İran İslam Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin helikopteri, sisli havadan faydalana kurtlar tarafından düşürülmüştür. Emir vericisi malum ülkelerdir fakat maşalar kendi içimizdeki dünyaya köle olmuş ve paraya kendini satan ruhsuz insanlardır. Bu tip kazaları ülkemizde ve dünyanın birçok bölgesinde çok sık yaşanan ve kaza süsü verilmiş cinayetlerdir ve bu cinayetlerin sis perdeleri hiçbir zaman kaldırılmamıştır. İran’ın bu sis perdesin kaldırması çok önemli ve gelecekteki bu tip olaylarda ışık tutucu olacaktır. Şehit Reisinin helikopteri havada iken aleve alıp düşmüştür. Kısaca bir cinayeti işlenmiştir. Azerbaycan an itibariyle Siyonist İsrail’in antrenman alanına dönüşmüş Siyonist Yahudiler İsrail’den daha rahat ve güvende hareket etmektedirler.
Ülkemizi ilgilendiren konu; vahim kaza süsü verilmiş cinayetti bencil, histerik ve reklam aracı olarak kullanmaya çalışan bir takım satılmış Siyonistlerin borazanlığını yapan troller, Müslümanların acı gününde Müslümanlar arasında fitne ve nifak çıkarmak için verdikleri çabaları insanın midesini bulandırmakta.. Kaza süsü verilmiş cinayetten yalan haberlerle acısı büyük olan ülkeyi küçümseyerek kendilerine üstünlük çıkarmaya çalışmaları anlaşılır değildir. Medyadaki satılmış troller yarış halinde komşudaki derde ilaç olacaklarına yada taziyeden bulunacaklarına yaşan vahim cinayeti “ülke parçalanacak”, “isyan olacak”, “içerde zaten iktidar çekişmesi var" sloganlarıyla Siyonistlerin borazanlığını yaparak iki kardeş ülke arasını açmaya çalışmaları o şahsiyetsizlerin tam bir Siyonist uşağı olduklarını göstermekte. Neticede çıkan tablo o trollerin yalancı olduğu ve Siyonist yapıya hizmet ettiklerinin göstergesi oldu.
Buradan
tekrar gördük ki Türkiye’deki bazı trollerini olayı saptırmaları, yalan
haberlerle acısı büyük olan komşu ülkeyi küçük göstermeye çalışmaları Siyonist
yapıya hizmet eden satılmış medya tarafından şişirilmiş “entelektüel yalan makinesi”
şahsiyetlerin iki dost ve kardeş ülkenin arasını açma çabalarıdır. bu iki ülke birlikte bölgede ümmet çıkar için hareket ettiğinde Filistin’de
ve bölgede akan kanlar çoktan duracaktır ama ne yazık ki gerçekleri kavramak
tan çok tabuları & taassubu yıkmak çok zor.
Unutulan gerçek ise, bugün Ortadoğu kan gölüne çevrilmişse bunu en büyük vebali Türkiye’yi yöneten iktidarın BOP hayranlığı (hizmetkarlığı) ve ABD ve Siyonist yapıya güvenerek hareket etmesiyle Müslümanlar arasında fitne çıkarmasıdır ki bunun bedelini ABD menşeli teröristlerin saldırılarıyla ödemekteyiz dahası yanı başımızda ABD’nin eliyle kurulan “Siyonist Kürt” yapılanması bizi tehdit eden en büyük bela olacaktır ki bunu kuruluşunu alt yapısının da bize hazırlatılır fakat şimdi ABD var diyerek başımıza gelen belalara seyirci olarak bakmaktayız .
Bizler önce kendimize bir çeki düzen vermemiz gerekir. Ülkedeki enflasyonun önüne geçilememektedir ve nereye doğru gittiğimizde beli değildir. Ülkemizdeki her önemli değer yabancılara satılmaktadır belirli biline kökü dışarı dayanan zengin ailelerin isteği doğrultusunda ekonomimiz yürümektedir. (Halk ezilip onlar ise zenginliklerine zenginlik katmaktadırlar)
Savunma
sanayimiz ise ilerde kimlerin eline geçecektir merak etmekteyim. Tabi daha önceden
gizli anlaşmalar ile geçmemişse! Artık Türk-vitrin arkasında hep bir yabancı
güçler var.
İslam’ın en büyük düşmanı ne yazık ki kendine Müslüman diyen yapılar ve kişilerdir. “Allah'ın adını kullanarak Allah’a savaş açanlardır” Çünkü Müslümanların Dünyaya olan köleliği onları tevhid inancından uzaklaştırmış, nefislerini ilah edine yapılara büründürmüştür. Bunun da bedeli kendi elimizle hazırladığımız dünyadaki cehennemi yaşamak olacaktır.
Mustafa Kemal TASPINAR
24 Mayıs 2024