Hamas'ın yönetiminin Şeyh Ahmed Yasin'den Abdülaziz el-Rintisi’ye, ondan da Meşal, Haniye ve Sinvar'a devredilmesi her zaman gerekli bir görev değişimi olmuştur. Hamas'ın Şeyh Ahmed Yasin'den Yahya Sinvar'a kadar durdurulamaz gidişatı ve liderliğinin değişmesine rağmen yaklaşık kırk yıldır değişmeyen düşünceleri şunu gösteriyor: Hamas'ın yol haritası ailelere ve kişilere dayalı değil, örgütün amacının güvence altına alınmasına dayalıdır.
Gaspçı rejim Sinvar’ı
şehit ederek aslında Batı Şeria'nın kinini suladı ve yeşertti, bu da Haniye, Aruri
ve Sinvar’ın şehadetinin idari olarak Hamas'a zarar vermiş olabileceği ama Hamas’ın
cihadi boyutunu daha coşkulu ve heybetli hale getirdiği anlamına geliyor. Bu
önemli bir konu ve bu nedenle birçok Batılı analist, Sinvar suikastının Hamas
hareketini daha aktif hale getirdiğini ve iç saflarını daha koordineli hale
getirdiğini söylüyor.
Savaşın başında
belirlediği hedeflerde başarısız olan Siyonist rejimin başarı sağlaması
gerekiyor ve Hamas ve Hizbullah'ın yetkili ve komutanlarının toplu fotoğraflarını
göstererek savaştaki hedeflerini gerçekleştirmeye yaklaştığını iddia ediyor.
Ancak gaspçı
rejimin bazı yetkililerinin de belirttiği gerçek şu ki, Şehit Nasrallah ve
Şehit Sinvar bir yolun başlangıcı değillerdi ki onların şehadetleri yolun sonu
olsun. Şam'da Seyyid Razi'den Gazze'de Sinvar'a kadar yakın zamanda şehit
edilen büyük şehitlerin hepsi yolun başlatıcısı değil, devam ettiricisiydiler. Bu
nedenle onların şehadetinden sonra durmak yok. Birileri kelime oyunu başlatıp,
bazı liderlerin ve bir grup komutanın kaybıyla direnişin yön değiştireceği,
gücünün ve hızının azalacağı yönünde bir ufuktan bahsediyor. Eğer böyle bir
şeye geçici olarak izin verilse bile ki buna kesinlikle izin verilmeyecektir, cephenin
ve direniş hareketlerinin düşmanın operasyonel seviyesinde bir artışla karşı
karşıya olduğu bir dönemde, direniş hareketinin gücünü ve yoğunluğunu korumak,
hatta arttırmak gerekmektedir. Bu nedenle düşman, devrimci örgütlerin liderlerin
şehadetiyle yapısının durumunu anlama konusunda şaşkına ve sıkıntıya düşeceğini
zannetmemelidir.
Peki Sinvar’ın bir
alternatifi ve onun yerine geçebilecek biri var mı? Bu, bugünlerde sıkça
sorulan bir sorudur.
Bu soruyu yanıtlamak için Yahya Sinvar’ın normal bir üyeyken bazı medya kuruluşlarının deyimiyle “Siyonistlerin kâbusu” haline gelen Hamas'ın önde gelen isimlerinden olacak bir konuma nasıl ulaştığını görmek gerekir.
Bu yolu incelediğimizde, onun şehadetinin Hamas'ın devrimci hareketi açısından büyük bir kayıp olarak görülmesine rağmen, günümüz Hamas'ında bu özelliklere sahip veya bu özelliklere yakın en az 10-12 kişinin bulunduğunu görüyoruz. Ayrıca Hamas'ın diğer güçlerden “geleceğin Sinvar’larını” yetiştirme imkânı da var. Yani Hamas çıkmaza girmiş durumda değil.
Hamas'ın bir yıl
boyunca yeraltında yönetilmesi ve Siyonist rejimle savaşın karada yönetilmesi
ve aynı zamanda savunma yeteneklerinin genişletilmesi için fırsatlar
yaratılması güçlükle yapıldı. Bu zorluklardan elde edilen manevi ve yönetimsel
başarılar bugün Hamas'ın yeni liderliğinin sermayesi olmuştur.
İran'da şehitlerin
şehit olmasının büyük etkisini, onlarının yolunun güçlü bir şekilde devam
etmesiyle gördük. İran’da cumhurbaşkanlığı seçimi ile Recai’nin şehadeti arasında
sadece 33 gün var! İran Yargı Erki Başkanı Şehid Beheşti'nin şehadeti ile Cumhurbaşkanı
ve Başbakan Recai ve Bahüner’in şehadeti arasında ise sadece iki ay var! 8 yıl
süren savaşta önde gelen komutanlar bazen bir gün arayla şehit düştüler. Allah’u
Teala Hacı Kasım’ın derecesini yüceltin, o şöyle söylemişti: “Bir operasyonda 41.
Sarallah tabur ve bölük komutanlarının neredeyse tamamı şehit olmuş, ancak ordunun
operasyonel kabiliyetine, otoritesine ve idaresine herhangi bir zarar
gelmemiştir.” Bu, şehit kanının işlerin tutarlı bir şekilde devam etmesi
üzerindeki etkisini gösteren bizim tecrübe ettiğimiz bir konudur. İşin sırrı
şudur ki, kişi hak cephesinde şehit olduğunda onun yerini Allah doldurur ve Allah-u
Teala’nın bulunduğu bir cephe solmaz ve geri çekilmez.
Şehadetten sonra manevi unsurun maddi unsura hâkim olması aslında batıl cephenin silahlarının hak cepheye olan üstünlüğünü ortadan kaldırmakta ve hak cephenin daha hızlı hareket etmesinin önünü açmaktadır.
yazının devamı için linki tıklayınız
https://rasthaber.com/tr/haber/yazar-haberleri/yahya-sinvar-dan-sonra-gazze-nin-yonetimi-139242