Batı emperyalizminin Ortadoğu’da uygulamak istediği plan gereği öyle yalanlar türetildi ki, şaşmamak mümkün değil. Bölge insanı resmen yalanlara kurban gitti. Ülkemizin bazı bölgelerinde, bir hayvan için birkaç kişinin öldürüldüğü olaylara, aşiret kavgalarına yabancı değiliz. Sonra da barışmak için onlarca hayvanın kesilerek barış yemeği verilmesine benzer. Karıştır, öldür ve sonrada arabulucu ol, barıştır. Taktik bu ya!

Suriye’deki savaşın etkileri, sadece Suriye’yi değil, bölgedeki bütün devletleri, hatta onları destekleyen devletleri dahi etkilemiştir. Bu konuda akla hayale gelmeyen yalanlar uydurulmuş ve savaşın haklılığını belirten söylemlerin yanında, taraf olunmuş ve siyasetlerini sahada uygulayıcılarına her türlü yardım yapılmıştır. İç siyasette malzeme olarak kullanılmıştır. Suriye savaşına ne denmişti?

Çevresinde, komşu ülkelerde, uzak doğuda, yakın doğuda Sünni devrim gören-duyan var mı? İşte her kim çıkıp da Suriye ve Irak'ta yaşananlara " Sünni devrim-Sünni kalkışma" derse Siyon'un oğlu odur...

Şayet Suriye ve Irak da Alevi ve Şiilerin katledilmesi Sünni devrimse; bütün Sünni kardeşlerimizin günlerce düşünmesi gerekir. Devrim adına "Allah'ın evi " dediğimiz camii-dergah vb. mekanlar içindeki insanlarla bombalanıyorsa ve bunu devrim diye pazarlayanlara iyi bir ders vermek farzdır diyorum..

Kent pazarlarında esir alınan kadın ve kızları satmaksa; kelle kesme gösterileriyle karnavala dönüştürmekse katliamları, devriminiz batsın! Türbeleri, tarihi yerleri bombalayarak, evleri yağmalayarak, ırza geçerek aslında bütün çirkinliklerinizin ve pisliklerinizin üstünü kapatmaya bu süslü laflar yetmeyecek. Katil lafı bile sizi anlatmak için yetersiz ey Siyon'un oğulları ve kızları!

Güya, intikam almak için Sünni vatandaşlar "IŞİD'e" dönüşmüş. Çarşaf çarşaf yalan ve oyunlarla bu canileri aklamaya-paklamaya çalışma sahtekârlığından vazgeçin. Kesik başlarla oyun oynayan, küçük kızları seks kölesi yapan bu sapıkların yaptıkları devrim mi? Bu zulümdür, katliamdır, kahpeliktir, cinayettir. Ama devrim değildir, olamaz da...

Dünyanın dört bir tarafından gelen profesyonel terör şebekeleri, Yahudi milliyetçileridir. İblise nesil verilmişse, bunlar İblis ‘in çocuklarıdır. Bu Enternasyonal katil sürüleri, ABD ve İsrail'in kucağında oturarak, masum kanı döküyorsa ve birileri bunu devrim diye pazarlıyorsa; Allah'ın ipi yerine, tutunduğu ipe bir baksın! Din tüccarlığı yapmasın..

Siyonizm’in pazarlarında sürterek gezinmeye çalışan mümin bozuntularının, kıblesi neresidir acaba? Bunlar Uhud'un talancıları değil de nedir? Şayet bunların Kıblesi Kâbe ise; Allah'a yöneliş insan kesmek, ırza geçmek, hırsızlık yapmak değilse, hangi kapılara bekçi olduklarını görmeleri gerekmez mi? İslam nerede, küfür nerede, bunlar nerede? Zulmü alkışlamaya devam edin... Kötüye-caniye-katile iyi deyin. Savunun-övün-yardım edin.. Yaptıklarına da devrim deyin.. Ahiretinizi paraya çevirin.. Doldurun cüzdanlarınızı bakalım!

Şeytanlaşarak çoğalan bir katiller sürüsüyle başlar belada. Zalimliklere karşı duran bu başlar, gövdeden ayrılarak toprağa düşüyor. Bu sapkınların yaptıklarını onaylamayanlar, Vahşice katlediliyorlar. İslam adına, Allah’ın yeryüzünde adaletini tesis etmek adına, cinayet işliyor ve her türden kötülüğe bulaşmış durumdalar. Bunlar Amerikan ve İsrail mücahitleri ve cihatçılarıdır. Bunlar maşalıktan geçinen zavallılardır. Bunları övenler de bu işte geçinen asalaklardır. Doğruyu söylemekte korkan yalancı-yüreksiz ve inançsız Amerikan kullarıdırlar.

Ey Aleviler/ Şiiler, bu katiller sürüsünü desteklemeyen, karşı çıkan vicdan sahipleri ve yürekli insanlar! Tehlike kendini göstere göstere geliyor. Katliamlar, baş kesmeler, yüksek binalarda atmalar geliyorum diye gözlerimizin içine girercesine, kendini gösteriyor. Aklıselim hiçbir vatandaşımız, ülkemizde camilerin bombalanmasını, türbelerin yerle bir edilmesini, tarihi yerlerin talanını istemez. Kardeş kavgalarından yana değiliz.. Cinayetlerden yana değiliz.. Yapacağımız şey; bu ayrılık ve kötülükleri, fitneyi, ateşi, kardeş kavgalarını ülkemizde uygulamak isteyenleri iyi tanımak ve yüreklice karşı durmaktır… Zalimlere prim vermemektir…

Hüseyin KAYA