Uluslararası toplum Ramazan ayı öncesinde bu rejimi Refah
saldırısı konusunda uyarmıştı. Hatta Siyonist rejimi destekleyen Avrupa
ülkeleri ve ABD bile Netanyahu'yu Refah'a yönelik saldırı konusunda uyardı ve
1,5 milyondan fazla insanın yaşadığı bölgeye yönelik saldırıya karşı
olduklarını açıkladı. Ancak Siyonistler bu saldırıyı gerçekleştireceklerini bir
kez daha duyurdu. Bu, vicdan sahibi olamayan katil İsrail rejiminin işlediği
insanlık suçlarına devam edeceği anlamına geliyor.
Netanyahu’nun Refah Kararı ve Direnişin Tedbirli Planı
Netanyahu ve Siyonist rejimin Refah'ta katliamı engellemeye
çalışan direnişin tedbirli planını boşa çıkarmak için uyguladığı sinsi planı
medya ve kamuoyunun dikkatinden kaçmıştır.
Arabulucuların sunduğu ateşkes planının Hamas tarafından
kabul edildiğinin duyurulması ile Siyonist rejimin Refah'a saldırması ve Mısır
ile olan Refah sınır kapısının işgal edilmesi arasında sadece birkaç saat
vardı. Bilgi sahibi kaynakların sağladığı veriler, işgal rejiminin Hamas’ın
önerilen ateşkes planını onaylayacağını düşünmediğini ve Refah'a saldırmaya
hazırlandığını gösteriyor. Buna göre, işgalci İsrail ordusunun Refah'a yönelik
kara saldırısının başlaması için belirlenen tarih de farklıydı. Ancak Siyonistler,
Hamas'ın ateşkes planını kabul etme kararını öğrendiklerinde, alelacele Refah'a
saldırmaya başladılar.
Yukarıda bahsedildiği gibi Siyonist İsrail huyundaki
barbarlık nedeniyle her türlü suçu işlemekte haklı olduğunu savunuyor ve
direnişin dili dışında hiçbir şey onları durduramaz.
Yediot Aharonot gazetesi rejimin barbarlığını başka bir
dille şöyle anlatıyor:
“Netanyahu'nun Refah'a saldırmak için gösterdiği gerekçeler
Gazze'nin kuzeyi ve Han Yunus'a saldırmak için gösterdiği gerekçelerle aynı,
fakat ortada hiçbir sonuç yok. Hamas yok edilmedi ve esirler serbest
bırakılmadı.”