BAE’DEKİ RUS VE UKRAYNALILAR
ABD ve Rusya heyetinin Riyad’a vardığı gün Ukrayna Devlet
Başkanı Zelenskiy toplantıyı protesto etti. “Ukrayna toplantıdan çıkacak
kararları tanımayacak.” dedi. Rusya ile savaştan bu yana ilk kez Birleşik Arap
Emirlikleri (BAE) Emiri Şeyh Muhammed Bin Zayed El-Nahyan ile bir araya geldi.
BAE’nin iki önemli kenti Dubai ve Abu Dabi’de resmi kayıtlara istinaden en az
30 bin Ukraynalı yaşıyor. Bir o kadar da Rus ikamet ediyor. Geçen yılın
verilerine istinaden yüzbinlerce Ukraynalı ve 2,5 milyon Rus vatandaşı vizesiz
gidebildiği Dubai’yi ziyaret etti. Rusya devleti ve iş insanlarına uygulanan
ambargolar sebebiyle BAE ve hatta Suudi Arabistan; yaşamak, çalışmak ve ticaret
yapmak için yeni destinasyon. Ruslar gibi Ukrayna vatandaşlarından da BAE vize
talep etmemektedir. Ukrayna savaşının ticaretinden, Zelenskiy ve Putin
iktidarının sunduğu devasa imkânlardan fayda sağlayan yakın kesimler, Ukrayna
ve Rusya devlet ve özel sektör ekonomisinin milyarderleri Dubai’yi tercih
ediyor.
Mesela 20 milyar dolar şahsi servetiyle Rusya’nın en
zenginleri arasında yer alan, dünyanın en büyük kömür ve gübre şirketlerinin
sahibi Andrey Melniçenko Batı tarafından ambargo listesine konulduktan sonra
tüm malvarlığını eşine devrederek Dubai’ye yerleşti. Bununla birlikte fakir ve
orta sınıf mensubu Ukrayna ve Rus vatandaşları da BAE ve Suudi Arabistan’da
(diğer Arap körfez ülkeleri Umman Sultanlığı, Bahreyn, Kuveyt ve Katar’da da az
sayıda Ukraynalı ve Rus yaşamaktadır) daha kolay çalışma imkânları bulabilmektedir.
Dikkat çeken bir husus da, daha önce birçok Avrupalı, Afrikalı, Arap ve Asya
kökenli “beyaz kadın” ticaretinde Ukrayna ve Rusya vatandaşı kadınların bu
sektörde boy göstermesidir. BAE-Ukrayna ve BAE-Rusya ikili ilişkileri ve
ticaretinde, daha önce ABD ve İngiltere’de yaşamış İngilizceleri gayet iyi olan
kadınlar, zengin Arap evlerinde ve çocuklarının eğitiminde istihdam
edilmektedir.
İkamet ve çalışma olanaklarının kolaylaştırılması Ukraynalı
ve Rus vatandaşlarının BAE emlak sektöründe de patlama yaratmış. Bu koşullar
Türkiye’de yaşayan ama artan pahalılık, emlak sektöründe kontrolsüz fahiş fiyat
artışı, şirket kuruluşu ve ikamet alımında yaşanan bürokratik sıkıntılar, banka
hesap açılımında yaşanan zorluklar, ABD ve Avrupa kararları ve baskıları
sebebiyle Türkiye’nin Rus şirketleri ve ticaretine uyguladığı yaptırımlar ve
daha birçok mesele sebebiyle Ukrayna ve Rusya vatandaşlarının sayısında
Türkiye’de azalma görülürken tercihin BAE ve hatta sosyal yaşam ve çalışma
koşullarında aldığı radikal kararlar sonrasında Suudi Arabistan’a kaydığı
görülmektedir. BAE’nin Ekim 2024’te Ukrayna ve Rusya arasında esir takası için
arabuluculuk yapması ve 109 kişinin serbest bırakılmasını sağlaması BAE’yi
Ukrayna ve Rusya için tercih edilen ülke konuma yükseltti.
