Kur’an insanlar veya
toplumlar arasındaki savaş ve barışın Adalet temelli olmasını emreder.
Rusya-Ukrayna savaşı istikbar
ruhlu batılıların ve emperyal güç peşinde olan Rusya’nın bir aynasıdır.
İkinci dünya savaşını
kazananlar farklı ülkeleri işgal ve sömürüden sonra bugün savaş arefesindeler.
Yıllarca bütün dünyaya batı medeniyetini öve öve bitiremediler. Savaşın
geri kalmış ülkelerin bir özelliği olduğunu empoze ettiler. Asya, Batı Asya ve
Afrika’daki savaşların geri kalmışlıktan, cahillikten kaynaklandığı algısını
oluşturdular.
İnsanların hafizası zayıf olabilir ama tarihin
hafızasında hep kayıtlı kaldı; insalığın en büyük savaş ve katliamlarının
Avrupa‘da yaşandığı, Avrupalılar tarafından yapıldığı tarih arşıvlerinde
mevcuttur. Hatta Avrupa dışındaki savaş, işgal, katliamların ve soykırımların
sözde medeniyet beşiği batılılar tarafından yapıldığı bütün toplumların
hazıfasına kazınmıştır.
Kandan, sömürüden baslenen batı dünyası,
kurdukları uluslararası teşkilatlar ile kendilerini dokunulmaz kılmışlardır.
BM, Güvenlik Konseyi, AB, Nato, İMF, Dünya Ticaret Merkezi, İnsan hakları
mahkemesi…. gibi kuruluşlar bu emperyal çetenin koruma zırhıdır.
Daha da vahip olanı son elli yılda vekalet
savaşlarıyla ülkeleri karıştırıp savaş ile korkutup, barış, demokrasi, özgürlük
ile aldatarak kendilerine köle etmeleridir. Dünya, Ukrayna’da bu vekalet savaşın
bir diğerine şahid oluyor. İmam Hamenei’nin buyurduğu gibi “Ukrayna, Amerika
başta olmak üzere istikbar cephesinin ortaya attığı bir kurbandır.“
Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesi Rusya’nın
emperyal huyundan kaynaklanmaktadır. Rusya kendi çıkarını korumak, emniyetini
tehlikeye düşüren ABD ve Nato emperyal istikbar çeteye karşı onların uşaklığını
yapan bir ülkeyi işgal etmiştir. Rusya ekonomik olarak büyük zararlar
göreceğinin bilincindedir ama askeri ve siyasi bir üstünlük elde edeceğini ve
süper güç olması gerektiğinin hesabını yapmaktadır.
Bir ülke işgal ediliyorsa onun arkasında kesin
bilinmeyen etkenler vardır. Bu işgalin doğru okunması gerekir. Tv.lerde boy
gösteren siyasi, askeri, akademik analistler çuvalladılar demek isterdim ama
anlaşılan o ki ABD ve Nato perspektifinden olaya bakıyorlar. Yani bilerek ve
isteyerek bu anlizleri batı istikbar cephesnin lehine yapıyorlar ve
yaptırılıyorlar.
Bazı müslümanların, ABD ve AB düşmanlığından
ve Ukrayna’nın onların uşaklığını yaptığından dolayı Rusya’yı haklıymış gibi
göstermeye çalışmaları ne kadar doğru, düşünmek gerekir.
Müslüman analistlerin henüz kendilerine bir
perspektif belirleyememiş olmaları tam bir facia. Olaylara bakış açıları,
analiz kriterlerinin Velayet hattı ruhuna uygunluğu tekrar gözden
geçirilmelidir.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgali uzun bir savaşın
başlangıcı olacak gibi görünüyor. Amerika’nın çöküş sürecine girmesi, Rusya ve
Çin gibi yeni emperyal güçlerin güçlenmesi savaşı ekonomik sahadan askeri alana
çeker mi bunu zaman gösterecektir.
Rusya’nın başta Amerika olmak üzere istikbar
çetesinin karşısında durma cesaretini nerden aldığı ise tam bir muamma. Acaba
İran İslam inkılabından almış olabilir mi diye düşünmek yanlış olmasa gerek. 40
yıldır İslami İran’nın, İstikbar çetesinin ambargo, yaptırım ve baskılarına
rağmen Velayet hattından taviz vermemesi, yenilmez denilen Amerika ve
siyonistlere direniş cephesiyle darbe vurması, halkları istikbara karşı
uyandırması İmam Humeyni‘nin (ra) “İnkılabı bütün dünyaya ihraç edeceğiz“
sözünün bir tecellisi değil midir?
Elbette diğer taraftan Rusya istediklerini
elde ettiği taktirde İran üzerinde de baskı kurması yüksek bir ihtmal; şöyle ki
İran’ın 5 artı 1 ülkeleriyle yaptığı nükleer antlaşmada Amerika devre dışı
kalınca Rusya reis olmaya oynayacaktır, kendisini kilit ülke konumuna getirmeyi
düşünerek İrana baskı yapacaktır. Bir diğer nokta ise Rusya gazının Avrupa‘ya
akışı kesilirse, İran gazının Avrupa’ya ulaşmasını engellemeye çalışacaktır
şimdiye kadar olduğu gibi.
Ne batı istikbar çetesine güvenilir, ne de
doğu emperyal zihniyete.
En güzel dua, “Allahummeşğalizzalimine
bizzalimin“ “Allahım zalimleri birbirleriyle meşgul eyle!“
Sabahattin Türkyılmaz