2019’da Lazkiye’deki Rus Hymemim Hava Üssü’nü hedef alan ‘Şahin” dronlarının Türkiye sınırına yakın Suriye’nin Sarmada ve Ayn Albayda kasabalarında üretildiği iddia edildi. Rus savaş uçakları İdlib’de yer alan bu üretim tesislerinin birkaçını bombalamıştı. Esad Hükûmeti’nin askeri üs, saldırı helikopterleri, tank ve askeri personel araçlarına ciddi zarar veren saldırılar planladı. Hama Askeri İstihbarat Müdürü General Udey Ğasa (Uday Ghasa), General Hişam El-Hekim ve General Eymen El-Mülhem’in ölümüne sebep olan dron saldırısını organize etti. Ekim 2023’te Humus Askeri Akademisi mezuniyet törenine yapılan saldırıda yeni mezun öğrenciler ve törene katılan ailelerinden en az 100 kişi öldürülür ve en az 125 kişi yaralı ve sakat kalır.

SİBER DESTEK

Kıssadan hisse Fayyumi’nin Ukrayna istihbaratı ve henüz kimlikleri açıklanmamış ama tahmin edebileceğimiz diğer istihbarat kuruluşları ile sağladığı teknolojik yardımlar HTŞ ve Colani’nin 8 Aralık 2024’te Şam’a ulaşmasını sağlayan yolu döşeyen önemli bir taş oldu. Bill Gates’in sahadaki Fayyumi gibi uzman özel operasyon mühendislerinin Netanyahu’nun talebi üzerine siber saldırı ve yapay zeka araçlarıyla Suriye Ordusu’nun komuta ve birimleri arasındaki iletişime müdahalede bulunduğu, yapay ses ve görüntülerle ordu ve bürokrasiyi kilitleyerek HTŞ ve Colani’ye önemli katkılar yaptıkları artık sır değil. Peki Suriye “devrimine” kalkışan muhalefet içinden en radikal, en karanlık ve en çok aranalar arasında olan “teröristlerin” Esad’a alternatif olarak seçilmesinin hikmeti nedir?

Bunları da birçok yazımızda anlattık. Bunu anlatırken dayandığımız kaynak neden-sonuç ilişkisidir. Kıssadan hisse Esad’ın yerine bu tipleri iktidar yaparsanız Suriye evinde hak sahibi olduğunu iddia edenlerin amacı demokrasi, hürriyet, hak-hukuk, tek Suriye, devleti ve milleti ile barış ve huzur içinde yaşayan, ekonomik kalkınmayı amaçlayan bir niyet taşıyor olamaz. Aksine tüm bunları katlederek, “sizi Esad’dan ben kurtardım, ben de hak sahibiyim” iddiasıyla Suriye üzerine vesayet ve hegemonya tesis edecek projeyi hayata geçirme niyetinde olduğunuz aşikar olur. Ancak bizim neden-sonuç ilişkisinde okuduğumuz gelişmelerin nesnel altyapısını araştırmacı gazeteci Nidal Hamada ortaya çıkarır;

FAYYUMİ’NİN KİTABI

“Esad’ı, Rusya’yı, İran’ı, Lübnan Hizbullah’ını biz devirdik” iddiasında olan Fayyumi’nin Esad sonrası dönemde yaşadığı “zafer sarhoşluğu” içinde kaleme aldığı ve kısa bir müddet sonra piyasadan çekilen “Şam’ın Düşüşü-The Fall Of Damascus- Sukut Dimaşk” kitabına göre Fayyumi’nin de hazır olduğu, İsrail, ABD ve İngiltere ile Colani (Ahmet Şara) arasında sağlanan bir mutabakat imzalanmış. Buna istinaden “Esad’ın yıkılması” ve Colani’nin “iktidar yapılması” karşılığında, Ahmet Şara’nın koltuğa oturması ve hükmetmesi karşılığında Golan Bölgesi, Şeyh Dağı (Cebel El-Şeyh-Hermon-Hermil) ve Suriye’nin Güney bölgesi (Süveyda ve Dera) İsrail’in Güvenlik Bölgeleri olacak. Fırat’ın doğusu ve kuzeyi ile ABD üslerinin bulunduğu bölgeler ABD’nin güvenlik bölgeleri kabul edilecek. Bu bölgelerde Şara hükümeti asker bulundurmayacak.

Colani bu şartları kabul eder ve Şam’a taşınır. Ancak Ahmet Şara’nın kabul ettiği bu ağır şartları yerine getirmesi ve verdiği sözleri tutması mümkün değil. Birden fazla ipte oynayan “mahir cambaz” olmayı dener. Ancak bu cambazlık, politika ve diplomaside kendisinden daha mahir olan Esad’a bile yaramadı. Esad Hanedanlığı 50 sene İsrail ile “işgal edilmiş tüm topraklardan çekilmeden” barışmadı ve uzlaşmadı. Durumun aleyhine olduğunu bilmesine ve Londra’da mukim ve İngiliz istihbaratı ile iltisaklı kuzeni Nidal Esad’ın Beşar Esad’ı uyarması ve “geç olmadan acilen İsrail ile uzlaşması” çağrısını da dinlemedi. Rusya ve özellikle Lavrov’un Esad’a dayatmak istediği “Federalizm” ve “Anayasanın yazılması” konularında Moskova’yla ters düştü. Bu teklifleri “dost ve müttefik ülkelerden gelse bile Suriye’nin iç işlerine müdahale olarak” kabul etti. Bu sebeple Putin onu sarayında ziyaret etmek yerine Rus Lazkiye Hymeymim Askeri Üssü’nde karşıladı. Yetmedi Üssün Rus komutanı Putin’le birlikte yürüyen Esad’ı eliyle durdurdu ve “bu çizgide dur” işareti yaparak kendi ülkesinde aşağıladı.

İran’ın, Halep’in HTŞ’nin eline geçmesinden sonra, Esad’dan talep ettiği Mahir Esad’ın komutanlığında olan, özel birliklerden oluşan ve ağır silahlarla donatılmış “Cumhuriyet Muhafaza Kuvveti” görevi de yapan 4. Tümen’ini Suriye sahil bölgesine taşıması ve Alevilerin korunmasında kullanılması teklifini de kabul etmemişti. “Dost ve müttefik olarak kabul edilen” Rusya ve İran’ın “Suriye’nin egemenliğe ve iç işlerine direkt müdahale boyutuna ulaşan şartlı dostluğu ve müttefikliği” ile sorun yaşayan Esad’a “dostları” hava savunma silahları vermeyerek, beşinci nesil savaş uçaklarını kullandırtmayarak, gelişmiş füzelerle donatmayarak, Çin’den vaat edilen finans ve yatırımları getirmeyerek ve en nihayet ABD ve Türkiye ile anlaşarak “inatçı ve talep ettiğimiz reformları yapamayan” Esad’ı cezalandırdılar ve yem ettiler. Pişman olduklarını ifade ediyorlar.

ŞARA’NIN İRAN’LA UZLAŞMASI İHTİMALİ

Esad’dan ders ve ibret almayan Ahmet Şara da Suudi Arabistan, Katar ve Birleşik Arap Emirlikleri’nden finans desteği ve Türkiye’den askeri yardım alarak İsrail’e karşı bir denge oluşturmak istedi. En nihayet, büyük ihtimalle Türkiye’nin tavsiyesiyle, Moskova’da Putin ile görüştüler. Putin ve Lavrov’un, “eski ordu mensuplarının yeniden görevlerine iade edilmeleri, Esad yönetiminde görev almış bürokratların görevlerine çağrılmaları, Rus askeri üssüne garanti verilmesi, Suriye’nin Rusya’ya olan borçların ödenmesi, Rusya’nın Suriye’nin petrol ve doğal gaz sahalarında, ticarette pay sahibi olması, Esad’ın Suriye’ye teslimi veya iadesi konusunun kapatılması, Suriye sahil ‘Alevi’ bölgesinde polis ve güvenliğin mahalli personel tarafından karşılanması” taleplerine de olur denilmiş. Birçok programda bu gidişle Şara’nın “Koltuğunu korumak uğruna İran’la da tekrar görüşmesi ve uzlaşması ihtimal dahilindedir.” diyorduk.

Araştırmacı gazeteci Nidal Hamada aslında bunun gerçekleştiğini ve Ahmet Şara’nın şahsen İran istihbaratıyla Deyr El-Zor vilayetinde, Irak istihbaratı aracığıyla görüştüklerini iddia etti. Esad, Rusya ve İran’ın Ahmet Şara ile anlaşması, Türkiye’nin Şara’ya destek vermesi Ahmet Şara’yı dönüştürebilir mi? Mutabakat imzaladığı ve sözler verdiği İsrail ve ABD’den kopabilir mi? İsrail, ABD, İngiltere ve “dost ve müttefikleri” petro-dolar Körfez ülkeleri, Suriye içindeki ajanları, askerleri, örgütlerin şerrinden, gazabından ve ölümcül saldırılarından korunması mümkün olur mu?

aydınlık