YATIRIM TALEBİ
Zelenskiy, BAE ziyareti esnasında Kral’dan Ukrayna
ekonomisine daha çok yatırım yapması ve 300 milyon dolar civarındaki ticaret
hacminin artırılmasını sağlayacak ticaret antlaşması imzaladı. Ukrayna
ürünlerinin en uygun gümrük tarifesiyle BAE pazarına girmesi sağlanacak.
Ardından Zelenskiy, daha önceleri Ukrayna-Rusya arasında arabulucuk yapan,
taraftarları İstanbul’da bir araya getiren, esir takasında rol alan, ancak
inisiyatifin Suudi Arabistan’a geçmesiyle bu sürecin dışında bırakılan Sayın
Erdoğan’ın daveti üzerine pazartesi akşamı BAE ziyaretinden sonra Türkiye’ye
geldi. Dün de Sayın Erdoğan ile bir araya geldi. Sayın Erdoğan’dan daha çok
SİHA, askeri teçhizat, Rusya’ya karşı baskılarını artırması dışında bir
beklentisi olamaz. Trump ve Putin, Ukrayna ve Suriye dosyasını Türkiye yerine
Suudi Arabistan ve BAE ile yürütmeyi tercih edecek. Trump idaresinde ve
Putin’in çevresinde, Erdoğan Hükûmeti’nin Türkiye ve yakın-uzak komşu ülkelerde
radikal dinci örgütlerin hamisi ve Müslüman Kardeşler örgütlerinin en önemli
destekçisi olarak telakki ediliyor.
TÜRKİYE’Yİ İSTEMİYORLAR
ABD ve Rusya gibi AB ve Suudi Arabistan başta olmak üzere
BAE de Erdoğan’ın Suriye’de çok nüfuzlu ve belirleyici karar sahibi olmasını
istemiyorlar. Türkiye’nin aksine, Suudi Arabistan ve BAE’nin DEAŞ, El-Nusra,
El-Kaide ve türevleri yanında Müslüman Kardeşler örgütlerini de terör
listesinde kabul ettiğini, bu ülkelerin din devletinden daha laik, sivil ve
kadın hakları, medya ve sosyal yaşamda radikal reformlar yaparken Türkiye’nin
karnesinde zayıfların arttığına dikkat çekiyorlar. Hele ki Trump’ın yeni Ulusal
Güvenlik Şefi Bayan Gabbard, Sayın Erdoğan’ı direkt hedef almakta, yaptırımlar
talep etmekte ve kendisini radikal dinci terör örgütlerini desteklemek ve
Suriye’de terör estiren örgütlere sahip çıkmakla itham etmektedir. Trump ve
Gabbard, ABD başkanları Obama ve Clintonların Suriye’de radikal dinci örgütleri
beslediklerini ve kullandıklarını hatta DEAŞ’ı bunların kurduğunu iddia
etmişti.
AB’NİN DESTEĞİ
Netanyahu’nun yoldaşı ve kader birliği yaptığı Zelenskiy
Avrupa devletlerinden silah ve para, İsrail’den silah ve siyasi destek ve
efendileri Siyonist tekelci holding sermayesinden bu yönde emir almaya devam
ettikçe Rusya’ya karşı savaşı bitirmeyecektir. Avrupa Birliği devletleri
Ukrayna’ya askeri yardımların “ne kadar ihtiyaç ve ne kadar zaruri ise”
süreceğini ilan etmişti. Yeni bir 5,2 milyar dolar kıymetinde nitelikli hava
savunma sistemleri, uzun menzilli top ve füzeler ile dronlar ihtiva eden askeri
yardım paketi göndermeyi görüşüyor. Savaşlın başladığı 2022’den bu yana AB
Ukrayna’ya 141 milyar dolar yardım ve 51 milyar dolar kıymetinde askeri destek
verdi. Avrupa devletleri ve toplumlarında bu sürece dur demek isteyen birçok
kesim var. Trump’ın kararlarını sorgulayan, rahatsız olanların da sayısı az
değil. Ama ve lakin ABD’nin arkasında yürüyen fareler de az değil. Ve bu
fareler sayesinde Avrupa cehennem uçuruma İkinci Dünya Savaşı sonrasında olduğu
gibi tekrar yuvarlanabilir.
AYDINLIK