Velayetle Çocuk Yetiştirmek

GİRİŞ: 12.09.2023 13:02      GÜNCELLEME: 12.09.2023 13:02
Rasthaber - Zamanın imamını tanımadan ölen cahiliye ölümüyle ölecektir...

Bazı ilimlerin birbirine üstünlüğü yada kişinin bir ilmi başka birisinden önce öğrenmek gibi bir vazifesi var midir?

Örneğin müslüman kadınların ilk önce aile, tarihteki örnek hanımların hayatlarını ya da çocuk eğitimi ile ilgili kitaplar okuması  ve kendini bu yönde geliştirmesini mi beklemeliyiz?

Bu ilimleri öğrenip, yine de zamanın imamını tanıma da bir gayret göstermemesi onun yine de cahiller zümresin de yer almasına mı neden olacaktır? Niye zamanın imamını tanımak bu kadar önemli bir konu olarak zikrediliyor?

Kendisini çocuk eğitimi gibi bir alanda dahi yetiştirmek isteyen kimsenin farkına varacağı bir husus vardır ki; o da hiç bir ilmin bu konudan müstakil bir konu olmadığı ve zamanın imamını tanıması demenin her ilime velayet penceresinden, zamanın imamınının bu konudaki görüşünü araştırarak bakması demek olduğudur.

Çocuk eğitiminde yer alan ve mehdeviyeti dikkate almadığımız taktirde bir annenin karşılaşabileceği problemler şu şekildedir;

Birincisi; bu konuda elimizdeki kaynaklar tüm sorunlara cevap verebilecek kadar kapsamlı ve güncel değildir. Çocuk eğitimi çok az kaynakta ve genel hatlarıyla ifade edilmiştir. Dolayısıyla bir anne "Acaba çocuğumun bugünün çağına göre elde etmesi gereken fiziksel ve ruhi ihtiyaçları nelerdir?" diye sorduğunda; buna cevap verilen açıklamalar onun sorunlarına cevap verecek nitelikte güncellikte ve detaylarla degildir.

İkincisi bugün geçmiş nesillerden farklı sorunların yaşandığı ve görüşlerin ortaya atıldığı bir toplumda yaşıyoruz. Örneğin bizler eski nesiller gibi bahçelerinde, sokaklarında çocuk yetiştiren bir nesil deģiliz. "Çocuğun enerjisini atmak için oyun ihtiyacı, hareket ihtiyacı vardır, yoksa hiperaktivite bozukluğu yaşayacaktır."diye birisi ortaya görüş attığında bu ne islami kitaplar da yer almaktadır ve müslüman birisi olarak  batılı uzmanların ortaya attığı görüşlerin benim için ne kadar bağlayıcılığı vardır diye sorgulamanın özüdür bu konuya velayet penceresinden bakmak.

Çocuk kitaplarında yer alan bazı konular vardır ki; her çocuğun farklı bir karakteri, konumu olduğu için herkes için bir bağlayıcılığı yoktur ve her anne islamı kendi çocuğunun nabzına göre vermesini bilmelidir. Mesela; bir çocuğa nereden neyi anlatarak başlayabiliriz sorusu; bu konuda imami zamanı tanımanın ne kadar önemli olduğunu hissettirecektir.

Şeytandan korktuğunu söyleyen bir çocuğa insanın nasıl yaratıldığından yada hz ademi anlatarak başlayamazsınız onun Allah ile ilişki kurmasına...

En basiti Hristiyan bir toplumla iç içe yaşayan bir ailenin çocuklarının kardeşimizin adı meryem olsun diye bir teklif sunduklarında; bu ismin nasıl bir etki bırakabileceğini yada çocugun ilerde yaşayacağı sorunlar üzerinde düşünebilmektir; çocuk eğitimine velayet penceresinden bakabilmek... Oysa ki; çocuk kitaplarında yer alan hadisler; bir anne babanın çocuğuna peygamberlerin yada ehlibeyt as gibi kimselerin isimleri gibi güzel isimler seçmesi şeklinde vs. hadislerden ibarettir.

Bir çocuğa dini konularda bilgilerin hepsini ilmi olarak aktarmam mı gerekiyor yoksa bazı konuları ameli olarak göstermem yeterli midir sorusunun cevabına velayet açısından yaklaşmasınız; sonucunda ya her şeyi anlatmaya çalışarak artık dinden soğuttuğunuz bir çocuk ya da kendisi öğrensin diyip başkalarının ağına düşündüğünüz bir çocuk yetiştirmenize neden olacaktır.

Kısacası ben bir kadınım ve öncelikli görevim anne olmak, sağlıklı bir çocuk yetiştirmektir diye düşündüğünüzde bile bunu imamı zamanı tanımadan mümkün olmayacağını göreceksinizdir hayatınızda...

YORUMLAR

Yetim Biçare 3 ay önce
Güzel bir konu seçmiş olduğunuz için teşekkürler. Zamanın İmamını tanımadan ölen, kuşkusuz cahiliyye yaşamı sürmüş ve nasıl yaşarsanız öyle de ölürsünüz hadisinde olduğu gibi cahiliye ölümü ile ölür ve kıyametteki hesabı da ona göre olur. Bizler yani Ehli Beyt Velayetine inanan Müslümanlar olarak maalesef Zamanımızın İmamını sadece adı, künyesi, doğum tarihi ile yüzeysel olarak tanıyoruz. Bu da bizlerin sadece İmamımızın zuhur intizarında olmamızı sağlayan bir olguya dönüştü. Bu konu da toplum içinde detaylı olarak araştırılmadığı için giderek inancın zayıflamasına ve ümidin kaybolması ile neticelenecektir. Özellikle yaşadığı dünyada pek çok yıkıcı cereyanın etkisi ile yetişen yeni nesilin kendini cehalet içerisinde muhafaza edebilmesi pek uzun sürmeyecektir. Bu bilinç eksikliği her alanda olduğu gibi, sizin yazınıza da sirayet etmiş zaten. Yazınızda İmamı Zamanımızın nasıl tanıtılacağı ve bunun yetişen nesile nasıl faydalı olacağı yönünde bilgi verilemediği açıkça anlaşılıyor. tabii bu konuda biz ne kadar biliyoruz o da önemli. Biz Şia'nın en önemli özelliği ve dünyadaki diğer inançlardan farkımız ve üstünlüğümüz, Mehdeviyet inancımızdır. Bu da saldırı altındadır. Yıllar önce Şeyh Ahmet Ehsai ve Şeyh Kazım Reşti ile virüs program oluşturarak mektebimize saldırdılar ve ortaya Bahailik fitnesi çıktı. Devam eden yıllarda da denemelerini devam ettirdiler ve çakma İmam'lar piyasaya sürdüler. Mutlak manada Hz Mehdi A.F.'ye ait olan hak ve yetkileri Fakihlere indirmeye çalıştılar. Sonuç ne mi oldu baştan sakattı ama yeni bir virüs program ile mektep yeni bir yara aldı. Şimdi sorun bu ki yüzeysel bilgi ile Mektebe gelen zararlardan nasıl korunacağız? Mektebin birliğini nasıl sağlayacağız? Özellikle düşman silahlar ile canımıza kast ettiği bu yeni süreçte!?

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM