Rasthaber - Filistinli analist ve Ray el-Yevm gazetesinin editörü Abdulbari Atvan, Gazze savaşındaki son gelişmeler ve bu bölgede geçici ateşkes anlaşması hakkındaki makalesinde şöyle yazdı:
Gazze Şeridi'ne yönelik Siyonist saldırının ilk 50 günü ve
sonuçlarının değerlendirilmesi konusunda nihai bir hüküm vermek için henüz çok
erken olabilir. Ayrıca geçici ateşkesin 4 gün sürecek ve cuma günü başlayan bir
sonraki aşamasına ilişkin net bir perspektiften bahsetmek için de henüz erken.
Yahya el-Sinvar ve Muhammed el-Deyf, Dostlarını ve
Düşmanlarını Şaşırttı
Ama artık şunu söyleyebiliriz ki, Hamas'ın Gazze
Şeridi'ndeki lideri Yahya el-Sinvar, Aksa Tufanı operasyonunun mühendisi ve
mimarı olarak tüm şartlarını düşmana dayattıktan sonra istediğini elde etti ve
İsrail'in askeri ve siyasi dahil tüm kurumlarını, tüm iddialarıyla, mali ve
askeri olanaklarıyla bu rejimi yenilgiye uğratmayı başardı. Yahya el-Sinvar ve
sağ kolu İzzeddin el-Kassam taburlarının komutanı Muhammed el-Deyf, olağanüstü
bilimsel ve pratik yöntemler kullanarak ve dostları ve düşmanları şaşırtan
doğru bilgiler vererek bu savaşı iyi yönetti.
Binyamin Netanyahu, Yoav Galant ve Benny Gantz gibi Siyonist
siyasi ve askeri liderler intikamcı bir yaklaşımla bu savaşa girdiler.
İsrail'in Gazze savaşındaki askeri, siyasi ve diplomatik kayıplarının çok
önemli olmasının ve Siyonistlerin bu savaşta ilan ettikleri hedeflerden birine
bile ulaşamamasının nedeni budur. Bu hedeflerden en bariz olanı Hamas'ın ve
diğer Filistinli direniş gruplarının yok edilmesiydi.
Askeri hukuk, savaşlarda zafer ve yenilginin ölçütünün ölü
ve yaralı sayısı değil, savaşı hazırlama ve yönetme biçimi ile sağlam ve
kararlı bir komuta sahip olma şekli olduğunu söylüyor. Vietnam'da katledilen
insan sayısı Amerikalıların 20 katıydı ama kazanan Vietnam oldu, aynı şey
Amerika'nın Afganistan'daki yenilgisi için de geçerli ve tarih bunun
örnekleriyle dolu. Gazze Şeridi'ndeki mevcut savaşı işgalci İsrail rejimiyle
yapılan önceki tüm Arap savaşlarından ayıran şey, savaşın yönetimidir ve burada
özellikle Filistin tarafından bahsediyoruz.
Yahya el-Sinvar'ın Savaş Yönetimindeki Benzersiz
Özellikleri
Belki de son on yıllarda ilk kez Filistin halkının
liderliği, işgalci rejimi, onun tüm generallerini ve siyasi yetkililerini ve
ABD Başkanı Joe Biden'ı şok eden ve şaşırtan birinin elinde. Yahya
el-Sinvar'dan bahsediyoruz. Yahya el-Sinvar'ın kendisine savaşı yönetme
konusunda özel bir güç kazandıran en önemli özelliği, askeri hazırlık ve doğru
bilgilere göre savaş kararlarını alma ve bunu doğru zamanda gerçekleştirme
yeteneği ve tereddütsüzlüğüdür.
Aksa Tufanı, İsrail'in Sahte Varlığının Temellerini Yerle
Bir Etti
Ancak bugün Filistin'in liderliği, Filistin halkının
şiddetle ihtiyaç duyduğu Yahya el-Sinvar ve Muhammed el-Deyf'in elindedir.
Savaşı işgalci düşman mevzilerinin derinliklerine kadar çekmeyi başardılar ve
Araplar ile İsrail arasında 1400 Siyonist’in öldürüldüğü ve aralarında Siyonist
ordusunun üst düzey generallerinin de bulunduğu 240 kişinin esir alındığı böyle
bir savaş daha önce hiç yaşanmamıştı. En önemlisi, sahte İsrail rejiminin
üzerine kurulduğu temellerin çoğu, yani askeri üstünlüğü, güvenliği ve uluslararası
desteği de bu savaşta yok edildi.
Direniş, Bugün Zirveye Ulaşmıştır
Netanyahu ve Siyonist generallerin ateşkes şartlarını kabul
etmesi, İsrail'in başarısızlığının, Yahya el-Sinvar ve Muhammed el-Deyf'e
teslim olmasının, bu ikisinin ve Hamas hareketinin tanınması anlamına geliyor.
Bunlar, Siyonistlerin bu iki kişiye suikast düzenleyip Hamas hareketini yok
etme sözü vermesinden sonra yaşandı. Ancak tüm bu iddialardan vazgeçmek zorunda
kaldılar. Netanyahu ve arkadaşları, Yahya el-Sinvar'ın tuzağına düştüler ve
kibirleri, Sinvar'ın neyin peşinde olduğunu değerlendirmelerini engelledi.
İsrail ve Amerika'nın tüm istihbarat ve casusluk servisleri
ve tüm casus uyduları, Yahya el-Sinvar'ın ve adamlarının ikametgahını,
operasyon odasını, Hamas tünellerini veya füze ve drone deposunu tespit
edemedi. Siyonistler ilk başta Yahya el-Sinvar'ın operasyon odasının el-Şifa
hastanesinin altında olduğunu iddia ederken, bugün bu odanın Gazze Şeridi'nin
güneyinde bir yerde bulunduğunu söylüyorlar. Siyonistlerin bu tutumları onların
kafa karışıklığını açıkça ortaya koymaktadır.