Devlet, Türk-Kürt-İslam rejimine uygun bir şekilde
dönüştürülmek istenmektedir.
ÖCALAN'IN İŞARET ETTİĞİ İTTİFAK
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin
PKK’ye “Gelin kongrenizi Malazgirt’te yapın” çağrısı da TBMM
Başkanı Numan Kurtuluş’un “Şah İsmail’e karşı Yavuz Sultan
Selim ile İdrisi Bitlisi’nin yapmış olduğu ittifak”a dikkat çekmesi de aynı
amacın gereğidir.
Devleti Türk-Kürt-İslam rejimiyle dönüştürmek isteyenler,
köklerini Sünni Yavuz ile Sünni (Şafi) İdris’in Şii Türkmen Şah İsmail’e karşı
kurduğu ittifaka dayandırmaktadır.
Hatta Malazgirt’teki tabloyu da bugünkü ihtiyaçlarına göre
yorumlamaktadırlar: Öcalan 1. açılım günlerinde örneğin “1071’deki
(Malazgirt’teki) Türk-Kürt-İslam ittifakı” diyor (İmralı
Notları, s.420), örneğin Yavuz-İdris ittifakını “İran
hegemonyasına” karşı birliktelik olarak niteliyor (s.318-319).
MİSAKI MİLLİCİLİK ADI ALTINDA
Yavuz-İdris ittifakının güncel versiyonu olarak
Erdoğan-Öcalan ittifakı, Türkiye’yi Kürtlerle genişletmeyi savunuyor.
Bu tam olarak yeni Osmanlıcılıktır.
Nitekim anımsayacaksınız, DEM Parti’nin İmralı heyetinin
kıdemli isimlerinden Ahmet Türk de bunu şu şekilde formüle
etmişti: “Irak Kürtleri de Suriye Kürtleri de Osmanlı’daki gibi
Türklerle birlikte yaşamak istiyor” (Nefes, 1.4.2025).
İktidarın “Lozan’ı hezimet” görmesi ama
Misakı Millicilik yapması da bundandır:
Türkiye’yi Kürtlerle genişleterek Musul, Kerkük ve Halep’i
almak istiyorlar. Bahçeli’nin buralar için plaka dağıtması o
nedenledir.
İktidarın Suriye politikasının esası da budur. Erdoğan 10
kasım 2017’de, Beştepe’de muhtarlara seslenirken “Kurtuluş Savaşı
başlarken ilan edilen Misakı Milli’ye sahip çıkılamadığından” şikâyet
etmiş ve “Irak ile Suriye politikalarının hedefinin Misakı Milli olduğunu”
belirtmiş, “İdlib’de yapılmakta olan budur, Afrin’de yapılmakta olan
budur” demişti.
Yine Öcalan da Misakı Milli’yi bir
Türk-Kürt ittifakı diye niteleyerek güncel politik ihtiyacın argümanı haline
getirmişti (s.93).
Yani Erdoğan, Bahçeli ve Öcalan, Misakı
Milli adı altında, Türkiye’yi Kürtlerle genişletip Musul, Kerkük ve Halep’e
uzanarak yeni Osmanlı inşa etmek istemektedirler. İşte açılımla da bunu uygun
bir Türk-Kürtİslam rejimi oluşturup devleti dönüştürmeye çalışmaktadırlar.
PROJENİN ASIL SAHİBİ
Bakınız bugünkü Misakı Millicilik, ne
Türkiyeciliktir ne de Türk ile Kürt’ün yararını gözetmektedir. Bugünkü Misakı
Millicilik yeni Osmanlıcılıktır ve daha vahimi ABD emperyalizminin bölge
planlamasının içindedir.
“Türkiye’yi Kürtlerle genişletme” planının asıl
sahibi Paul Henze’dir, Graham Fuller’dir, CIA’dır,
Pentagon’dur, ABD’dir. “Kemalizm bitti” diyen, “ılımlı
İslami yeni Türkiye Cumhuriyeti” hedefi koyan, “Türkiye’yi
Kürtlerle genişletin” diyen onlardır.
Graham Fuller’in 1999’da “Irak’ın kuzeyini
alın, Musul Kerkük sizin olsun” demesi de büyükelçi Robert
Pearson’un 2003’te “Irak’ın kuzeyi ile Türkiye’nin güneydoğusu tek
bir ekonomik bölge olarak düşünülmeli” demesi de David Philips’in
2007’deki “PKK’nin silahsızlandırılması, dağdan indirilmesi ve
entegrasyonu” raporu da bugün Erdoğan, Bahçeli ve Öcalan’ın
dile getirdiği tezlerin asıl kaynağıdır.
ABD bugün Suriye’de PYD devletine o nedenle sponsordur, ABD
bugün Irak’ta Barzani devletiyle 110 milyar dolarlık enerji
işbirliğini o nedenle yapmaktadır. Ve ABD emperyalizminin planlarından Türke ve
Kürt’e fayda ummak ise eşyanın tabiatına aykırıdır.
CUMHURİYET