Erbain nedir? Neyin Kırkıncı gününü anıyoruz? Erbain neden
bu kadar önemlidir?
Kerbela’daki mazlumiyetin ve gurbetin Erbaini mi? Kerbela
mezalim ve katliamının kırkıncı günü mü? Kıyamın, Şehadetin, Fedakârlığın
Erbaini mi? Neyin Erbainini anıyoruz?
Şüphesiz herkes Aşurayı nasıl anlıyorsa, bugün onun
Erbainini anıyordur.
Aşura ile başlayan Erbain süreci Hz. Zeynep'in (sa)
Kerbela'ya dönüşü ile sonuçlanacaktı. Hz. Zeynep’in (sa) Aşura sonrası bu
yolculuğu nasıl çıktı, bu yolculuğu nasıl tamamladı, nasıl tahammül etti
Zeynebi olmadan anlamak mümkün değildir.
Bu 40 günde neler yaşadı, yürek anlatmaya dayanamıyor, dilin
söylemeye takati yok.
Aşura ertesi Kerbela'dan ayrılma ile âşıkın gözü yaşlı,
kalbi yaralı, maşukunu sıcak kumlar üzerinde bırakıp ayrılması ile başlıyordu
Hz. Zeynep'in Erbaini.
Bir avuç esirler kafilesine liderlik ediyor Zeynep, çocuklar
aç, susuz gidiyor Kufe‘ye, yalın ayak, güneş altında yürüyor izzetle Şam’a
doğru.
Kılıç ve mızrakların gölgesinde yürüyen yetimlerin
duygularını Zeynep'ten (sa) başka kim anlayabilirdi?
Aç olmalarına rağmen bir lokma dahi istemeyerek izzetlerini
koruyan yetimlerin aç ve susuzluğunu anlamak mümkün mü?
Kemale doğru yürüyordu Hz. Zeynep (sa), Hüseyni risaleti
bütün diyarlara ulaştırmak ve tebyin etmek için taşıyordu omuzlarında.
40. günde değil 40 gün boyunca bu aşk yolculuğu ile Kemale
ulaşıyor. Hüseyni kıyamın risaleti. Bazen gözyaşı ve matem ile bazen büyük bir
vakar ve cesaret ile anlatıyor Hüseyni risaleti.
Aşura’yı bir kıyam, şehadet, fedakârlık olarak algılıyor Hz.
Zeynep (sa) öyleyse O’nun Erbain’i de kıyam, Hüseyni risaleti toplumlara
ulaştırmak olacaktır.
Erbain’de Kerbela'ya dönmesi ayrı bir şehamet ve azametti Hz.
Zeynep (sa) için çünkü Hüseyni risaleti yerine ulaştırmanın vermiş olduğu vakar
ve gururla gelmişti Şehit, mazlum kardeşi Masum imamın haremine. Ama hüzünlüydü
maşukunun emanetini Şam'da bırakmanın mahcubiyet ile varıyor kalplerin kıblesine.
Nasıl anlatsın Zeynep Kufe zindanını, Şam harabelerini?
Bizim Erbainimiz Hz. Zeynep’in (sa) Erbainine benziyor mu?
Aşura’ya bakış açımız ne ise, Erbain de o Aşura‘nın Erbaini
olacaktır. Aşura sonrasına bakanlar asla Hz. Hüseyin’in kıyamını, siyasetini,
basiretini ve cesaretini göremeyecektir. Aşura’yı matem ağlama, göz yaşı,
mazlumiyet olarak algılayan Erbaini de matemden başka bir şey göremez.
Ne Hüseyni kıyamı idrak edecektir, ne de Hüseyni risaleti
üstlenmeye cesaret edecektir.
Böyle bir durumda birileri Erbain’i ihya etmek için yürüyüş
yapacaktır, daha azametli daha görkemli olması için elinden geleni yapacaktır;
kafileler, organizeler, yürüyüşler düzenleyecektir.
Bazıları bu aşk yolcularına hizmet edecektir; hizmette yarış
yapacaklar haklı olarak. Hizmet, ikram, ihsan, yedirmek, içirmek gibi yol
ihtiyaçlarını karşılamak için yarış yapılacaktır.
Bazıları öncesinde ve sonrasında bunun tebligatını, ilanını,
duyurusunu yapıp insanlara ulaştırmanın, bu yürüyüşe teşvik etmenin gayreti
içinde olacaktır.
Hüseyni risaleti omuzlarında taşıyan ve dünyaya duyurmak
için Zeynebi Erbaini canlı tutan, Erbaini hedefe ulaştırmak için çaba
gösterenler göze gelmezler, objektiflerden uzak kalırlar çünkü görsel bir şölen
izlenimi vermezler. Belki de milyonların içinde yüzlerce ancak olacaktır ama
kimse Erbain‘in onların omuzlarında kemale ulaştığının farkına varmaz.
Hz. Zeynep’in (sa) çektiği acıları, musibetleri aşk
yolcularının hissetmesi sağlanırsa, omuzlarındaki Hüseyni risalet tebyin
edilirse kalplerin kıblesi Kerbela‘ya ulaşınca “ Ya Hüseyn ben senin
risaletini, Kerbela’nın mesajını almaya ve sorumluluğumu yerine getirmek için
ahitleşmeye geldim“ diyecek seviyeye gelirse Zeynebi Erbaini yerine getirmiş
olacaktır.
Erbain‘in görsel şölen ve festival havasında geçmesine izin
verilmemelidir. Sosyal medyada reyting vesilesi yapılmamalıdır.
Yürüyüşün her merhalesinin Velayet ekseninde Hüseyni şuuru,
siyasi basiret ve ilmi ferasetle kat edilmesi sağlanmalıdır.
Erbain öz olarak bir değere sahip değildir. Aşura öncesi ve
ve Aşura sonrası sırların beyan edilmesi içindir. Hüseyni kıyamın ve Hüseyni
risaletin kodlarını çözmek içindir.
Erbain, Aşura öncesi gerçekleşen “Hüseyni kıyamı“ ve Aşura
sonrası gerçekleşmesi gereken “Hüseyni risaleti“ tebyin ettiği için önemlidir.
Aksi takdirde kuru bir kalabalıktan başka bir şey değildir.