Kimlik Ve Kişilik

GİRİŞ: 15.10.2022 09:34      GÜNCELLEME: 15.10.2022 09:34
Rasthaber - İnsanlar hiçbir zaman kendi kişiliklerini & kimliklerini (kimim? neden? ve ne için?)  Sorgulamaz çünkü kendisine verilen ismi ve bu isimle bulunduğu zaman dilimi içinde yaşamayı kabullenerek kendini bir yerlere oturtmaya çalışır ama kendisin tam olarak tanımaya çalışmaz çünkü zaman akışı içinde yaşadığı olaylar ve oluşumlar karşısında kimlik ve kişilik şekil alır. Bir çoğumuz kimlik ile kişiliği karıştırmakta fakat kimlik ve kişilik arasında nüans farkı vardır. Aynı  kimlikten olup ta farklı kişiliklere sahip olabiliriz. Mesela Aynı aileden olan kardeşler farklı kişiliklere sahip olabilirler.

Kimlik: toplumsal bir varlık olarak insana özgü olan belirtiler, nitelikler ve özelliklerle, bir kimsenin belirli bir kimse olmasını sağlayan koşulların, onun kişiliğine ilişkin özelliklerin tümü, bir insanın kim olduğu.  Kimlik kişini toplumda etiket olarak sahip olduğu görsel tanım. Irksal, mesleki, sosyal vb. tanımlamalar. Mesela: Doktor, Patron, Türk, Alevi, Avukat, Artist vb. gibi.

Kişilik: kişinin kendine göre bir ayrılığı, belirgin bir özelliği olması durumu, kişinin özyapısına uygun kendine özgülüklerin tümü. Kişiye, insana yakışacak tutum ve davranış. Kişilik kişini sahip olduğu ruhsal kimliktir. Örnek verirsek; Hayvan gibi, cin gibi, canavar gibi, melek gibi, insan gibi, vb.

Bir insanın çocukluk çağı, ergenlik çağı, olgunluk çağı ve seniör (yaşlılık) çağı vardır. Kişilik anne karnında başlar ergini çağına kadar kendini oluşturur ve olgunluk çağında ise kendini tamamlar. Bu zaman diliminde insan-ı takip edende asli tek bir kişiliği vardır.  Bilindiği üzeri Allah'ın yeryüzündeki halifesi İnsan olduğudur. (Bakara 2/30; En'âm 6/165; Yûnus 10/73; Neml 27/62; Fâtır 35/39; Sâd 38/26). İnsanın Allah'ın yeryüzündeki halifesi konusunu daha önceki yazılarımızda detaylı açıklamıştık tekrardan girmeyeceğim.

İnsanın kimliğini oluşturan parametreleri nelerdir? insanın kimliği oluşturan 5 ana faktör(parametre) vardır.

1-) Tarihsel yapısı

2-) Sosyolojik yapısı

3-) Biyolojik yapısı

4-) Çevresel yapısı

5-) Sevgi (Aşk). İnsanın kişiliğindeki en önemli parametresidir.

İnsan dünyaya geldiği andan itibaren bu 5 yapıyla devamlı olarak içi içe yaşar, hayatı  bu 5 yapı için de gelişir ve şekil alır, 5 faktör/ parametre/ yapı insan hamuruna şekil veren kalıplardır.

Tarihsel yapı: Her toplumun kendine has bir tarihsel yapısı vardır bu yapıya doğduğu toplumda sahiplenir ve onula buyur kendine yön vermeye çalışır. Fakat insan tarihsel yapısını değiştirebilir. Bugün Avrupa'ya göç eden ailelerini çocukları 2. nesil kendilerini tarihsel olarak belirlemede anneleri ve babaları gibi görmemektedir ve tarihsel yapıları değişmiştir.

Sosyolojik yapı: İnsanların bulunduğu toplumlarda ki sosyal ilişkileri, bulundukları toplumun yapısıyla şekillenmesi; kültüreler & moda, toplumsal alışkanlıklar. Buna ekleyebileceğimiz en büyük yenilik sosyal medya. İnsan, sosyolojik yapısını da aşabilmekte ve değiştirebilmekte. Nesilden nesille değişen yaşayış tarzı.

Biyolojik yapı: İnsanın cinsiyetini belirleyen biyolojik yapı ki bu hem cinsiyet hem de cinsiyetin özelliklerinden oluşan yapı ki toplumlarımızda belirgin olarak kendini göstermekte. Bugün insanlar biyolojik yapıyı da aşabilmekte toplumlarımızda bunu da görmekteyiz. Kadınlaşan erkeler ve erkek gibi görünmeye çalışan kadınlar.

Çevresel yapı: İnsanların bulunduğu bölge/yöreden ötürü aldığı yapı. Örnek; dağda yaşayanların dağcı, deniz kenarında yaşayanların balıkçı, ovada yaşayanların çiftçi olması gibi. İnsanlar göç ederek çevresel yapağıda aşabilmekte.

İnsan, kimliğini oluşturduğu yukardaki saydığımız etkenleri değiştirebilir fakat insani kimliğini temel taşı olan ve kişiliğini belirleyen en büyük etken ise sevgi & Aşk'tır.

Sevgi (Aşk): İnsanların ana (öz) yapısı olan bu özelik, hakimiyetinin insan elinde tutamadığı ve kontrol edemediği en etkin yapısıdır. Bu yapımızı şehvet duygusuyla katiyen karıştırmayalım. Şehvet & temele arzularımız oluşturan duygularımız genel manada acıkmak ve susamak gibi gelip geçicidir ama aşk (sevgi) kalıcı ve biz aşan bir güçtür. Bariz bir örnek vermek gerekirse: yolu karşıdan karşıya geçerekken hızla gelen arabayı göremeyen bir çocuğu hayatı pahasına kendisini arabanın önüne atarak çocuğu kurtarmak için tehlikeye atmasıdır, daha açık söylersek sevgi karşılık beklemeden vermektir, sevgi, kalpte ki rahmeti, lütuf (fazileti) ağcını büyütmek, beslemektir. Hz. Yunus Emre'nin dediği gibi “Beni bende demen, ben de değilim. Bir ben vardır bende, benden içeru. Senin aşkın beni benden alıptır. Ne şirin dert bu, dermandan içeru” Bizler içimizdeki o beni tanımamız ve de onula uyum içinde (bir) olmamız gerek.

Bizim kişiliğimizi oluşturan en büyük etken sevgidir. Sevgiyi kaybetmek, bulamamak, hafife almak, içimizdeki ana dinamizmi güçlendirmemek veya yanlış yönlendirmek bizlerin hep başkalarına benzemeye çalışırken kendi kişiliğimizi oluşturmaktan uzaklaştırır.  Mesela bir konfeksiyoncunu kendi markasını üreterek değildi farklı tanınmış markaları üreterek & yaparak hayatını kazanması gibi.

Sevgi & Aşkı nefsani arzuları tatmin etmekle karıştırmayalım. Nefsani arzularımız hayvanlardaki yaşamsal gereksinme arzularını tatmin etmek gibidir. Fakat insan kendi hayvansal arzularına hâkim olması hür olmasını sağlar. Hür insan, hayvansal arzularını insancıl yapar. Onun içindir ki sevgi & aşk, bir kişinin karşılık beklemeden kendi arzu ve isteklerini (çıkarlarını) rağmen herhangi kimlikte olursa olsun nefsani dürtülerine rağmen hür seçim yapabilmesidir.  Öfkelendiğinde öfkesini dizginlemek, Çıkarından önce Adaleti korumak, Kibir ve benciliğin yerine alçak gönüllü ve fedakâr olabilmek, vb.  Bunlar insanın kişiliğini yücelten değerlerdir.

Dünya, gelişen teknolojiyle bir köy halini alsa da insanlar kendi içlerindeki o sevgi gücünü keşfedemezler ve güçlendirmezlerse hayvansal arzu ve isteklerine teslim olurlar. Kendilerine hükmedemezler, rüzgârda savrulan bir yaprak misali yalpalanır dururlar ve Kimliksizlik bir kimlik olur, kişilikler oluşmaz ve tek tip olurlar.

Toplumsal & sosyal hayata kişiliği belirlemek için oluşturulan bir teste “Big Five” “OCEAN” (Okyanus)

 Tecrübeye açıklık

·          Yeni tecrübeleri açıkmısınız?

·          Hayal kurabiliyor musunuz?

·          Yeni uğraşıları edinmeyi seviyor musunuz?

İş bilinci & Ahlaki

·          Siz düzenli misiniz?

·          Plan ve düzeni kendiliğindenliği mi tercih edersiniz?

·          Liste tutuyor musunuz?

Dışadönüklük

·          Başkalarıyla vakit geçirmekten hoşlanıyor musunuz?

·          Herkesin dikkatini çekmeyi sever misin?

·          Başkalarıyla sohbete yapıyor musunuz?

Uyumluluk

·          Başkalarının ihtiyaçlarını kendi ihtiyaçlarının önüne koyuyormusun?

·          Genel olarak başkalarına güvenir misin?

·          İnsanların rahat etmesini sağlıyor musunuz?

Asabiyet

·          Kolayca endişelenme eğiliminde misiniz?

·          Kolayca gergin olurumsunuz?

·          Değişken bir ruh haliniz var mı?

Kimlik oluşumu, yazımızın girişinde belirttiğimiz parametreler doğrultusunda geliştiği için Batından bir farkı yoktur. Fakat bizim kültürümüzdeki kişilik anlayışıyla batının sunduğu kişilik anlayışı farklıdır. Bizler normalde “Halife-tu Allah” (Allah'ın halifesi) inancı doğrultusunda kişilik ve kimlik oluşturmaya çalışırız. Fakat Müslümanların bugünkü halleri tam bir çelişki ve karmaşadan ibaret “kimliksizlik bir kimlik, Çelişki, doğal bir kişiliğimiz olmuştur” bu bağlamda tam anlamıyla kolayca yönlendirilen bukalemun gibi her şekille girebilen toplumlar olmuşuz.

Mustafa Kemal TASPINAR

10 Ekim 2022

 

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM