Bugünkü Gazze olayına ibretle baktığımızda İslam tarihinde
vuku bulan en hassas çatışma olan hak-batıl savaşının yani AHZAP muharebesi
diğer bir adı ise HENDEK savaşını hatırlamaktayız. Hicretin 5. yılında bu
savaşı körükleyenler Nadir oğulları ve Nail oğulları Yahudi kavimleri baş
roldeydiler. Yahudilerin kışkırtması ile Müşrik Kureyşli kabilelere destek
vermeleriyle bir ay boyunca Medine şehrini muhasara ettiler.
Kısacası bu vakıayı tarihçiler şöyle aktarmaktalar: Birçok
Yahudi kabile reisleri Mekke’ye gelerek Kureyşli gruplarla görüşerek onlara
şöyle dediler: Muhammed (s.a.a) sizi ve bizi hedef almış Kaynuka ve Nadir
oğulları Yahudilerini vatanlarını terk etmeye mecbur kılmıştır. Siz Kureyşliler
savaşa hazırlanın ve müttefiklerinizden yardım talebinde bulunun. Bizden de
Kurayza oğulları Medine girişinde yedi yüz kılıçlı Yahudi gücü bulunmaktadır.
Görünüşte Kurayza oğullarının Muhammed’le bir savunma anlaşması olsa bile, biz
onların bu anlaşmayı görmezden gelmelerini ve size yardım etmelerini
sağlayacağız.
Arap ve Yahudi işbirlikçileri 10000 (on bin) kişiyi aşkındı
Müslümanların sayısı ise 3000 (üç bin) kadardı. Hicretin üçüncü yılında Uhud
savaşında Müslümanlar yenik düşmüşlerdi. (özet olarak zikretmem gerekiyor)
Resulullah (s.a.a) Uhut’ta elde ettikleri acı tecrübeden
dolayı olumlu bir sonuç almak için hemen savunma amaçlı bir şura teşkil etti.
Şurada şöyle bir sonuç çıktı: Düşmanın Medine’ye yaklaşamayacakları ve
Medine’yi korumak için bir çare bulmaları gerekiyordu. Bu arada Salman Farsi (r.a)
biz İranlılar Şehirlerimizi düşmandan korumak için şehirlerin etrafında derin
hendekler kazarak düşmanın ilerlemesini önlerdik bilgisini paylaştı. Peygamber
ve ashabı bunun Medine için uygulanması görüşünde karar kıldılar. Hendeğin
uzunluğunun 5,5 km genişliğinin ve derinliğinin de beşer metre olduğu denilir,
kazılmasına başlanıldı.
Hendek savaşı; İmanın tümü ile, küfrün tamamının karşı
karşıya geldiği savaştır.
Bu esnada Muhacir ve Ensar arasında bir münakaşa yaşandı.
Her iki grupta Salman Farisi bizdendir ve bizim grubumuzda olacak ve bizimle
çalışacak diyorlardı. Hz. Peygamber (s.a.a) o sırada bu münakaşaya son vererek
şöyle buyurdular: Salman biz Ehlibeyttendir.
Hendek veya Ahzap savaşını zikretmekten amacımız şudur:
Tarih tekerrürden ibarettir sözünü başlık olarak seçtik.
Çünkü o günkü ölüm kalım savaşında İran beldesinden Salman
Farisi hendek projesini ön plana çıkarıyor ve o savaş yöntemiyle on bin silahlı
Yahudi ve müşriklerin saldırısını önleyebiliyor. Bu arada Emirülmümin Hz.
Ali’nin kahramanlığı unutulmamalıdır.
Şehit İmad Muğniye ve Şehit Kasım Süleymani’nin Gazellilere
sundukları Tünel savaş sistemi Hendek savaşının bir devamıdır. O gün hendek
kazarak düşmanı mağlup eden strateji yöntem bugün tünel olarak aynı metodu 40
km uzunluğunda ve 10 km genişliği olan mazlum Gazze’nin altında muhtemel 500 km’lik
bir savunma alanı meydana getirmişlerdir. Aynısı Güney Lübnan’da da mevcuttur. Alalam
TV muhabiri güney Lübnan’daki çok lüks bir tüneli gösterirken burası Tahran
metro tüneli değildir güney Lübnan’dır diye dünyaya Hizbullah’ın sahip olduğu
tüneli gösterebiliyordu.
Sonuç olarak Hendekteki İslam’ın ve Müslümanların varlığını
sağlayan ve müşrik Arapların ve o günkü Yahudi gücün birleşerek İslam’ı yok
etmek için savaşa gelen o gücün planlarını yok eden o proje şimdi de İslam ve Müslümanların
kanayan yarası olan yıllardır yok edilmek istenen Mazlum Filistinli
mücahitlerin tünel savaşı bütün emperyalist güçlerin planlarını yok etmiştir.
Bursa/Bülent Ayyıldız