Otuzdan fazla terörist grup, ki bunların on dokuzu
el-Kaide'den ayrılmış gruplardır, "Ebu Muhammed Colani" ya da diğer
adıyla "Ahmed el-Şera" liderliğinde, Heyeti Tahrir el-Şam’ın başı
olarak, 27 Kasım’dan itibaren Suriye’nin kuzeyinden harekete geçtiler ve 11 gün
içinde Şam’a ulaştılar. Ancak tuhaf olan, bu terörist ve tekfirci lider
Colani’nin son zamanlardaki tutumlarıdır; kendisini bir "özgür düşünceli
liberal" gibi göstermektedir! Irak’ın en vahşi teröristlerinden biri olan
"Zerkavi’nin" eski dostu, bundan sadece 10 yıl önce Suriye savaşında
kafa kesmeleriyle övünen kişidir bu! Onun şu sözlerine dikkat edin: "Biz,
Suriye muhalefetinin zihniyetine değil, devlet zihniyetine sahip olmalıyız.
Suriye bir bütün kalmalı ve adaleti sağlamayı garanti edecek şekilde devlet ile
tüm gruplar arasında bir sosyal sözleşme olmalıdır. Bizim için önemli olan,
ayrılığa yol açacak herhangi bir kota sisteminin olmamasıdır."
Bu özgür düşünceli söylemler, Colani’nin bu günlerde sıkça
dile getirdiği sözlerden sadece bir örnek ama bir tekfirci teröristin ağzına
fazlasıyla büyük geliyor! Peki, bu sözler nereden geliyor?
Birçok raporda İsrail, Amerika ve Türkiye’nin rolüne dair
birçok kanıt ve delili defalarca ortaya konuldu, bunları yeniden yazmak
gereksiz bir detaylandırma olur. Ancak dikkat çekici olan, bu teröristin
dilindeki bu değişimde Türkiye ve onun istihbarat örgütü "MİT"in
rolünün oldukça belirgin olmasıdır. Görünüşe göre bir iş bölümü yapılmış ve
perde arkasındaki bu devletler, bu terörist liderin dizginlerini "İbrahim
Kalın’a", yani Türkiye Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) başkanına teslim
etmişler.
Elimizdeki kesin bilgilere göre, geçtiğimiz perşembe günü
Türkiye ve Katar istihbarat başkanları, Suriye isyancı liderleriyle görüşmek
üzere Şam’a gitmişler. Medyada çıkan görüntüler, İbrahim Kalın’ın yoğun
güvenlik güçleri ve kalabalık eşliğinde Emevi Camii’nden çıkışını gösteriyor.
Bu görüşmede ve duyurulmamış diğer görüşmelerde, ayrıca MİT yetkililerinin
isyancı grupların liderleriyle (son olaylardan önce ve sonra) kurduğu
bağlantılarda, tartışmanın ana konularından birinin vahşi IŞİD’cilerin yeni bir
imajını sunmak olduğu anlaşılıyor. Colani’nin bu sözleri, geçmişteki vahşi
davranışlarının kaba bir makyajından ibaret. Görünüşe göre, bu günlerde başında
bir felsefe mezununun bulunduğu MİT’in görevlerinden biri, Colani’nin konuşma
metinlerini yazmak!
Tahrir eş-Şam: Askeri Kanadımızı Feshediyoruz!
"Tahrir eş-Şam'ın askeri komutanı, bu grubun askeri
kanadını feshedecek ilk taraf olacağını açıkladı." Bu tür haberleri de
daha önce belirtilen konuları göz önünde bulundurarak anlamak gerekiyor. Tahrir
eş-Şam'ın askeri komutanı "Merhef Ebu Kasra", diğer adıyla "Ebu
Hasan el-Hamavi", bu grubun Suriye'deki yeni hükümetin grupları feshedip
yeni bir askeri yapı oluşturma taahhütlerine bağlı kalarak askeri kanadını
feshedecek ilk taraf olacağını vurguladı. Kendisine bu grubun askeri kanadını
feshedeceğiyle ilgili bir soru sorulduğunda şöyle cevap verdi: "Kesinlikle
ilk adım atanlardan olacağız. Ayrıca ülkenin genel çıkarlarını gerçekleştirecek
her türlü yaklaşıma da girişeceğiz."
On Binlerce Suriyeli Şii, Göç Etti
Görünüşe göre Suriyeli Şiiler bu iddiaların temelsiz
olduğunun farkında. Suriye'deki sosyal ve ulusal güvenlik uzmanı, "Beşar
Esad rejiminin devrilmesinden sonra terör saldırılarından korkan on binlerce
Şii ailenin Lübnan’a doğru hareket ettiğini" vurguladı. Uzman,
"Suriye genelindeki Arap Şiilerinin sayısının 300 bin civarında olduğunu
ve bunların Halep'in kuzey kırsalındaki Nebel ve Zehra şehirleri, İdlib
kırsalındaki Fua ve Keferya, Dera ve çevresinde yerleşik olduklarını"
belirtti. Ayrıca bu kişilerin Şam ve çevresindeki Emin ve Zeynelabidin
mahallelerinde, Seyyide Zeyneb bölgesinde, Humus köylerinde, Deyrizor ve Haseke
kırsalında da yaşadıklarını belirtti.
ABD, Suriye'ye Asker Göndermeyi Değerlendiriyor
ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü "Matthew Miller",
ABD'nin Suriye'ye asker gönderme olasılığını değerlendirdiğini açıkladı.
Miller, "Asker göndermek için uygun zamanın ne olduğunu
değerlendiriyoruz" dedi. "Dünya el-Vatan" gazetesine göre,
Miller şöyle ekledi: "Suriye'ye gönderilecek askerler, ABD Dışişleri
Bakanı ve diğer ülkelerin cumartesi günü açıkladığı ilkeleri uygulamak da dahil
olmak üzere çeşitli görevlerde yer alacak." Ayrıca şu anda Suriye'de,
koalisyon güçlerinin bir parçası olanlar dışında ABD askerinin bulunmadığını
vurguladı.
İsrail, Suriye'yi Yıktı!
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Siyonist rejimin Esad'ın iktidardan çekilmesinin ardından Suriye ordusunun kalan silahlarını imha ettiğini doğruladı. Suriye muhalefetine bağlı bu gözlemevi, çarşamba günü şu ifadeleri kullandı: "Beşar Esad hükümetinin devrilmesinden bu yana İsrail, yaklaşık 500 hava saldırısı düzenledi ve bu saldırılarda Suriye ordusunun kalan silahları yok edildi." İsrail rejimine ait "14. Kanal" Salı günü şu haberi verdi: "İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail'in en az 2025'in sonuna kadar Suriye topraklarında işgal altında bulunan Cebel eş-Şeyh bölgesinde kalacağını söyledi."
(keyhan gazetesinden tercüme edilmiştir)