Sayın Pezeşkiyan! Siz İran’ın Sahibi Değilsiniz

GİRİŞ: 18.01.2025 10:23      GÜNCELLEME: 18.01.2025 10:23
Rasthaber - İran’ın etkili ve eski gazetelerinden Kayhan’ın genel yayın yönetmeni ve baş yazarı Hüseyin Şeriatmedari  son yazısında Cumhurbaşkanı Mesut Pezeşkiyan’ın İran’ın dış siyasetiyle ilgili konularda yapmış olduğu açıklamaları sert bir dille eleştiren bir yazı kaleme aldı.

Şeriatmedari’nin yazısı şöyle:

1- İran'ın değerli Cumhurbaşkanı Sayın Pezeşkiyan, , ABD’nin NBC televizyon Kanalına verdiğiniz bir röportajda, “İran prensipte Trump’ın ikinci hükümetiyle müzakereye hazır” demişsiniz. Özür dileyerek belirtmek isterim ki: “Sayın Pezeşkiyan, siz İran’ın sahibi değilsiniz! Siz İran Cumhurbaşkanısınız ve yürütme yetkisi, bir emanet olarak 4 yıllığına size verilmiştir. Bu emaneti nasıl kullanacağınız ve yetkilerinizin sınırları kanunlarla açıkça belirlenmiştir. Bu nedenle, NBC’ye verdiğiniz röportajda dile getirdiğiniz ifadeler; İlk olarak yetkilerinizin sınırlarını aşmaktadır, ikinci olarak, aşağıda açıklayacağımız nedenlerden dolayı ülkemizin milli menfaatleriyle çelişmektedir, üçüncü olarak, İran İslam Cumhuriyeti’ne düşmanlık eden bir ülkeye teslimiyet mesajı göndermektedir. Bu düşman, İran’a ve bu toprakların insanlarına karşı hiçbir suç işlemekten çekinmemiştir.

2- Röportajda şöyle dediniz: “İran’ın hiçbir zaman Trump’a suikast düzenleme niyeti olmadı!” Keşke NBC muhabirine şu soruyu sorabilseydiniz:

Yazının devamı için linki tıklayınız…

https://rasthaber.com/tr/haber/yazar-haberleri/sayin-pezeskiyan-siz-iran-in-sahibi-degilsiniz-142111

YORUMLAR

Aycan Aray 1 gün önce
Eger chmbskn da inisiyatif almayacaksa görevi nedir! Kanunların bekciligi degil herhalde! Siyasi manevralar yapmak zorundadır.. mesele düşmanla isbirligi degil savaştan önce barışı zorlamaktir.Hz resulullahin s.yaptigi savaşlar anntlasmalar örnektir!
Ahmet AYYILDIZ 1 gün önce
İslam Cumhuriyetinin hoşgörüsüne bakın bir gazeteci Cumhurbaşkanı ‘nı eleştiriyor.
asç 1 gün önce
Bu nasıl bir anlayış! Hüseyin Şeriatmedari’nin yazısı, sert ve duygusal bir üslup taşımasının yanı sıra, akıl, mantık ve diplomasi esaslarına aykırıdır. Şeriatmedari’nin bu yaklaşımı, hem Kur’an’ın insani ve evrensel mesajına hem de çağdaş diplomasi ve siyasetin gerekliliklerine ters düşmektedir. Kur’an’ın Barış ve Merhamet Mesajı Kur’an, insanlara karşı adaletli ve merhametli olmayı emreder. Firavun gibi zulmüyle tanınmış bir lidere bile Hazreti Musa’nın (as) "yumuşak sözlerle" hitap etmesi emredilir (Taha 20:44). Aynı şekilde, Enfal Suresi 61. ayette, kafirlerin barışa yanaşması durumunda, "sen de barışa yanaş" buyurulur. Şeriatmedari’nin ifadeleri, Kur’an’ın bu açık emirlerine ters düşmekte, barış ve müzakereyi zayıflık veya teslimiyet olarak görmektedir. Oysa İslam, barışa dayalı bir diplomasi anlayışını öngörür. Aklıselim ve Diplomasi Gerekliliği Devletler arası ilişkilerde duygusal tepkiler yerine akılcı, stratejik ve diplomatik bir yaklaşım benimsemek esastır. Şeriatmedari’nin eleştirileri, İran Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarını anlamaya ve tartışmaya çalışmak yerine, yalnızca saldırgan bir dil kullanarak kamuoyunu yanlış yönlendirmeye hizmet etmektedir. Bu yaklaşım, İran’ın uluslararası alandaki itibarına zarar verir ve diplomatik bir çözüm arayışını baltalar. Millî Menfaatlere Uygunluk Bir ülkenin liderinin, halkın ve devletin çıkarlarını koruyarak barışçıl müzakere yollarını araması doğaldır ve gereklidir. Şeriatmedari’nin yazısındaki ifadeler ise, bir düşmanlık söylemi üzerinden şekillenmiştir. Bu söylem, İran’ın gerçek milli menfaatlerini ve halkının huzurunu göz ardı eden, duygusal bir tavrı yansıtmaktadır. Çağdaş Dünya ve Barışın Önemi Günümüz dünyasında savaşlar ve çatışmalar yerini barışçıl müzakerelere bırakmalıdır. Uluslararası ilişkilerde karşılıklı anlayış ve diyalog, sorunların çözümünde anahtardır. Şeriatmedari’nin bu sert ve aşırı yaklaşımı, İran’ın dünya kamuoyunda daha fazla izole olmasına neden olabilecek bir anlayışa kapı aralamaktadır. Hulasa, Şeriatmedari’nin yazısı, Kur’an’ın emirlerine, aklıselime ve modern diplomasi anlayışına ters düşmektedir. Bir ülkenin liderini eleştirirken dahi, üslup ve yöntem, yapıcı bir çerçevede olmalıdır. Barış ve diyalog, sadece dini bir emir değil, aynı zamanda çağdaş bir gerekliliktir. İran gibi büyük bir ülkenin çıkarları, bu tür bir dil ve anlayışla değil, ancak sağduyu ve hikmetle korunabilir.
mardinli 1 gün önce
Bu kadar cesurca eleştiri ve uyarıyı tebrik etmek lazım, bizde bir cumhurbaşkanına bu açıklıkta eleştiri yöneltmek yürek ister.

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM