Suriye’de Ateşkesin Önündeki Engeller

GİRİŞ: 26.07.2025 23:01      GÜNCELLEME: 26.07.2025 23:01
Rasthaber -  Bölgesel strateji uzmanı Abdulbari Atvan, Suriye’de ateşkesin uygulanmasının önünde çok sayıda engel olduğunu belirtti ve Siyonist rejimin hedefinin tüm Arap ülkelerini parçalamaktan başka bir şey olmadığını vurguladı.

Bölgesel stratejik meseleler analisti Abdulbari Atvan, mevcut Suriye krizinde ateşkesin mezhepçi gerilimleri ve kan dökülmesini önlemek için bir çözüm olduğunu kabul etmekle birlikte, mevcut durumda ateşkesin başarı şansının oldukça düşük olduğunu yazdı. Özellikle aşiretlerin taahhüdüne rağmen, tarafların çoğunun ateşkese bağlı kalacağını açıklamış olmasına rağmen, bu sürecin başarıya ulaşma ihtimali zayıf görünmektedir.

Atvan, ateşkesin başarıya ulaşmasının önündeki birkaç temel gerekçeye dikkat çekti ve şu noktaların altını çizdi:

1. Dış Baskı ve Çifte Standart

Başta ABD olmak üzere Suudi Arabistan, Türkiye ve Katar gibi ülkelerin ateşkesin başarıya ulaşmasından kaygı duyduğunu vurguladı. Çünkü bu ülkeler, geçmişte ABD’nin bölgeye dayattığı anlaşmaların –özellikle Lübnan ve Gazze’de– Siyonistler tarafından defalarca ihlal edildiğini ve kasıtlı olarak sabote edildiğini biliyorlar.

2. İsrail Ateşkese Görünüşte Onay Veriyor, Aslında Sabote Etmeye Çalışıyor

İsrail, ateşkese görünüşte rıza göstermiş olsa da, aslında bu anlaşmayı sabote etmeyi hedefliyor. Çünkü Tel Aviv’in Suriye’yi parçalama ve kaosa sürükleme planlarıyla bu ateşkes taban tabana zıt.
Bu bağlamda, İsrail’in Suriye’deki başlıca aracı olarak tanımlanan Dürzî şeyhi Hikmet el-Hicri, Tel Aviv’den Süveyda bölgesine destek vermesini ve burayı işgal altındaki topraklara katmasını istedi. Ateşkesi de açıkça reddetti. Hemen ardından, destekçilerine Süveyda şehir merkezinde çok sayıda Arap aşireti mensubunu idam etmeleri talimatını verdi.

3. İsrail’in Asıl Hedefi: Güney Suriye’yi Ele Geçirmek ve Aşiretleri Yok Etmek

Netanyahu’nun açıklamaları, rejimin resmi Arap yönetimlerinin zayıflığı ve korkaklığından cesaret aldığını gösteriyor. Netanyahu, Suriye lideri Beşar Esad’ın düşüşünden kendisini sorumlu tuttuğunu iddia etmişti.
Şu an İsrail’in öncelikli hedeflerinden biri, güney Suriye’deki tüm bölgeler üzerinde kontrol sağlamak ve bu bölgelerdeki Bedevî Arap aşiretlerini ortadan kaldırmaktır.

4. Dürzî-Arap Aşiretleri Arasındaki Derin Uçurum

Suriye’deki yeni yönetimin içinde mezhepçi eğilimlerin arttığına dikkat çeken Atvan, Dürzîler ile Bedevî aşiretler arasındaki anlaşmazlıkların yüzeysel değil, çok derin olduğunu ve bu kırılgan ateşkeslerle giderilemeyeceğini belirtti.
Evet, Dürzîlerin büyük bölümü Şeyh Yusuf Cerbu’a’ya bağlı ve bu grup Şam yönetiminin askeri güçlerini destekliyor.
Ancak Şeyh Hicri’ye bağlı diğer Dürzî gruplar tamamen İsrail’in kontrolü altında, bu gruplar İsrail’den para, silah ve askeri eğitim alıyor.

5. İsrail, Ateşkese Asla Sadık Kalmaz

Atvan, Netanyahu’nun asla ateşkese sadık kalmayacağını ve Suriye’yi parçalamak için çeşitli gerekçelerle komplo kurmaya devam edeceğini belirtti.
Bu, aynı rejimdir ki Lübnan’da 4 binden fazla kez ateşkesi ihlal etmiştir, halen Güney Lübnan’daki beş stratejik tepeyi işgal etmektedir, Baalbek, Hermel ve Dahiye bölgelerine füze saldırılarını sürdürmektedir.
Yüzlerce kişiyi öldüren bir rejimin, Suriye’deki ateşkese bağlı kalacağına inanmak saflıktır.

6. İsrail’in Nihai Hedefi: Arap Ülkelerini Parçalamak ve Onları Kendine Bağlı Orta Doğu’ya Dâhil Etmek

Atvan, İsrail’in nihai amacının tüm Arap ülkelerini parçalamak, zayıflatmak ve İsrail hegemonyasında bir Orta Doğu'ya entegre etmek olduğunu ifade etti.
Bugün parçalanma tehdidi altındaki Suriye, bu domino zincirinin ilk halkasıdır ve eğer engellenmezse bu süreç diğer uzlaşmacı Arap ülkelerini de etkileyecektir.

Sonuç:
Abdulbari Atvan’ın bu değerlendirmesi, ateşkesin sadece teknik bir mesele değil, derin jeopolitik hedefler, etnik ve mezhepsel ayrılıklar, ve İsrail’in genişleme planları ile doğrudan bağlantılı olduğunu ortaya koyuyor.
Suriye’de kalıcı bir barışın sağlanabilmesi, sadece iç tarafların anlaşmasıyla değil, İsrail ve destekçileri tarafından yürütülen bölme ve zayıflatma politikalarının da durdurulmasıyla mümkündür.

 

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM