ABD ve İsrail toprak bütünlüğü istemiyor.

Bunu da açıkça dillendiriyorlar.

Gelişmelere bakalım:

Önce bir haber sızdırıldı.

Özetle şöyle:

“Suriye Geçiş Hükûmeti…

Ülke genelinde yeni tedbirler alıyor.

Güvenlik yapılanmasını yeniden düzenliyor.

Bu kapsamda 5 ana bölge oluşturulacak.

BÖLGELER

Bunlar şöyle:

Doğu Bölgesi: Haseke(Rojava), Rakka, Deyrizor

Kuzey Bölgesi: Halep, İdlib

Kıyı Bölgesi: Lazkiye, Tartus

Merkez Bölgesi: Humus, Hama

Güney Bölgesi: Şam, Dera, Süveyda, Kuneytra”

BÖLÜNME

Belirlenen bölgeler…

ABD, İsrail’in bölme planına uygun.

Merkez ve güney bölgesi.

HTŞ içindeki bölünmeyle uyumlu.

ABD ve İsrail bastırıyor.

Türkiye ise direniyor.

Suriye’nin toprak bütünlüğü tehlikede.

ABD DIŞİŞLERİ BAKANI

Bu haberden sonra ilginç bir gelişme oldu.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio.

ABD Senatosu’nda…

Dış İlişkiler Komitesinde konuştu.

‘…Suriye’de geçiş otoritesinin karşı karşıya olduğu zorluklar göz önüne alındığında, potansiyel bir çöküşe ve feci boyutlarda tam ölçekli bir iç savaşa, temelde ülkenin bölünmesine, belki birkaç ay değil, haftalar uzaklıkta olduğunu değerlendiriyoruz.”

Sonra da ekledi:

“Bu hükûmetin başarılı olmasına yardımcı olmak istiyoruz. Çünkü tam ölçekli bir iç savaş ve kaos tüm bölgeyi istikrarsızlaştıracaktır.”

TÜRKİYE BÜYÜKELÇİLİĞİ

Rubio, ABD’nin Türkiye Büyükelçiliğine de görev biçti.

“Türkiye'deki büyükelçilik personeli de dahil olmak üzere ABD yetkililerinin, özellikle kolluk kuvvetleri için ihtiyaç duydukları yardım konusunda Suriye'nin ihtiyaçları için yerel ortaklarla koordinasyon sağlayabileceğini” bildirdi.

YİNE AYNI TERANE

ABD’nin Suriye’de ne işi var?

Bu soruya verilen yanıt hep aynı.

“DEAŞ tehdidi.”

Şimdi yine aynı gerekçe gündemde.

Rubio devam ediyor:

“Suriye'de hükûmetin görevini yapamadığı her gün, DEAŞ'ın kendini yeniden oluşturma kabiliyetine ulaştığı bir gün olacaktır. ABD bu tehlikeyi önlemek için bir süre daha Suriye'de asker bulunduracak.”

Oysaki Trump ne demişti?

“DEAŞ’ı Obama ve Hillary kurdu.”

Şimdi ne oldu?

PYD/YPG

Rubio bir noktanın da altını çizdi.

“ABD, Kürtlerin Suriye Hükûmeti’nin ve güvenlik güçlerinin daha geniş bir parçası olması için çalışıyor.”

Görüldüğü gibi ABD’nin öncelikleri farklı.

Türk askerine gelince…

O konuda da hazırlıkları var.

“Bundan sonraki süreçte, Suriye Geçiş Hükûmeti’nin yabancı askeri üslere izin verip vermeyeceklerine dair bir karar alması gerekecek.”

TEHDİT Mİ? TESPİT Mİ?

Riyad’da Trump-Şara görüşmesi.

Trump 5 şart sunmuştu.

En önemlisi İsrail’le ilişkileri.

“İbrahim Anlaşması’nı imzalaması.”

Şara yanaşmamış…

“1974 anlaşmasına bağlıyız.” demekle yetinmişti.

Rubio’nun sözleri…

“Bölünmeye haftalar kaldı.” ifadesi…

Bu gelişme sonrasında yaşandı.

Durum tespiti mi? Tehdit mi?

Zamanlama manidar.

İzliyoruz…

AYDINLIK