Şeytan Üçgeninde Suriye

GİRİŞ: 18.01.2025 15:04      GÜNCELLEME: 18.01.2025 15:04
Rasthaber -  Filistin direnişine gövdesini koyan, harekat alanını genişleten, insan ve silah sevkiyatını sağlayan, nefes borusu olan eski Suriye kalmadı. Lübnan ağır yaralı. Yemen, Filistin’e desteği ve İsrail’e karşı savaşı sürdürmekte kararlı ama sahada takriben yalnız. 57 Müslüman ülke protestolarla ve vahvahlamakla yetiniyor. Yemen’e karşı İsrail, İngiltere ve ABD tarafından sistematik saldırılar var. İsrail yanlısı, Yemen’i cezalandırmak ve iç savaşı yeniden çıkartmak isteyen Körfez Arap ülkeleri var. İran, HTŞ ve bileşenleri tarafında istenmeyen ve uzak durması gereken devlet. HTŞ’den, bir müddet sonra U dönüşü olur mu bilemeyiz ama en azından şimdilik, bir Filistin davaları yok. Aksine Hizbullah’a, HAMAS’a, Filistin Kurtuluş Örgütlerine, İslami Cihat’a düşman bir Şam yönetimi var. Ayrıca Suriye’yi yönetmeye ve Suriye’yi işgal eden İsrail’e karşı aciz ve sessiz bir HTŞ rejimi var.

İRAN’IN LÜBNAN’A UZANAN ELİ

“İsrail, Lübnan’da ateşkesi kabul etmek zorunda kaldı” denilebilir ancak İsrail ve ABD Lübnan’dan istediğini aldı. Peki, ne istiyorlardı? İran’ın Lübnan’a uzanan elini kesmek istiyorlardı. Büyük oranda başardılar. İsrail için “kâbus” mertebesinde olan siyasi-askeri parti Hizbullah’tır. Hizbullah, 2000’de İsrail’i Lübnan’dan kovdu. Güney Lübnan’ı tekrar 2006’da işgal etmek isteyen İsrail’i tekrar dize getirdi. Filistin direnişine ve İsrail’e karşı savaşa 7 Ekim 2023’ten itibaren dahil oldu. İsrail’e ağır kayıplar verdirmiş, Kuzey İsrail’de işgalci yerleşimcileri aylardır sığınaklara mecbur etmiş, İsrail’in tüm şehirlerini, askeri üslerini ve hatta Netanyahu’nun evini vurma kabiliyeti göstermiş, İsrail’e kara harekâtını yaptıramamış, Lübnan içinde 30 km derinlikte güvenlik ve tampon bölge inşa etmesine imkân tanımamış ama ve lakin buna mukabil Güney Lübnan şehir, kasaba ve köyleri yaşanmaz halde.

LÜBNAN SİYASETİNİ TANZİM ETMEK

Hizbullah binlerce savaşçısını kaybetti. En seçkin ve en donanımlı askeri ve siyasi liderleri katledildi. Daha önceki savaşlarda kısa zaman içinde İran’dan gelen para, malzeme ve lojistik destek sayesinde savaştan zarar görenlerin ticari yaraları hemen sarılabildi. Evsiz kalan binlerce aileye kısa zaman içinde yeni evler inşa edildi. Ancak şimdiki tablo içler acısı. İran’dan gelen askeri ve finans desteği tehlikeye girdi. Hizbullah’ın stratejik müttefiki ve oksijen borusu Suriye, Esad’ın müttefiki ve Suriye sahasında Esad’ın yanında kendilerine karşı savaşmış örgüt olarak telakki ediliyor. Hizbullah ve müttefiklerinin saha ve bölgesel ağırlığı sayesinde ABD, İsrail ve Suudi hanedanlığı Lübnan siyasetini istedikleri gibi tanzim edemiyorlardı. Lübnan’da kaybettiği siyasi, medya ve finans ve askeri gücü sebebiyle ABD, Fransa, İngiltere ve Suudi hanedanlığı ile bu devletlerin sadık dostu Lübnan Kuvvetleri Partisi Semir Jaja’ya yakın, İsrail’i memnun edecek Maruni Katolik General Joseph (Yusuf) Avn’ı Lübnan Cumhurbaşkanı seçtirdi. Hizbullah’ın güçlü adayı Maruni Katolik Süleyman Frenci baskılar ve Lübnan’a vaat edilen yurtdışı yardımların gelmesi, ambargoların kaldırılması karşılığında General Avn lehine adaylıktan çekildi. Bu kadar ödün ve taviz karşılığında vaatlerin ne kadarı gerçekleşecek göreceğiz.

ÇOĞUNLUKLA UYUŞMAYAN ZİHNİYET

Ahmet Şara El-Colani liderliğindeki HTŞ rejimi dışarıda böyle bir tablo ile çevrili. İçerdeki tencerenin içi de dışı da dibi de daha kara. Suriye’nin asli parçaları olan Dürzilerle, Şiilerle, Alevilerle, Hristiyanlarla, radikal olmayan muhafazakar ve laik Sünnilerle, Kürtlerle, Süryanilerle kıssadan hisse Suriye milletinin ezici çoğunluğu ile uyuşmayan bir zihniyetin, doktrinin, organın temsilcisi. Dönüşmesi, tüm tarafları memnun etmesi, münferit olaylar diye tanımladığı en az 4-5 milyon nüfuslu Alevilere, Hristiyanlara yönelik 8 Aralık 2024’ten itibaren başlayan saldırı, yağma, yargısız infazlar, mezhepçi, belden aşağı küfürlü, bol tehditli sokak eylemlerini zapturapt altına alabilir mi? Varsayalım ki alabildi. Suriye’nin kanayan, iltihaplanmış ve kangren derecesine ulaşmış ekonomik sorunlarını nasıl çözecek? İş, aş, ev, eğitim, sağlık nasıl temin edilecek? Suriye’nin toprak bütünlüğünü nasıl sağlayacak? Milli devleti nasıl kuracak? Yabancı orduları ülkeden nasıl çıkartacak? HTŞ yönetimi sonrasında ortaya çıkan tabloyu arz edelim;

Golan bölgesinin tamamını, Şeyh Dağı (Hermon), Dimaşk (Şam) kentine bağlı kasaba ve köylerin yarısını, Güney Suriye Horan Bölgesinde (Sveyda ve Dera şehirleri) yer alan birçok köy ve kasabayı işgal eden İsrail’e karşı eli kolu bağlı. “Suriye’yi İsrail’e karşı kullandırtmayacağız, Filistinli ofisleri kapattık, İran ve Hizbullah’ı kovduk, sizi tehdit eden Esad’ı devirdik artık burada olmanız topraklarımızı işgal etmeniz için bir sebep yok” demesine rağmen İsrail Şam, Halep, Humus ve arzu ettiği her yeri keyfince bombalıyor. Ahmet Şara Rejimi Dera (Sünni Arap nüfusu ve silahlı örgütleri) ve Sveyda’ya (Dürzi Arap nüfusu ve silahlı örgütleri) karşısında aciz. O bölgelere giremiyor. Yönetici atamaları yapamıyor. İdaresi altında değil. Birkaç kez militanlarını göndermeye kalktı İsrail konvoylarını havadan vurdu. Bir daha gitmeye cesaret edemediler. Tüm bu bölgeler Ahmet Şara rejiminin kapsama alanı dışında.

HALEP’İN İSYANI

Halep elektriksiz, susuz, tüccarları isyanda. Halep’in Kuzeyi Şam kapsama alanı dışında. Güvenlik sorunları revaçta. Rakka, Deyr El-Zor, Haseke vilayetleri Şam kapsama alanı dışında. Suriye Sahil bölgesi (Tartus-Lazkiye-Ceble-Banyas) sakinleri bölgelerinde Özbek, Tacik, Kırgız, Uygur, Çeçen yabancı savaşçılar istemiyor. Sahil bölgesi barut fıçısı ve her an patlayabilir. Ahmet Şara rejimi, sahil bölgesinin Sveyda, Dera ve Fırat’ın Doğusundaki şehirlerden farklı olduğunu burası kapsama alanı dışına çıkarsa rejiminin kıymetinin kalmayacağına, birçok devletin buradaki halka sahip çıkmaya hazır beklediklerini biliyor. Denizinden, dağlarından, ormanlarından, madenlerinden, en kadim tarihi eserlerinden mahrum kalacağına müdrik.

MAAŞ SORUNU

Yeni rejim maaş ödemekten aciz. Yakıt ve gıda bolca var ancak çok pahalı. Ülkede üretim, sanayi, tarım tamamen durmuş durumda. Dışarıdan ithal edilecek emtia için Gümrük tarifeleri yüzde 300-500 oranında zamlandı. On binlerce ordu mensubu, polis teşkilatı mensubu, istihbarat mensubu, bürokrasi mensubu işlerinden oldu. Maaşsız oturuyorlar. Yargı, eğitim, askerlik, başta Şam merkezi olmak üzere şehirlerde araba üstünde mantar gibi türeyen satıcıların oluşturduğu çirkin görüntü, başta Hristiyan tüm mahallerde dinin önemini, örtünmenin güzelliğini propaganda eden, üniversitelerde el-kaide bandajları dağıtan, üniversitelere atanan rektörlerin en önemli konu olarak örtünmenin ve İslam kurallarına uygun yaşamanın toplantılarını yapmaları toplumda ciddi bir kaygı ve nefret uyandırıyor.

Aleme tüm semavi dinleri taşıyan, tüm dinlerin özgürce yaşandığı, en Müslüman, en Hristiyan, en Musevi ve en isteyen inanır isteyen inanmaz coğrafyaların ana merkezi olan Suriye’ye fethedilmiş, dinlerden uzak, barbar veya medeniyetsiz bir ülke ve şehir muamelesi yapanlara karşı toplumda bir infial var. Şam merkezinde, kent meydanlarında atlar üzerinde el-kaide bayrağı ile sirk gösterisi yapan HTŞ zihniyeti ve doktrini Suriye’nin toprak bütünlüğünü, milletin birliğini, zengin tarihini, coğrafyasını, edebiyatını, kültürünü nasıl koruyacak, nasıl yenileyecek, nasıl inşa edecek? Güneyde İsrail ve yeni vekilleri, güneyde ve doğuda ve artık kuzeyde ABD ve vekilleri, Türkiye ve vekilleri, Rus üsleri, Suudi hanedanlığı, Mısır ve Birleşik Arap Ülkeleri, AB ve şüphesiz Irak, İran ve eski rejimin yıkılmasından memnun veya lakayt ama yeni rejimden hoşnut olmayan milyonlar ne yapacak? Bu konuları bir sonraki yazımızda detaylı değerlendireceğiz.

aydınlık

 

YORUMLAR

REKLAM

İLGİLİ BAŞLIKLAR

REKLAM