Abdi, Reuters’e verdiği demeçte de, 4 Şubat’ta El Ömer
petrol sahası yakınlarındaki tesise yönelik insansız hava aracı saldırısında 6
PKK/YPG’linin ölmesi üzerine ABD’den ek hava savunma sistemi
konuşlandırılmasını istemişti. (Reuters, 8 Şubat 2024)
Suriye’deki ABD askerleri PKK/YPG’lilerle iç içe çeşitli üs
ve tesislerde faaliyet gösteriyor. ABD’nin resmi açıklamalarına göre son üç
ayda bu üslere yönelik 136 saldırı yapıldı. 28 Ocak’ta Ürdün sınırındaki bir
ABD üssüne yapılan insansız hava aracı saldırısında 3 ABD askerinin öldüğünü,
40’tan fazla askerin yaralandığı açıklanmıştı. ABD, bu saldırıya misilleme
olarak 3 Şubat Irak ve Suriye’deki 85 hedefi vurmuştu.
ŞAM, MOSKOVA VE TAHRAN’IN EYLEMLERİ
Son dönemde İran destekli grupların özellikle Deyrizor
merkezli olarak faaliyetlerini artırması dikkat çekiyor. PKK kaynaklarında bu
gelişme üzerine büyük bir telaşın ortaya çıktığı görülüyor. PKK’nın Avrupa’da
yayımlanan Özgür Politika gazetesinde yazan Zeki Akıl, “Türk devleti Astana
görüşmeleri sonucu Rusya ve İran’la anlaşarak ABD’yi Suriye’den çıkarmak ve
özerk yönetimi ortadan kaldırmak için anlaşmaya vardı” diyor (Özgür Politika,
10 Şubat 2024). “Türkiye’nin kapsamlı bir savaş hazırlığında olduğu” ana
fikrinin işlendiği yazıda Türkiye ile birlikte Şam, Moskova ve Tahran
yönetimleri de hedef alınıyor. Yazıdaki bazı vurguları şöyle özetleyebiliriz:
- İran, Suriye yönetimi ile birlikte bölgedeki Arap halkını,
PKK’ya karşı ayaklanmaya sevk etmek için çalışıyor.
- Rusya, “Kürtleri Şam yönetimine yamamak” için uğraşıyor,
Şam’ı ve Ankara’yı “ABD ile anlaşıp devlet kuracaklar” diyerek PKK’ya karşı
kışkırtıyor.
- Suriye yönetimi, “Türkiye ile anlaşıp özerk yönetimi
dağıtmak için” uğraşıyor.
- Rusya, “Arap bölgelerinin özerk yönetimden koparılması
için” Şam ve İranlılara destek veriyor. “Türkiye’yi de kışkırtarak hem ABD’yle
karşı karşıya getirmek hem de ABD’nin Suriye’den çıkarılması için ortam
yaratmak istiyor.
- Türkiye ise Münbiç, Rakka ve Deyrizor gibi Arap
bölgelerini özerk yönetimden koparmayı ve Suriye hükümetine devredilmesini
kabul ediyor. Kendisine bağlı unsurlara bu bölgelere saldırılar düzenletiyor.
Rusya ve Şam yönetimiyle anlaşarak kapsamlı bir saldırı hazırlığı yapıyor.
ÇAKIŞAN HEDEFLER
Görüldüğü gibi, Türkiye ile ölüm kalım savaşı içindeki PKK,
Türkiye, Suriye, Rusya ve İran arasında ortaklaşan hedefler olduğunu ve
bunların belli ölçülerde uygulamaya geçirildiğini saptıyor. Türkiye’de devlet
içinde Suriye sorununun çözümünün Şam, Moskova ve Tahran ile eşgüdüm içinde
ilerletilmesi doğrultusunda olması için bir irade olduğu görülüyor. Fakat bir
yandan da bu yöndeki iradenin içeriden baltalanması amacıyla bir faaliyet
olduğunu anlayabiliyoruz. Ekranlarda, kendilerine yapılan servise uygun olarak
Suriye, İran ve Rusya’yı hedef alan konuşmalar yapıldığını görüyoruz. Dışişleri
Bakanı Hakan Fidan 4 Şubat’ta A Haber’de katıldığı programda Suriye’de çözümün
ilerletilmesini önleyen nokta olarak Ankara, Şam, Moskova ve Tahran arasındaki
“stratejik öncelik farkları”na dikkat çekmişti. Bu 4 ülke arasındaki öncelik
farklarının ortadan kalkmakta olduğu bir dönemde, “içeriden baltalama”
eylemlerinin engellenmesi büyük önem taşıyor.
aydınlık